Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/711 E. 2018/323 K. 29.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO : 2017/711
KARAR NO : 2018/323
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 25/04/2017
NUMARASI : 2017/1918 Esas, 2017/1842 Karar
DAVANIN KONUSU : Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/03/2018
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Başvuran vekili sigorta tahkim komisyonuna verdiği dilekçede özetle; davalı … şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan … plaka sayılı araç sürücüsü olan, vekil edenlerinin eşi ve oğlu bulunan destek ….nin tam kusuru neticesinde 07/08/2016 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiğini, sigorta şirketine yapılan başvurunun ise sonuçsuz kaldığını belirterek fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla baba … için 10.000-TL anne … için 10.000-TL ve davacı eş … içinde 21.000-TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 1.000-Tl cenaze ve defin gideri toplamı olan 42.000-TL maddi tazminatın sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiş, 09/01/2017 günlü ıslah dilekçesi ile de; davacı eş … için olan istek miktarını 171.119,38-TL’ye, davacı baba … için olan istek miktarını 39.972,91-TL’ye, ve davacı anne … için olan istek miktarını 39.972,91-TL’ye, cenaze ve defin giderlerine ilişkin istek miktarını da 5.083,-TL’ye çıkartıklarını açıklamıştır.
Davalı … şirketi vekili cevabında özetle; davacıların desteği olan sürücünün tam kusuru neticesinde 07/08/2016 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiği, bu durumda; 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMSS Genel Şartları uyarınca, davacıların taleplerinin teminat dışı olduğunu ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Hakem Heyetince; davacıların destekten yoksun kalan üçüncü kişi konumunda bulundukları bu nedenle desteğin kusurunun kendilerine yansıtılamayacağı görüşünden hareketle, benimsenen hesap bilirkişi raporu doğrultusunda başvuru sahiplerinin taleplerinin kabulüne karar verilmiş; sigorta şirketinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetine itirazı üzerine; itiraz hakem heyetince; 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A.6-d uyarınca destek şahsın kusuruna denk gelen tazminat taleplerinin poliçe kapsamı dışına çıkarıldığı, davanın konusunu oluşturan aracın trafik sigorta poliçesinin 20/08/2015 tarihinde düzenlendiği, kazanın ise 26/04/2016 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6704 sayılı yasa ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 90 ve devamı maddelerinde yapılan değişiklikten sonra 07/08/2016 tarihinde meydana geldiğini, bu durumda davacıların tazminat talep hakları bulunmadığı görüşünden hareketle uyuşmazlık hakem heyeti kararının kaldırılmasına ve başvuruların reddine karar verilmesi üzerine karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri; poliçenin düzenlenme tarihinin Karayolları Trafik Kanununu 90 ve devamı maddelerinde 6704 sayılı yasa ile 26/04/2016 tarihinde yapılan değişiklikten önce olması nedeniyle 01/06/2015 tarihinde Genel Şartlarda yapılan değişikliğin bağlayıcı olmadığının kabul edilmesi gerektiği, bu nedenle Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarına aykırı bir şekilde davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu hususuna yöneliktir.
Dava trafik kazası sonucunda meydana gelen ölüme dayalı olarak açılmış destekten yoksun kalma tazminatı isteğine ilişkindir.
Dosya arasında bulunan kayıt ve belgeler, tarafların iddia ve savunmaları, itirazları, itirazların kapsamı değerlendirildiğinde; taraflar arasında, davalı … şirketi nezdinde başlangıç tarihi 20/08/2015 olan bitiş tarihi ise; 20/08/2016 bulunan 23617323-Y1 no’lu ZMS sigorta poliçesi ile sigortalı olan… plaka sayılı aracın sürücüsü ve işleteni bulunan …’nin tam kusuru neticesinde 07/08/2016 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık bu durumda destekten yoksun kalan davacıların üçüncü kişi konumunda olup olmadığı ve desteğin kusurunun kendilerine yansıtılıp yansıtılamayacağı, sonucu itibariyle de davacıların destekten yoksun kalma tazminatı ile cenaze ve defin giderlerini talep etme hakkı bulunup bulunmadığına ilişkindir.
01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları; yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçelerde geçerli olacağından, poliçenin düzenlendiği tarih itibariyle Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının kapsamı tüm taraflarca bilinmektedir. Genel şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepler bakımından sigortacının sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe kapsamında ve sigorta limitleri dahilinde üçüncü kişilerin uğradıkları zararları tazmin etmekte sınırlıdır.
Kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 92.maddesinin (a) ve (c) bentleri, Trafik Sigortası Genel Şartları A.1 ve A.3 maddesi, A.5 maddesinin (ç) bendi ve yine A.6 maddesinin (c) ve (d) bentleri birlikte değerlendirildiğinde; bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen ölüm olayına bağlı olarak destekten yoksun kalma halinde , destekten yoksun kalınan zararın ZMM sorumluluk kapsamında olması için ölenin üçüncü kişi olması ve desteğin kusursuz bulunması gerekmektedir.
Somut olayda; davacıların desteği sürücü-işleten …’nin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile 08/07/2016 tarihinde yapmış olduğu trafik kazasında öldüğü ve tam kusurlu bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı … şirketinin sorumluluğu 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre düzenlenen ve başlangıç tarihi 20/08/2015 olan poliçe şartlarına göre belirlenecektir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.3 maddesine ve A.5 maddesinin (ç) bendine göre; ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla meydana gelen destek zararları, destekten yoksun kalma teminatı kapsamındadır. Sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında, mutlaka ölen kişinin üçüncü kişi olması gerekir. Ölen …araç sürücüsü ve aynı zamanda da işleteni konumunda bulunduğundan üçüncü kişi olarak kabul edilmesi mümkün değildir.
Bundan ayrı yine genel şartların A.6 maddesi (d) bendinde; destekten yoksun kalan hak sahibinin sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat dışı tutulduğundan; tam kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücü-işleten …nin kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Bu nedenle itiraz hakem heyetince talebin reddine ilişkin olarak verilen kararda usul ve yasaya aykırı herhangi bir yön bulunmadığından istinaf itirazlarının reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1- Usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunan Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti’nin 04/04/2017 tarih 2017/İ.608-2017/İHK-1097 sayılı kararına yönelik olarak davacılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK. 353/1-b/1maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf yasa yoluna başvuran davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 154,30-TL başvurma harcından alınması gereken 85,70-TL başvurma harcının düşümü ile kalan 68,60-TL başvurma harcı ile fazladan yatırılan maktu 31,40- TL harcın talep halinde davacılara İADESİNE,
3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davacılar tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 361 gereğince, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.29/03/2018.