Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/719 E. 2018/164 K. 16.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO : 2017/719
KARAR NO : 2018/164
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/01/2017
NUMARASI : 2014/106 – 2017/54
DAVANIN KONUSU : Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat

İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/02/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/02/2018

Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …. Sİgorta A.Ş nezdinde trafik sigortalı bulunan, davalılardan …. Tic. A.Ş’nin işleteni, diğer davalınında sürücüsü olduğu …. plaka sayılı aracın sürücüsünün kusuru neticesinde 12/12/2013 tarihinde davacı şirkete ait …. plaka sayılı araca çarpması sonucunda gerçekleşen trafik kazasında vekil edenine ait aracın hasarlandığını, hasar bedelinin araca ait kasko sigortasından karşılandığını, ancak değer kaybı zararını giderilmediğini belirterek, fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla 15.000-TL’lik değer kaybı zararının faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ….. Sigorta A.Ş vekili cevabında; vekil edeni şirketin ZMM Sigortacısı olduğu, …. plaka sayılı aracın karıştığı kaza nedeniyle davacının ….. plakalı aracında meydana gelen zararın 15.702,00-TL’lik kısmının anılan aracın kasko sigortacısı HDI Sigorta A.Ş tarafından ödendiğini, vekil edeni şirketin ZMM sigorta poliçesi kapsamında sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında olmak üzere 25.000-TL ile sınırlı bulunduğunu, bunun 15.702,00-TL lik kısmının ödenmesi nedeniyle vekil edeni şirketin sadece 9.298,00-TL ile sorumlu tutulabileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ….. A.Ş vekili cevabında; davanın haksız fiilden kaynaklanması nedeniyle görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, ayrıca kusur oranları ile gerçek hasar miktarının belirlenmesi gerektiğini belirterek davaya karşı koymuştur.
Davalılardan Yaşar Altundağ ise; yargılama oturumlarına katılmamış ve savunmada bulunmamıştır.
Mahkemece; ….. plaka sayılı araç ile …. plaka sayılı aracın 02/12/2013 tarihinde çarpışmaları sonucunda meydana gelen trafik kazasında davacıya ait …plaka sayılı aracın hasarlanarak 10.000-TL değer kaybı zararının oluştuğu, olayda davacıya ait araç sürücüsünün %60 oranında, … plaka sayılı araç sürücüsü olan davalı …..’ında %40 oranında kusurlu bulunduğu, bu nedenle davalıların tespit edilen zararın %40’ndan sorumlu oldukları benimsenmek suretiyle 4.000-TL değer kaybı tazminatının dava tarihinden işleyecek faizi ile birlikte davalılardan dayanışmalı olarak alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davalılardan ….. Tic. A.Ş vekili tarafından süresi istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri; görülmekte olan davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunun göz ardı edilmesi suretiyle karar verilmiş olmasının doğru olmadığı gibi, hükme esas alınan kusur oranı ile değer kaybı değerlendirilmesin de hatalı bulunduğu hususlarına yöneliktir.
Dava, trafik kazasından kaynaklana değer kaybı zararının tazmini isteğine ilişkindir.
1- Davaya konu zararlandırıcı eylem, 12/12/2013 tarihinde meydana gelmiş; dava ise, 14/03/2014 gününde açılmıştır.
Dava tarihi olan 14/03/2014 tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-a maddesi gereği her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlar mutlak ticari davalardır. TTK 5/1 maddesi gereği ticari davalara bakmakla görevli mahkeme asliye ticaret mahkemeleridir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden itibaren yasanın 5/3 maddesi gereği asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü olmaktan çıkmış görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir.
Açılan somut davada davalılar arasında zorunlu mali sorumluluk sigortacısı da bulunmaktadır. Sigorta hukuku 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6. kitabında 1401 ve devamı maddelerinde, zorunlu sorumluluk sigortası ise 1483 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Bu durumda Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlardan olması nedeniyle mutlak ticari bir dava söz konusu olup, asliye ticaret mahkemesi görev alanı içinde bulunmaktadır. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 27/03/2017 gün ve 2014/19001-2017/3223 sayılı; 30/03/2017 gün ve 2015/5763-2017/3414 sayılı; yine 21/03/2017 gün 2014/20096-2017/3049 sayılı kararları).
Davada görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olması nedeniyle mahkemece davanın esasına girilerek karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik tespit edilemediğinden, davalı şirket vekilinin bu yöne ilişen istinaf itirazları yerinde bulunmamaktadır.
2- Davalı vekilinin kusur oranlarına ve belirlenen değer kaybı zararı miktarına ilişkin istinaf isteğine gelince; dosya içindeki bilgi ve belgelere mahkemenin gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve uzman bilirkişiler tarafından düzenlenen 10/01/2015 günlü rapor ve 07/05/2015 günlü ek raporda belirtilen kusur oranları ile değer kaybı zararına ilişkin hesaplama ve değerlendirmenin olaya, oluşa ve yargıtay uygulamalarına uygun denetlenebilir gerekçeler içermesi karşısında hükme esas alınmasında, usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan istinaf itirazları da yersiz olduğundan, davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilerek; aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunan başlıkta yazılı ilk derece mahkeme kararına yönelik olarak davalı Tic. A.Ş vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK.m.353/1-b/1 hükmü uyarınca ESASTAN REDDİNE
2-Alınması gereken 273,24-TL nispi istinaf karar ve ilam harcından istinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından peşin olarak yatırılan 36,91-TL nispi ve 31.40-TL maktu harcın düşümü ile kalan 204,93-TLharcın davalı.. Tic. A.Ş’den alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a gereğince, KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.16/02/2018