Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/644 E. 2018/338 K. 29.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/644
KARAR NO: 2018/338
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 02/03/2017
NUMARASI: 2017/856 E -2017/856 K.
DAVANIN KONUSU: Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/03/2018
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna sunmuş olduğu dava dilekçesi ile; 02/06/2012 tarihinde …’ın kullandığı tescilsiz motosiklet ile …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması şeklinde meydana gelen çift taraflı trafik kazası sonucunda davacıların murisi …’ın vefat ettiğini, davalı … şirketinin kazaya karışan … plakalı aracın ZMMS poliçesini düzenlemiş olduğunu, davalı … şirketine destekten yoksun kalma tazminatı talebiyle yapılan başvurunun reddedildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davacı … için 3.000,00-TL, davacı … için 1.000,00-TL, davacı … için 1.100,00-TL olmak üzere toplam 5.100,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 12/10/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile tazminat talebini davacı … için 163.475,04-TL, davacı … için 42.358,53-TL, davacı … için 19.266,42-TL olmak üzere toplam 220.797,99-TL’ye yükseltmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; kaza sonrası yapılan başvuru sonucu davacı tarafa 09/10/2012 tarihinde 4.202,00-TL ödeme yapıldığını, davacı tarafın davalı … şirketini ibra ettiklerini, bu nedenle davalı … şirketinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, kazaya ilişkin olarak kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini, gelirin asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiğini, olayda hatır taşınması söz konusu olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; davacıların 3.kişi sıfatıyla dava açtıkları, desteklerinin kusurunun kendilerine yansıtılamayacağı, kaza sonrasında davalı … şirketine yapılan başvuru üzerine 09/10/2012 tarihinde davacı …’a 4.202,00-TL destekten yoksun kalma tazminatı ödendiği hususları kabul edilerek, bilirkişi raporu doğrultusunda davacıların taleplerinin ıslah edilmiş şekli ile kabulüne, davacı eş … için belirlenen 160.475,04-TL, davacı … için belirlenen 41.258,53-TL ve davacı baba … için belirlenen 18.166,42-TL olmak üzere toplam 220.797,99-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … şirketinden tahsiline karar verilmiş, karara karşı davalı … şirketi vekilince yapılan itiraz üzerine itiraz hakem heyetince davalı … şirket vekilinin itirazının esas yönünden reddi ile vekalet ücreti yönünden kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı … şirketi vekilince süresi içerisinde istinaf yoluna başvurulmuştur. Davalı … şirketi vekilinin istinaf sebepleri; sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalısının kusur oranında olduğu, sigortalı araç sürücüsünün tali, müteveffanın asli kusurlu olmasına rağmen tüm zararın sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesinin hatalı olduğu, davacı …’a 09/10/2012 tarihinde ödeme yapılıp kendisinden ibraname alınmasına rağmen 2918 sayılı KTK 11.maddeside belirtilen süre geçtikten sonra açılan davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddi gerekirken kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğü giren ZMMS Genel Şartları gereğince hesaplama yapılması gerekirken bu genel şartlara aykırı olarak hesaplama yapılmasını hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkin bulunmaktadır. 1) 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 30/12. maddesi gereği, sigorta tahkim komisyonlarının 40.000,00-TL’yi geçmeyen kararları kesindir. Kesin olan kararların istinaf istemleri hakkında mahkemece (somut olayda tahkim komisyonunca) bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/03-1990/04 İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca İstinaf Mahkemesi’nce de istinaf isteğinin miktar nedeniyle reddine karar verilebilir. Görülmekte olan davada, davacılar ihtiyari dava arkadaşı durumunda bulunduğundan, 40.000,00TL’lik kesinlik sınırı her bir davacı yönünden ayrı ayrı gözetilmelidir. Bu nedenle; başvuran … yönünden verilen 18.166,42-TL’lik karar kesin olup yasa yolu kapalı bulunduğundan, bu kişiye yönelik istinaf isteğinin reddine karar verilmesi gerekmektedir. 2) Başvuru sahibi, … ve … yönünden verilen karara yönelik istinaf isteğine gelince; İstinaf talebinde bulunan tarafın sıfatına, istinafın kapsam ve nedenine; dosya içindeki bilgi ve belgelere, hakem kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde; hükme esas alınan uzman bilirkişi raporundaki belirlemelerin ve hesap yönteminin oluşa, yerleşmiş uygulamalara uygun denetime elverir gerekçeler içermesine; 02/06/2012 olan kaza tarihi itibariyle uygulanması gereken yasal mevzuat ve Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamaları dikkate alındığında; sürücü- işleten destek ister kendi kusuru, ister bir başkasının kusuru ile ölmüş olsun, ölüm destekten yoksun kalanlar üzerinde doğrudan zarar doğuran bir sonuç olduğundan; desteğin kusurunun destekten yoksun kalanlara yansıtılamayacağı; araç sürücüsünün veya işleteninin tam kusurlu olması halinde dahi 3.kişi konumunda olan destekten yoksun kalan kişinin sigorta şirketinden tazminat isteme hakkına sahip olduğu konusunda duraksama bulunmadığına; bu durumda 3.kişi sıfatıyla dava açan destekten yoksun kalan kişi bakımından TBK’nun 135. maddesinde düzenlenen alacaklı-borçlu sıfatlarının birleşmesi durumunun da gerçekleşmemiş olmasına, kazaya karışan kişilerin meydana gelen zarar nedeniyle zarar görenlere karşı müteselsilen sorumlu olmalarına, zarar görenin zararın tamamını zarar sorumlularından herhangi birinden isteyecebileceğine göre; itiraz hakem heyetince verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön belirlenemediğinden; yerinde görülmeyen tüm istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. (HMK.m.353/1-b(1)).
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Davalı … A. Ş. vekilince, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 13/01/2017 tarih ve 2016/İ.3362-2017/İHK-136 sayılı kararına karşı davacı … yönünden yapılan istinaf talebinin yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle 5684 sayılı yasanın 30/12 ve HMK. 346/1 ve 352. maddeleri gereğince usulden REDDİNE, davacılar … ve … yönünden yapılan istinaf talebinin yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle HMK 353/1-b(1) maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı … şirketi tarafından peşin olarak yatırılan 31,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcı ile 3.739,30-TL nisbi istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde davalı … şirketine İADESİNE, 3- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4- Davalı … şirketi tarafından peşin olarak yatırılan 154,30-TL istinaf yoluna başvurma harcından alınması gerekli 98,10-TL istinaf yoluna başvurnam harcının düşümü ile fazladan yatırılan 62,20-TL harcın talebi halinde davalı … şirketine İADESİNE, 5- Davalı … şirketi tarafından tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin takdiren kendi üzerlerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda davacılar … ve … yönünden HMK.m.362/1-a gereğince kesin olmak üzere, davacı … yönünden 20/7/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK. m. 361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 29/03/2018.