Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/766
KARAR NO : 2018/490
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 01/02/2017
NUMARASI : 2017/478 E.- 2017/478 K.
DAVANIN KONUSU : Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/05/2018
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, davalı … şirketi vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna sunmuş olduğu dava dilekçesi ile; 16/10/2006 tarihinde davacının eşinin sevk ve idaresinde bulunan… plakalı aracın karışmış olduğu tek taraflı kaza sonucu araç sürücüsü olan davacının eşi …’nun hayatını kaybettiğini, davacının eşinin vefatı nedeniyle onun desteğinden yoksun kaldığını, sigorta şirketine yapılan başvurunun sonuçsuz kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00-TL. maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … şirketinden tahsiline karar verilmesi talep etmiş, 18/10/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 57.500,00-TL. ye yükseltmiştir.
Davalı … şirketi vekili cevap dilekçesi ile; talebin zamanaşımına uğramış olduğunu, davacı tarafından müvekkili şirkete yapılan başvuru sırasında yasal mirasçılık durumunu ispat edecek bir belge sunmamış olduğunu, sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğunu belirterek talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; davacının, desteği olan eşinin meydana gelen kazada hayatını kaybetmesi nedeniyle onun desteğinden yoksun kaldığı, talebin zamanaşımına uğramamış olduğu değerlendirilerek bilirkişi raporu ve ıslah dilekçesi doğrultusunda talebin kabulü ile 57.500,00-TL. tazminatın 16/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden tahsiline karar verilmiş, karara karşı davalı … şirketince yapılan itiraz üzerine itiraz hakem heyetince itirazın reddine karar verilmiş, karara karşı davalı … şirketi vekilince süresi içerisinde istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalı … şirketi vekilinin istinaf sebepleri; talebin zamanaşımına uğramış olduğu, sigortalının kendi kusuru neticesinde hayatını kaybettiği, bu nedenle sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığı, davacı tarafından sigorta şirketine yapılan başvuru sırasında yasal mirasçılık durumunun ispat edici hiçbir belgenin sunulmaması nedeniyle, geçerli bir başvuru yapılmamış olduğu, bilirkişi raporuna karşı yapmış oldukları itirazların değerlendirilmediği hususlarına ilişkin bulunmaktadır.
Dava trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkin bulunmaktadır.
2918 sayılı KTK.nun 109. maddesinde haksız fiil niteliğindeki trafik kazalarından doğan tazminat taleplerlerinin, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı, davanın, cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş olması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde geçerli olacağı hüküm altına alınmıştır.
Yine maddi ve manevi tazminat istemlerinin bağlı olduğu zamanaşımı süreleri 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 72. (mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 60.) maddesinde de düzenlenmiştir.
6098 Sayılı TBK’nın 72/1. maddesinde “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” denilmiştir.
TBK’nın 72/1. (BK’nın 60/2.) maddesine göre; zarara neden olan eylem, aynı zamanda ceza kanunları uyarınca suç teşkil eden bir eylem oluşturuyor ve bu eylem için ceza kanunlarının öngördüğü zamanaşımı süresi daha uzun bir süre ise bu takdirde uygulanacak olan zamanaşımı süresi, o suçun bağlı olduğu ceza zamanaşımı süresidir. Ceza zamanaşımı süresinin başlangıç anı da zarar verici eylemin gerçekleştiği tarihtir.
Dava konusu olayda, davacının desteği …’nun sevk ve idaresindeki … plakalı aracın 16/10/2006 tarihinde karıştığı tek taraflı kaza sonucu davacının desteği hayatını kaybetmiştir.
Davacının desteğinin hayatını kaybettiği kaza 16/10/2006 tarihinde meydana gelmiş, dava ise 22/08/2016 tarihinde açılmıştır.
Bu nedenle kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 85/1. ve 66/1-d maddeleri uyarınca kazada 1 kişi ölmüş bulunduğundan öngörülen ceza zamanaşımı süresi 15 yıl olup dava tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır.
Davacı, desteğinin ölümü nedeniyle 3. Kişi sıfatıyla dava açmış olup, desteğinin kusuru kendisine yansıtılamayacaktır.
Yine, davacı tarafça, dava açılmadan önce sigorta şirketine yapılan başvuruda nüfus kaydı sunulmak üzere başvuru yapılmış olduğundan, başvurunun usulüne uygun olmadığı ileri sürülemeyecektir.
Bu itibarla sigorta tahkim komisyonunca, talebin zamanaşımına uğramamış olduğu kabul edilerek yazılı gerekçeyle karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun olup, davalı … şirketi vekilinin istinaf talebinin HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunan 07/01/2017 tarih ve 2016/İ.3520-2017/İHK-14 sayılı Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına yönelik olarak davalı … A. Ş. vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK. 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından peşin olarak yatırılan 154,30-TL başvurma harcından, alınması gereken 85,70-TL başvurma harcının düşümü ile kalan 68,60-TL başvurma harcı ile, alınan 31,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE,
3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin takdiren kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/7/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK. m. 361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.10/05/2018.