Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/782
KARAR NO : 2018/507
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 28/04/2017
NUMARASI : 2017/1939 2017/1939
DAVANIN KONUSU : Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/05/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/06/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, Sigorta Tahkim Komisyonuna sunmuş olduğu dava dilekçesi ile; 15/12/2015 tarihinde …’in sevk ve idaresindeki … plâka sayılı aracın davacının sevk ve idaresindeki …plâka sayılı motosikletle çarpışması şeklinde trafik kazası meydana geldiğini, kazanın meydana gelmesinde … plâka sayılı araç sürücüsü …’in asli, davacının tali kusurlu olduğunu, meydana gelen kazada davacının yaralandığını, İzmir 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen 05/09/2016 tarihli rapor ile davacının malûliyet oranının %14, geçici işgöremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 270 gün olarak belirlendiğini, … plâkalı aracın ZMSS poliçesini düzenleyen davalı …ye yapılan başvurunun sonuçsuz kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 3.000,00-TL sürekli malûliyet tazminatı, 500,00-TL geçici işgöremezlik tazminatı, 200,00-TL bakıcı gideri, 100,00-TL tedavi gideri ve 1.200,00-TL Adli Tıp Maluliyet Raporu ücreti olmak üzere toplam 5.000,00-TL tazminatın davalı … şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 21.12.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile tazminat talebini 113.092,29-TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … Şirketi vekili cevap dilekçesi ile; meydana gelen kazadaki kusur oranlarının tespiti gerektiğini, davacının malûliyetin ATK 3. İhtisas Kurulu tarafından belirlenmesi gerektiğini, davacı tarafından dosyaya sunulan malûliyet raporunun hükme esas alınabilir nitelikte olmadığını, davacıya kaza nedeniyle yapılan bir ödeme veya bağlanan gelir söz konusu ise bunların tazminat miktarından mahsup edilmesi gerektiğini belirterek talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; meydana gelen kazada davacının %25, … plâkalı araç sürücüsü…’in %75 oranında kusurlu oldukları, İzmir 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen 05/09/2016 tarihli raporu ile davacının malûliyet oranının %14, geçici işgöremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 270 gün olarak belirlendiği, davacının kaza tarihinde Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Ula Ali Koçman MYO Gaz ve Tesisatı Bölümü Öğrencisi olduğu, bu okula 13.08.2016 tarihinde kayıt olduğu, 2 yıllık eğitimini tamamlaması ve kısa bir iş arama devresinden sonra 15/12/2018 tarihi itibarıyla çalışmaya başlayabileceği, ücretinin yasal asgari ücretin net tutarının 1,5 katının altında olmayacağının kabûl edildiği ve PMF 1931 Yaşama Tablosuna göre tazminat hesabı yapılan 21/12/2016 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak, davacının talebinin kabûlüne, toplam 113.092,29-TL geçici ve sürekli işgöremezlik ile bakıcı gideri tazminatı ve 1.200,00-TL Adli Tıp Malûliyet Rapor ücreti olmak üzere toplam 114.292,29-TL’nin davalı … şirketinden tahsiline karar verilmiş, karar karşı davalı … şirketince yapılan itiraz üzerine; İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiş, karara karşı davalı … şirketi vekilince süresi içerisinde istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalı … şirketi vekilinin istinaf sebepleri; sigorta şirketine başvuru şartının davacı tarafça yerine getirilmediği, hükme esas alınan malûliyet raporunun yetersiz olduğu, genel şartlar gereğince kabûl edilen esaslara aykırı olarak hesaplama yapıldığı, davacının geliri olarak asgari ücretin esas alınması gerekirken bilirkişi tarafından farazi bir şekilde davacının mezun olması halinde maaş alacağı ve asgari ücretin 1,5 katı gelirinin olacağı kabûl edilerek hesaplama yapılmasının hatalı olduğu, davacının mevcut malûliyet oranı ile sürekli bakıcı gideri talep edemeyeceği, bakıcı ihtiyacı gerekip gerekmediğinin tespit edilmesi gerektiği hususlarına ilişkindir.
İstinaf edeninin sıfatına ve istinafın kapsam ve nedenleri ile sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme sonucunda;
Dava, trafik kazası nedeniyle geçici ve sürekli işgöremezlik, tedavi ve bakıcı gideri tazminatı taleplerine ilişkin bulunmaktadır.
