Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/777 E. 2018/426 K. 19.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO : 2017/777
KARAR NO : 2018/426
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 26/10/2016
NUMARASI : 2016/3795 2016/3795
DAVANIN KONUSU : Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/04/2018
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, davalı sigorta şirketi vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Başvuran vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna verdiği dilekçede özetle; vekil edeninin 16.07.2011 tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucunda başvuruya ekli Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Engelli Sağlık Kuruluna ait rapordan da anlaşılacağı üzerine %82 oranında sakat kaldığını, kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunan … plâka sayılı aracın ZMS sigortacısı olan davalı şirkete yapılan başvuru üzerine davacıya 28.04.2014 tarihinde %25 kusur ve %72 sakatlık oranı kabûl edilerek 62.401,00-TL ödeme yapıldığını ancak bu ödemenin yetersiz olması nedeniyle Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde daha önce yapılan başvuru üzerine, görülen tahkim yargılamasında, 44.595,00-TL bakiye tazminat alacağının olduğunun belirlendiği halde; söz konusu bu başvuruya dayanak yapılan ve vekil edeninin %72 oranında sakat olduğunu gösterir Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesine ait 15.01.2016 gün ve 206 no’lu raporun sürekli malûliyeti gösterir bir rapor olmadığından bahisle 2015/E-3644.33 no’lu başvurunun Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince kesin malûliyet raporu alındığında yasal yollara başvurulabileceği belirtilerek reddedildiğini, vekil edeninin sürekli malûliyetine ilişkin olarak başvuruya eklenen yeni rapor alındığını bu nedenle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 5.000,00-TL tazminatın davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiş, 02.05.2016 günlü dilekçe ile de istek miktarını 72.506,14-TL’ye çıkardıklarını açıklamıştır.
Davalı sigorta şirketi vekili cevabında özetle; vekil edeni şirket nezdinde trafik sigortalı bulunan … plâka sayılı aracın 16.07.2011 tarihinde karıştığı trafik kazası nedeniyle yaralanarak daimi malûliyeti uğradığını iddia eden …’ın yaptığı başvuru üzerine kendisine 03.01.2014 tarihli ve 2 yıl süreli olarak düzenlenmiş malûliyet raporuna istinaden iyi niyetli olarak 24.04.2014 tarihinde 62.041,00-TL ödeme yapıldığını, davacının bu ödemeyi yetersiz bularak Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde 2015/E-3446.33 sayılı başvuruda bulunduğunu, bu başvurunun önce kabûl edildiğini ancak yaptıkları itiraz üzerine İtiraz Hakem Heyetince başvurunun reddine karar verildiğini ve bu kararın yasal yollara başvurulmayarak kesinleşmiş olmasına rağmen başvuru sahibinin görülmekte olan huzurdaki başvuruyu yaptığını, bu nedenle öncelikle başvurunun kesin hüküm nedeniyle reddedilmesinin gerektiğini, yeniden dava açılabileceğinin düşünüldüğünde ise başvuru sahibinin başvuru dilekçesine eklediği 15.01.2016 tarihli raporun kabûlünün mümkün bulunmadığını, Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiğini belirterek davaya karşı koymuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; davalı sigorta şirketi nezdinde trafik sigortalı olan … plâka sayılı aracın 16.07.2011 tarihinde karıştığı trafik kazasında yaya konumunda bulunan başvuru sahibinin yaralandığı, davalı sigorta şirketinin ödemesinde davacının %72 oranında sakat kaldığını kabûl ettiği dikkate alınarak düzenlenen aktüer bilirkişi raporu doğrultusunda belirlenen zararın 72.506,15-TL olduğu benimsenmek suretiyle başvurunun kabûlüne karar verilmiş, sigorta şirketinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetine itirazı üzerine, İtiraz Hakem Heyetince; Uyuşmazlık Hakem Heyetinin hükmüne esas aldığı Okmeydanı Eğitim Araştırma Hastanesinin 03/01/2014 tarih 2013/7 no’lu raporu ile başvuru sahibinin görülmekte olan başvurusuna ilişkin dilekçeye eklediği aynı hastanenin 15.01.2016 gün ve 206 no’lu Engelli Sağlık Raporunun Özürlük Ölçütü Yönetmeliğine göre hazırlanmış raporlar olması, Yargıtay Uygulamalarında özellikle vurgulanan Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Bölümlerinden alınmış Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Hükümleri doğrultusunda alınmış rapor niteliğinde bulunmaması nedeniyle İtiraz Hakem Heyetince 02.09.2016 tarihli bu yöndeki eksikliğin giderilmesi amacıyla oluşturulan ara kararının yerine getirilmeyeceği davacı tarafça açıkça bildirilerek Tahkim Komisyonuna yapılan ilk başvurudaki %72 malûliyeti gösterir rapor doğrultusunda karar verilmesinin istenilmesi sebebiyle davalı tarafın itirazları da dikkate alındığında mevcut raporlara göre karar verilmesinin mümkün olmadığı ve davacının dolayısıyla bakiye alacağının olduğunu mevcut duruma göre, kanıtlayamadığı gerekçesiyle … Sigorta A.Ş’nin itirazının kabûlüne ve Uyuşmazlık Hakem Heyeti Kararının kaldırılması ile başvuru sahibinin talebinin reddine karar verilmiş, İtiraz Hakem Heyeti Kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri; davalı sigorta şirketinin %72 oranındaki malûliyete ilişkin rapor doğrultusunda itiraz etmeksizin ödeme yapması ve savcılık soruşturması sırasında Adli Tıp 2. İhtisas Kurulu Başkanlığınca düzenlenen 09/10/2015 tarihli raporun varlığı dikkate alındığında malûliyetin varlığının kanıtlandığı hususunun belirgin olmasına rağmen, İtiraz Hakem Heyetince başvurunun reddine karar verilmesinin usûl ve yasaya aykırı olduğu hususlarına yöneliktir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan kalıcı işgöremezlik zararının tazmini isteğine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, hakem kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle %72 malûliyet üzerinden ödeme yapılmasının bakiye tazminat alacağı olduğu iddiasıyla açılan davada tek başına malûliyete ilişkin belirlemenin kesinleştiği ve davalı tarafı bağlayacağının kabûlünde yeterli olmaması, yargılama sırasında da davalı tarafça açıkça yeniden, usûlüne uygun şekilde malûliyet belirlemesi yapılmasının istenilmesi ve buna uygun ara kararına rağmen, davacı tarafca kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümleri uyarınca alınması gereken beden gücü kaybı oranını gösteren raporun alınmayacağının ve ara kararı gereğinin yerine getirilmeyeceğinin açıkça bildirilmesi, ceza yargılaması sırasında ATK 2. İhtisas Dairesinden alınan 09/10/2015 günlü raporun da davacıda meydana gelen beden gücü kaybı oranını gösteren bir rapor niteliğinde olmaması sebebiyle davanın kanıtlandığından söz edilemeyeceğinin benimsenmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.m.353/1-b/1 hükmü uyarınca esastan reddi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunan 22/09/2016 gün ve 2016/İ.2007-2016/İHK-2448 sayılı Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına yönelik olarak davacı… vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK. 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan 143,50-TL başvurma harcından, alınması gereken 85,70-TL başvurma harcının düşümü ile kalan 57,80-TL başvurma harcı ile fazladan alınan 29.20-TLmaktu karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE,
3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 7035 sayılı Kanunun 31 maddesi ile değişik HMK. m. 361/1 maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.19/04/2018.