Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/814 E. 2018/492 K. 10.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/814
KARAR NO : 2018/492
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/03/2017
NUMARASI : 2014/1139 E., 2017/140 K.
DAVANIN KONUSU : Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/05/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; davalı sigorta şirketine sigortalı davalı … adına kayıtlı olan ve davalı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın 16/09/2012 tarihinde ..’a çarpması şeklinde meydana gelen trafik kazası sonucu …’ın vefat ettiğini, vefat edenin… ve….’ın kızı diğer davacının ise kardeşi olduğunu, kazaya sebebiyet veren davalı …’in kaza esnasında alkollü olduğunu, tam kusurlu bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davacı .. ve ..için 500,00’er TL maddi 75.000,00’er TL manevi tazminat ile davacı …için 50.000,00-TL manevi tazminat olmak üzere toplam 1.000,00-TL maddi ve 200.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 27/05/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile, maddi tazminat talebini davacı … için 40.266,37-TL’ye, davacı … için 37.481,54-TL’ye yükseltmiştir.
Davalı …vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin aracın sevk ve idaresini olumsuz etkileyecek düzeyde alkollü olmadığını, kazanın müvekkilinin aşırı yokuş ve yağmur nedeniyle kayganlaşan yolda freninin boşalması sonucu takla atarak 7 metrelik boşluğa yuvarlanması sonucu gerçekleştiğini,belediye tarafından yapılan kazı çalışmaları sebebi ile sokağın hafriyat ve mucur ile kaplı olduğunu, kaza sonrası belediyenin apar topar sokağı temizleyip asfalt döktüğünü, davacıların tazminat talepleri ile zenginleşme amacı güttüklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı .. A. Ş. vekili cevap dilekçesi ile; kazaya karışan aracın müvekkili şirkete zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğunu, sorumluluklarının poliçe limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, olaydan belediyenin sorumlu olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; müvekkili tarafından kazaya karışan aracın davalı …’e fiilen satışının yapıldığını ve teslim edildiğini ancak trafik kaydında devir işlemlerini gerçekleştiremediğini, müvekkiline kusur atfedilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; meydana gelen kazada …plakalı araç sürücüsü davalı …’in tam kusurlu olduğu, müteveffa …’ın kusurunun bulunmadığı değerlendirilerek,
“Davacılar …ve …n davalılara karşı açmış olduğu maddi tazminat davasının KABULÜNE,
Davacı … için 38.522,37 TL nin, davacı …için 35.624,54 TL nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davacıların manevi tazminat davasının KABULÜNE ve davacı … için 75.000 TL davacı … için 75.000 TL ve davacı … için 50.000 TL nin kaza tarihi olan 15/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar .. ve …’den müşetereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,” karar verilmiş, karara karşı davalı …vekili tarafından süresi içinde istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalı… vekilinin istinaf sebepleri; manevi tazminat miktarının yüksek olduğu, kazanın meydana gelmesinde Gaziosmanpaşa Belediyesinin de sorumluluğunun bulunduğu, havanın yağışlı olmasının da kazanın meydana gelmesinde etkili olmasına rağmen bu hususta araştırma yapılmadığı, davacıların sosyo-ekonomik durumları araştırılmadan karar verildiği hususlarına ilişkin bulunmaktadır.
Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talebine ilişkin bulunmaktadır.
1)Kaza sonrasında kazaya neden olan… plakalı araç sürücüsü davalı … hakkında İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2012/578 E., 2013/451 K. Sayılı dosyası ile yapılan yargılama sonunda sanık …’in bilinçli taksirle ölümle ve yaralanmaya neden olma suçunu işlediği gerekçesiyle cezalandırılmasına karar verildiği, verilen kararın Yargıtay 12 Ceza Dairesi’nin 27/03/2014 tarih ve 2014/6522 E., 2014/7599 K. Sayılı kararı ile onanmasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. Söz konusu dosyada Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesince düzenlenen 25/09/2013 tarihli rapor ile meydana gelen kazada olay anında 2,18 promil alkollü olan … plakalı araç sürücüsü …’in asli ve tam kusurlu olduğu, müteveffa …, müşteki …ve mağdur …’ın kusursuz oldukları tespit edilmiştir. Söz konusu rapor ve kesinleşen ceza mahkemesi kararı dikkate alındığında kazanın araç sürücüsü …’in tam kusuru nedeniyle meydana geldiği anlaşılmaktadır.
2) Davacı tarafça dava açılırken Gaziosmanpaşa Belediyesi’nin de olayda kusuru olduğu gerekçesiyle Belediye aleyhine de dava açılmış, Mahkemece önce Belediye hakkında açılan davanın tefrikine karar verilmiş, sonrasında Gaziosmanpaşa 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 05/11/2013 tarih ve 2013/362 E., 2013/438 K. Sayılı kararı ile Belediye hakkında açılan dava ile ilgili olarak idari yargının görevli olması nedeniyle davanın yargı yolu bakımından reddine karar verilmiştir.
Kazanın meydana gelmesinde sorumluluğu bulunanlar arasında müteselsilen sorumluluk söz konusu olup, davacı tarafından sorumluların hepsine karşı dava açılabileceği gibi biri veya bir kaçına karşı da dava açılabilir. Bu itibarla Gaziosmanpaşa Belediyesinin olayda sorumluluğunun bulunması diğer davalıların sorumluluğunu sona erdirmeyeceğinden, kusur durumunun daha sonra davalılar arasında açılacak rücu davasında ileri sürülebilecek bir husus olması karşısında davalı …in bu yöndeki istinaf talebi haklı görülmemiştir.
3) 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesine göre, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir.
Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Dava konusu olayda, kazanın meydana geldiği tarih, davacı anne … ile kardeş …’ın gözü önünde gerçekleşen kaza sonucunda hiçbir kusuru bulunmayan …ın feci şekilde can vermesi ve kazadan 1-2 dakika sonra olay yerine gelen babanın da bu feci duruma tanıklık etmesi karşısında duyulan acı ve üzüntünün büyüklüğü, davacılar ile vefat edenin yakınlıkları, tam kusurlu araç sürücüsü …in 2.18 promil gibi yüksek oranda alkollü olarak söz konusu olaya neden olması, bu nedenle de İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2012/578 E., 2013/451 K. Sayılı dosyası ile yapılan yargılama sonunda sanık …’in bilinçli taksirle ölümle ve yaralanmaya neden olma suçunu işlediği gerekçesiyle cezalandırılmasına karar verilmesi ve verilen kararın Yargıtay 12 Ceza Dairesi’nin 27/03/2014 tarih ve 2014/6522 E., 2014/7599 K. Sayılı kararı ile onanarak kesinleşmesi, vefat edenin yaşı, tarafların, dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; Mahkemece, davacılar lehine takdir edilen manevi uygun bulunmaktadır.
Tüm bu nedenlerle davalı … vekilinin tüm istinaf taleplerinin HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Usûl ve yasaya uygun İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/03/2017 tarih ve 2014/1139 E., 2017/140 K. sayılı kararına karşı davalı … vekili tarafından yapılan istinaf talebinin HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gerekli 18.726,98-TL istinaf karar ve ilam harcından davalı … tarafından peşin olarak yatırılan 2.471,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 14.045,24-TL kaar ve ilam harcının davalı …’den alınarak Hazineye gelir kaydına,
3- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
4- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin takdiren kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/7/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK. m. 361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.10/05/2018.