Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/791 E. 2018/430 K. 19.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO : 2017/791
KARAR NO : 2018/430
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/11/2016
NUMARASI : 2014/466 E. – 2016/1172 K.
DAVANIN KONUSU : Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/04/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan davalılardan …’in sürücüsü, diğer davalı …’in de işleteni olduğu … plâka sayılı aracın sürücünün tam kusuru neticesinde yaya konumunda bulunan vekil edenine çarpması sonucunda 08.01.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vücudunda kırıklar oluşacak(sol kol ve sol köprücük kemiği kırığı) şekilde yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 500,00-TL’si işgücü kaybı, 500,00-TL’si iş ve güçten kalma tazminatı olmak üzere toplam 1.000,00-TL maddi tazminatın tüm davalılardan, 30.000,00-TL manevi tazminatın da sigorta şirketi dışında kalan davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak vekil edenine verilmesini istemiş, 08/06/2016 günlü ıslah dilekçesi ile de maddi tazminata ilişkin istek miktarını 1.692,00-TL’ye çıkardıklarını açıklamıştır.
Davalı … vekili cevabında özetle; meydana gelen kaza nedeniyle davacının herhangi bir maddi zarara uğramadığını, tedavi masraflarının SGK tarafından karşılandığını, kaldı ki olayın gerçekleşmesinde tam kusuru olanın davacı olduğunu ve istenilen manevi tazminat miktarlarının da fahiş bulunduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili ile davalı … cevaplarında özetle; davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
Mahkemece toplanan deliller, iddia ve savunmalar, bilirkişi raporları değerlendirilerek; davalı … şirketi nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunan … plâka sayılı aracın davacıya çarpması sonucunda 08.01.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının Bursa Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğüne ait 17.09.2014 tarihli raporundan da anlaşılacağı üzere kolunda kırıklar oluşacak şekilde yaralandığı, iyileşme süresinin 60 gün olacağı, beden gücü kaybının bulunmadığı, Adli Tıp Kurumu İstanbul Trafik İhtisas Dairesince düzenlenen 28/01/2016 günlü rapordan da anlaşılacağı üzere davalı sürücü …’in %100 oranında kusurlu, davacının ise kusursuz bulunduğu benimsenmek suretiyle, hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporu doğrultusunda maddi tazminat isteğinin kabûlüne, manevi tazminat isteğinin ise kısmen kabûlü ile 1.000,00-TL manevi tazminatın 08.01.2014 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ve …’ten müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davalılardan … vekili tarafından süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri; manevi tazminata ilişkin isteğin kısmen kabûlüne karar verilmesine rağmen reddedilen manevi tazminat miktarı bakımından vekil edeni yararına vekâlet ücreti takdir edilmemesinin hatalı olduğu ve hükme esas alınan kusur raporunun ceza yargılamasında belirlenen kusura uygun olması gerekçesiyle olayda vekil edeninin tam kusurlu olduğu sonucuna varılarak yazılı biçimde karar verilmesinin isabetsiz bulunduğu hususlarına yöneliktir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir.
1-İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenlerine, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle kusur oranının belirlenmesine ilişkin olarak yargılama sırasında Adli Tıp Kurumu İstanbul Trafik İhtisas Dairesinden alınan ve olayda davalı sürücünün %100 oranında kusurlu bulunduğuna ilişkin raporun dosyaya, oluşa uygun denetlenebilir gerekçeler içermesi nedeniyle hükme esas alınmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığından davalı vekilinin aşağıda açıklanacak husus dışında kalan tüm istinaf itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Davalı vekilinin vekâlet ücretine ilişkin istinaf itirazına gelince; mahkemece manevi tazminat isteğinin kısmen kabûlüne karar verildiği halde, yargılamada vekille temsil edildiği anlaşılan davalı … lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’nin 10/2 maddesi gereğince isabetsizdir. Ancak bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden istinaf yasa yoluna başvuran davalı taraf yararına tarifenin 3. kısmına göre hükmedilecek ücret davacı yararına belirlenen ücreti geçemeyeceğinden ve hükme karşı sadece davalılardan …’in istinaf isteğinde bulunması nedeniyle kesin olan ve kesinleşmiş bulunan hususlar ile harcın kamu düzenine ilişkin bulunduğu da gözetilerek, HMK.m.353/1-b/2 hükmü gereğince düzeltilmek suretiyle yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-İstinaf isteminde bulunan davalı … vekilinin itirazlarının yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenle KABULÜNE, öteki itirazlarının ise; yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle REDDİNE,
2-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı … tarafından peşin olarak yatırılan 45,95 -TL nispi istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE,
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin takdiren üzerinde bırakılmasına,
4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf talebine konu ve başlıkta yazılı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/11/2016 gün ve 2014/466- 2016/1172 sayılı kararının KALDIRILMASINA,
5/1-Maddi tazminata ilişkin davanın kabulü ile 1.692 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5/2-Davalılar … ve … yönünden maddi tazminata 08/01/2014 kaza tarihinden itibaren, davalı …Ş. yönünden ise 11/02/2014 dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
5/3-Maddi tazminat yönünden alınması gereken 115,60-TL’ karar ve ilam harcından peşin yatırılan 105,90-TL’nin düşümü ile kalan 9,70-TL’nin manevi tazminat hesabında dikkate alınmasına,
5/4-Maddi tazminat talepleri yönünden davacı yararına taktir edilen 1.692-TL ücreti vekaletin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5/6-Manevi tazminata ilişkin talebin kısmen kabulü ile 1.000-TL manevi tazminatın 08/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’ten müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
5/7-Manevi tazminat yönünden alınması gereken 68,31-TLkarar ve ilam harcından peşin olarak yatırılan 9,70-TL’ ile ıslah anında yatırılan 23,60-TL’nin düşümü ile kalan 35-TL ‘nin davalılar … ve …’ten müstereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
5/8-Manevi tazminat talebinin kabul edilen kısmı dikkate alındığında davacı yararına taktir edilen 1.000,00-TL ücreti vekaletin davalılar … ve …’ten müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5/9-Manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı ile karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T hükümleri dikkate alındığında, yargılamada vekille temsil edildiği anlaşılan davalı … yararına takdir edilen 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’e verilmesine,
5/10Davacı tarafça yapılan ve 100-TL’lik Adli Tıp Fatura gideri de nazara alınarak hesaplanan 907-TL’lik masrafın maddi tazminata ilişkin olduğu gözetilerek manevi tazminatın reddedilen kısmı sebebiyle masraf bölüştürülmesine yer olmadığına, 907-TL’lik masrafın davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
5/11-Karar kesinleştikten sonra ve talep halinde artan gider avansının yatırana iadesine,
HMK. m.353/1-b/2 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK.m.362/1-a gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.19/04/2018.