Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/705 E. 2018/320 K. 29.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO : 2017/705
KARAR NO : 2018/320
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 30/11/2016
NUMARASI : 2016/4410 Esas, 2016/4410 Karar
DAVANIN KONUSU : Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/03/2018
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, davalı sigorta şirketi vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Başvuran vekili sigorta tahkim komisyonuna verdiği dilekçede özetle; davalı sigorta şirketi nezdinde kasko sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın 19/02/2015 tarihinde karıştığı trafik kazasında yolcu konumunda bulunan vekil edeninin vücudunda kırıklar oluşacak şekilde ağır bir biçimde yaralanarak en az %9 oranında malul kaldığını; sigorta şirketine yapılan başvuran ise sonuç alınamadığını belirterek, 40.050-TL manevi tazminatın temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevabında; vekil edeni şirket nezdinde 241363614 nolu poliçe ile kasko sigortalı bulunan aracın karıştığı trafik kazasında yaralanan Esma Akar’ın manevi tazminata ilişkin talebinini fahiş ve haksız olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; davalı sigorta şirketi nezdinde manevi tazminatlarında teminat kapsamına alındığı genişletilmiş kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın karıştığı trafik kazasında yolcu konumunda bulunan davacının yaralanarak %9 oranında malul kaldığı, kazanın oluşumunda sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu bulunduğu, kaza tarihinde Selçuk Üniversitesi Müh Fakültesi Çevre Müh. Öğrencisi olan başvuru sahibinin vücudunun bir çok yerinde oluşan kırıklar nedeniyle birkaç kez ameliyat geçirdiği, maruz kaldığı maluliyetin ömür boyu devam edeceği, başvuru sahibinin sosyo ekonomik durumu ve tüm bu durumlar dikkate alındığında istenen manevi tazminat miktarının makul olduğu görüşünden hareketle başvurunun kabulü ile 40.050-TL manevi tazminatın 24/05/2016 tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte sigorta şirketinden alınarak başvuru sahibine verilmesine karar verilmiş; sigorta şirketinin sigorta tahkim komisyonu itiraz hakem heyetine itirazı üzerine; itirazın reddine karar verilmiş, itiraz hakem heyeti kararına karşı davalı sigorta şirketi tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri; belirlenen manevi tazminat miktarının fahiş olduğu, ticari faize hükmedilemeyeceği ve davacı taraf yararına takdir edilen vekalet ücretinin hatalı olduğu hususlarına yöneliktir.
Dava trafik kazası sonucunda meydana gelen yaralanmaya bağlı olarak açılmış manevi tazminat isteğine ilişkindir.
Dosya arasındaki bilgi ve belgelere, iddia ve savunmalarına göre taraflar arasında davalı sigorta şirketi nezdinde manevi tazminatların da teminat altına alındığı, genişletilmiş kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan … plaka sayılı otobüsün sürücüsünün kusuru neticesinde 19/02/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, araç içinde yolcu olarak bulunan davacının vücudunda kırıklar oluşacak şekilde yaralanarak, %9 oranında malul kaldığı konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık belirlenen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı, ticari faize hükmedilip hükmedilemeyeceği ve davacı taraf yararına takdir edilecek vekalet ücretinin nasıl belirlenmesi gerektiğine ilişkindir.
1-Somut olayda davalı sigorta şirketi nezdinde genişletilmiş kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan ve davacıya zarar veren aracın şehirler arası taşımacılık yapan ticari nitelikteki otobüs olduğu anlaşılması nedeniyle hakem heyetince belirlenen manevi tazminata ticari faiz uygulaması yapılamasında herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
2- 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 30/17.maddesinde ” talebi kısmen yada tamamen reddedilenler aleyhine hükmolunacak vekalet ücreti Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen vekalet ücretinin beşte biridir.” denmektedir. Anılan düzenlemenin davalı lehine – davacı taraf aleyhine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olduğu, davacı yararına – davalı aleyhine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin bulunmadığı açıktır. Bu durumda davacı taraf yararına A.A.Ü.T uyarınca tam ve nispi vekalet ücreti tayin edilmesi de doğru olmuştur.
3- Ne var ki olay tarihi itibariyle göz önünde tutulması gereken 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır.
Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir.
Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir.
Dava konusu olayda, zararlandırıcı eylemin tarihi, olayın meydana geliş şekli, kusur ve iş göremezlik oranları; davacıda kaza nedeniyle meydana gelen yaralanmanın( omuz ve üst kol kırığı – humerus şaftı kırığı) niteliği, davacının dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumu ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; davacı yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı fazladır. olduğu düşünülmektedir. Ancak, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden;HMK.m.353/1/b/2 uyarınca düzeltilmek suretiyle yeniden hüküm kurulması gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Davalı … Sigorta Şirketi vekilinin itiraz hakem heyeti kararına yönelik istinaf isteklerinin yukarıda (3) sayılı bentte gösterilen nedenle KISMEN KABULÜNE, öteki itirazlarının ise, yukarıda (1) ve (2) bentlerde açıklanan nedenlerle REDDİNE,
2-Davalı sigorta şirketi tarafından istinaf başvurusu sırasında peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 143,50-TL başvurma harcından alınması gereken 98,10-TL’nin düşümü ile kalan 45,40-TL ile fazladan alınan 29,20 TL maktu harcın talep halinde davalı sigorta şirketine İADESİNE,
3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan giderlerin takdiren üzerinde bırakılmasına,
4-İncelemenin duruşmasız yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-İstinaf istemine konu Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 31.10.2016 gün ve 2016/İ.2792 – 2016/İHK-2875 sayılı kararının KALDIRILMASINA;
5/1- Başvuru sahibi davacı …’ın talebinin kısmen kabulüyle,17.500,00-TL manevi tazminatın 24/05/2016 tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı …Sigorta Şirketinden alınarak, başvuru sahibi …r’a verilmesine,
5/2-Başvuru sahibi tarafından yapılan 600,75- TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranları dikkate alındığında takdiren 264,00-TL sinin davalıdan alınarak başvuran davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5/3-Davalı tarafın itiraz başvurusu sırasında yaptığı 600.75-TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları dikkate alındığında 336,75-TL’sinin başvuran …’dan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
5/4-Davacı vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri ile 5684 sayılı Sigortacılık Yasasının 30/17 maddesi uyarınca belirlenen 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalı sigorta şirketinden alınarak davacı …’a verilmesine,
5/5-Davalı sigorta şirketi vekille temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri ile 5684 sayılı Sigortacılık Yasasının 30/17 maddesi uyarınca belirlenen 2.706,00-TL vekalet ücretinin 1/5’i olan 541,20-TL’nin davacı Esma Akar’dan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine,
5/6-Yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
HMK. m.353/1-b/2 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK.m.362/1-a gereğince KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.29/03/2018.