1)Bu tür davalar da davacının uğradığı zararın belirlenebilmesinin esas unsurlarından biri, onun gelir durumunun net olarak tespit edilmesidir. Hükme esas alınan 21/12/2016 tarihli hesap bilirkişi raporu ile; davacının kaza tarihinde Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Ula Ali Koçman MYO Gaz ve Tesisatı Bölümü Öğrencisi olduğu, bu okula 13/08/2016 tarihinde kayıt olduğu, 2 yıllık eğitimini tamamlaması ve kısa bir iş arama devresinden sonra 15/12/2018 tarihi itibarıyla çalışmaya başlayabileceği, ücretinin yasal asgari ücretin net tutarının 1,5 katının altında olmayacağının kabûl edilerek davacının geliri asgari ücretin 1,5 katı olarak belirlenmiş ve buna göre tazminat belirlenmiştir. Ancak hayatın olağan akışı, ülkemizde iş bulma konusundaki sıkıntılar dikkate alındığında, eğitim süreci bittikten kısa bir süre sonra işe başlayabileceğinin kabülü mümkün değildir. Ayrıca davacının işe başladığında asgari ücretin 1,5 katı ücret alacağının da nasıl veya neye göre belirlendiği de anlaşılamamaktadır. Bu durumda hakem heyetince davacının okumakta olduğu okuldan mezun olmasından sonra ne kadar süre sonra iş bulabileceği ve ne kadar ücretle çalışmaya başlayabileceği, yapacağı işe göre asgari ücretin kaç katı gelire sahip olabileceği gibi hususların ilgili kurum ve kuruluşlardan sorularak tespit edilmesi ve bu konuda gerekirse uzman bir bilirkişisinin de görüşüne başvurulması ve ondan sonra davacının uğradığı zararın kapsamının belirlenmesi gerekirken, denetim imkanı olmayan ve davalı yanın iddilarını değerlendirme dışı bırakan hesap bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulması doğru olmamıştır.
2) 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54. maddesinde “Bedensel zararlar özellikle şunlardır: tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar” denilmek suretiyle, cismani zarar halinde, zarar görenin talep edebileceği zarar türleri örnekseme yoluyla sayılmış olup, cismani zarar sonucu doğan bakım ihtiyacı ve bunun için yapılacak giderin de madde kapsamında olduğu açıktır. Uğranılan cismani zarar nedeniyle doğan bakım ihtiyacı ve yapılacak bakıcı giderinin doğru tespiti açısından ise, bakım ihtiyacının boyutunun belirlenmesi büyük önem arzetmektedir.
Eldeki davada davacı tarafından dosyaya sunulan ve hükme esas alınan İzmir 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen 05/09/2016 tarihli raporu ile davacının malûliyet oranının %14, geçici işgöremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 270 gün olarak belirlendiği, ancak söz konusu raporda davacının belirlenen maluliyetine göre kalıcı iş göremezlik tarihinden itibaren bakım ihtiyacı içinde olup olmadığına dair olumlu ya da olumsuz bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmıştır. Tahkim komisyonunca davacının bakım ihtiyacı içinde olup olmadığı, ihtiyaç halinde ise süresine ilişkin aynı bilirkişi heyetinden veya üniversitelerin ATK Anabilim Dalı başkanlıklarından denetime ve hüküm kurmaya elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi, eksik inceleme ve değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 23/11/2017 tarih ve 2015/4952 E., 2017/10884 K. Sayılı kararı).
3) Dosya kapsamına göre, Sigorta Tahkim Komisyonunca, PMF yaşam tablosu esas alınarak progresif rant esasına göre gelirin %10 artırım, %10 iskontoya tabi tutularak teknik faiz 0 uygulanmak suretiyle düzenlenen bilirkişi raporuna istinaden karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerle davaya konu kazanın 15/12/2015 tarihinde meydana geldiği, ZMSS poliçesinin başlangıç tarihinin 23/08/2015 olduğu anlaşılmaktadır.
14/05/2015 tarihli 29355 sayılı resmi gazetede yayınlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları 01/06/2015 tarihi itibarıyla yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.
Sürekli sakatlık teminatı ilgili genel şartların A.5/c maddesinde düzenlenmiş yine genel şartlara ek olarak çıkarılan cetvel Ek:3’te sürekli sakatlık tazminatı hesaplamasının ne şekilde yapılacağı, belirtilmiştir. Ek:3 cetvelin 3.maddesinde 01/06/2015 tarihinden sonra meydana gelecek trafik kazalarında TRH-2010 tablosunun dikkate alınacağı belirtilmiş, yine diğer maddelerde de, sürekli sakatlık tazminatının ne şekilde hesaplanacağı ifade edilmiştir.
Kaza tarihinin ve poliçe düzenlenme tarihinin 01/06/2015 tarihinden sonra olması dikkate alındığında, açılan davada 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca değerlendirme yapılıp, sürekli sakatlık tazminatının buna göre belirlenmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi usulsüzdür.
Bu nedenle yukarıda (1), (2) ve (3) nolu bentlerde gösterilen hususlarda, açıklanan şekilde inceleme ve değerlendirme yapılmadan karar verilmiş olması HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca yerinde görülmediğinden; davalı … şirketi vekilinin bu husustaki istinaf talebinin kabulüne; tahkim komisyonu kararının kaldırılmasına, kararın kaldırılma gerekçesine göre davalı … şirketi vekilinin diğer istinaf taleplerinin bu aşamada değerlendirilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Davalı … A. Ş. vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda (1), (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, istinaf istemine konu 10/04/2017 tarih ve 2017/İ.154-2017/İHK-1182 sayılı Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere tahkim komisyonuna GÖNDERİLMESİNE, davalı … A. Ş. vekilinin diğer istinaf taleplerinin bu aşamada değerlendirilmesine YER OLMADIĞINA,
3-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı … A. Ş. tarafından peşin olarak yatırılan 31,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE,
4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin tahkim komisyonunca verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
HMK. m.353/1-a/6 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.17/05/2018