Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/875 E. 2018/582 K. 31.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/875
KARAR NO : 2018/582
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 27/02/2017
NUMARASI : 2017/851E,- 2017/234K.
DAVANIN KONUSU: Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 31/05/2018
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, davalı sigorta şirketi vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Başvuran… vekili tarafından Sigorta Tahkim Komisyonuna sunulan dava dilekçesinde özetle; vekil edeninin davalı sigorta şirketine maluliyet zararının giderilmesi istemiyle yaptığı başvuru sonucunda, kendisine 107.735,00 TL ödeme yapıldığını, ancak bu ödemenin yetersiz olması nedeniyle yapılan ikinci başvurudan ise sonuç alınamadığını belirterek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 90.000,00 TL bakiye tazminatın, ilk ödeme tarihinden işletilecek temerrüt faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiştir.Tahkim yargılaması sırasında başvuranın bu dosya kapsamındaki alacağını, 21/10/2016 tarihinde … isimli şahsa temlik ettiği anlaşılmıştır. Davalı sigorta şirketi vekili cevabında özetle; vekil edeni şirket nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın karıştığı trafik kazasında yaralanarak malul kalan davacıya başvurusu sonucunda açılan hasar dosyası kapsamında %31 oranında işgücü kaybı oluştuğu kabul edilerek yapılan hesaplama sonucunda tespit edilen 134.219,46 TL tazminattan davacının araçta hatır için taşınan yolcu olması nedeniyle %20 oranında indirim yapılarak 05/11/2015 tarihinde 107.377,00 TL ödeme yapıldığını ve ibraname alındığını, dolayısıyla başkaca bir sorumluluğunun kalmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince davalı sigorta şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın 30/03/2010 tarihinde karıştığı trafik kazasında araç içinde yolcu olarak bulunan …’nün yaralanarak malul kaldığı, sigorta şirketi tarafından başvuran tarafa %31 işgücü kaybı %100 kusur oranı ve %20 hatır taşıması indirimi dikkate alınarak 107.305,00 TL ödemede bulunulduğu, davacının bu ödemenin yetersiz olduğunu ileri sürmesi nedeniyle yeniden hesaplama yapılması gerektiği hükme esas alınan bilirkişi raporundanda anlaşılacağı üzere bakiye tazminat miktarının 67.625,00 TL olduğunun belirlendiği, yargılama sırasında da davacının alacağını temlik ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 67.625,00 TL tazminatın 05/01/2015 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmiş; sigorta şirketinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetine itirazı üzerine; itiraz reddedilmiş, itiraz hakem heyeti kararına karşı davalı sigorta şirketi vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri; hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunun hatalı olduğu, bu yöndeki itirazlarının değerlendirme dışı bırakıldığı, muhtemel yaşam süresinin tespitinde kaza tarihi yerine rapor tarihindeki yaşın esas alınmasının doğru olmadığı, davacının askerlik geçireceği sürenin %31 oranında özürlü bir kişinin askerlik yapamayacağından bahisle hesaplamada dikkate alınmadığı, böyle bir konuda bilirkişinin değerlendirme yapma yetkisinin bulunmadığı, kabule göre de bulanan tazminat miktarından önce hatır taşıma indirimi yapılması ve ondan sonra ödemenin güncelleştirilmiş halinin düşülmesi gerekirken, tam tersi uygulamayla şirket aleyhine durum oluşturulmasının da usulsüz bulunduğu hususlarına yöneliktir.Dava, trafik kazası sonucunda oluşan yaralanmaya bağlı sürekli beden gücü kaybı zararının giderilmesi isteğine ilişkindir.
İstinaf edenin sıfatı, istinafın kapsam ve nedenleri ile sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda;
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, hakem kararının gerekçesine dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle konusunda uzman bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ile bu rapora davalı tarafın itirazı üzerine aynı bilirkişiden alınan ek rapordaki değerlendirme ve belirlemelerin, olaya ve yargıtay uygulamalarına uygun olması, denetlenebilir gerekçeler içermesi karşısında hükme esas alınmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığına göre; davalı sigorta şirketi vekilinin aşağıdaki bent dışındaki tüm istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 07/03/2017 gün 2015/18011-2017/2430 sayılı emsal içtihadından da anlaşılacağı üzere tazminat tutarının belirlenmesi sırasında tespit edilen tazminattan önce hatır taşıması indirimi yapılması ve sonra sigorta şirketinin ödemesinin güncelleştirilmiş halinin düşülmesi ve buna göre bakiye tazminat miktarının hesaplanması gerekirken önce ödemenin düşülmesi sonrasında hatır taşıması indirim oranı uygulanması doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK.m.353/1-b/2 hükmü uyarınca;hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen 215.442,64 TL sürekli işgöremezlik tazminatından %20 hatır taşıması indirimi ile kalan 172.354,11 TL’den sigorta şirketince yapılan ödemenin güncelleştirilmiş değeri olan 116.555,89-TL düşülmesi sonucunda kalan 55.789,22 TL’nin hüküm altına alınması şeklinde, istinaf konusu yapılmayan hususlardaki belirlemelerin de usuli kazanılmış hak oluşturacağı gözetilerek, düzeltilmek suretiyle yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Davalı … Sigorta A.Ş vekilinin, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti’nin 30/01/2017 gün ve 2016/İ.3827-2017/İHK.358 sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunun yukarıda(1) sayılı bentte gösterilen nedenle kısmen REDDİNE, yukarıda (2) sayılı bentte açıklanan nedenlerle kısmen KABULÜNE,
2-Davalı sigorta şirketi tarafından istinaf başvurusu sırasında peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 154,30-TL başvurma harcından alınması gereken 85,70-TL’nin düşümü ile kalan 68,60-TL ile, alınan 31,40 TL maktu karar ve ilam harcının talep halinde davalı sigorta şirketine İADESİNE,
3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan giderlerin takdiren üzerinde bırakılmasına,
4-İncelemenin duruşmasız yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-İstinaf istemine konu Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti’nin 30/01/2017 gün ve 2016/İ.3827-2017/İHK.358 sayılı kararının KALDIRILMASINA;
5/1- Başvurunun KISMEN KABULÜ ile, 55.798,22-TL bakiye iş göremezlik tazminatının 05/11/2015 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Sigorta A.Ş’den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin isteğin REDDİNE,
5/2-Başvuru sahibi tarafından yapılan 1.350,00-TL başvuru harcı, 400,00-TL bilirkişi ücreti toplamı olan 1.750,00-TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları dikkate alındığında takdiren 1.085,00-TL’sinin davalı sigorta şirketinden alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına, 5/3-Davalı tarafın itiraz başvurusu sırasında yaptığı 1.350,00-TL itiraz başvuru ücretinin kabul ve ret oranları dikkate alındığında 513,00-TL’sinin davacıdan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına, 5/4-Davacının yargılamada vekille temsil edildiğinin anlaşılması nedeniyle; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre hesaplanan 6.487,80-TL vekalet ücretinin davalı sigorta şirketinden alınarak davacıya verilmesine,5/5-Davalı yargılamada vekille temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ile 5684 sayılı Sigortacılık Yasasının 30/17 maddesi uyarınca belirlenen 820,84-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine, 5/6-Yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,HMK. m.353/1-b/2 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK.m.361 gereğince, tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.31/05/2018.