Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/616 E. 2018/435 K. 19.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO : 2017/616
KARAR NO : 2018/435
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/12/2016
NUMARASI : 2014/186 E., 2016/1377 K.
DAVANIN KONUSU : Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/04/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; 25/04/2014 tarihinde … sevk ve idaresinde bulunan davalı … Tic. Ltd. Şti.’ne ait … plakalı aracın, davacıların murisi…ç’ın sevk ve idaresindeki …sayılı araç ile çarpışması şeklinde meydana gelen trafik kazası sonucu vefat ettiğini, kazada davalı sürücü …’in asli kusurlu olduğunu, davalı sürücünün … San. Ltd. Şti.’de çalıştığını ve atık toplama işinin ifası için tahsis edilen kamyonun karışımı ile kazanın gerçekleştiğini, muris .. .’ın kaza tarihinde 38 yaşında olduğunu, davacıların murisin desteğinden yoksun kaldıklarını, davalı sigorta şirketinin davalı … Tic. Ltd. Şti.’ne ait aracın zorunlu sigortacısı olduğunu belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davacı … için 4.000,00-TL maddi ve 150.000,00-TL manevi, davacı… için 2.500,00-TL maddi ve 100.000,00-TL manevi, davacı … için 3.500,00-TL maddi ve 100.000,00-TL manevi tazminatın işletenler, sürücü ve kayıt maliki açısından kaza tarihinden, sigorta şirketi yönünden poliçe sorumluğu ve sigorta limiti nisbetinde olmak üzere dava tarihinden işletilecek faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 30/06/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini davacı …için 460.045,456-TL, davacı … için 125.776,15-TL, davacı … için 48.650,59-TL olmak üzere toplam 634.472,20-TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar…. San. Ltd. Şti. ve … vekili cevap dilekçesi ile, kazaya sebebiyet verenin … olduğunu, kaza tespit tutanağını kabul etmediklerini, talep edilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, sigorta tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …Sigorta A. Ş. vekili cevap dilekçesi ile, manevi tazminat taleplerinin poliçe kapsamında olmadığını, sorumluluklarının poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, destekten yoksunluk tazminatının belirlenirken asgari ücretin baz alınması gerektiğini, hesaplamaların aktüer bilirkişiye yaptırılması gerektiğini, kaza tarihinden itibaren faiz talebinin haksız olduğunu, müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …Tic. Ltd. Şti. tarafından davaya cevap verilmemiştir.
Mahkemece; meydana gelen kazada davacıların murisi …’ın % 25, davalı …’in % 75 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek, davacılar vekilinin belirlenen kusur oranına göre sunmuş olduğu ıslah dilekçesi doğrultusunda;
“Davacıların açmış oldukları maddi tazminat davasının KABULÜ ile;
-… için 460.045,46-TL,
-… için 125.776,15-TL,
-… için 48.650,59-TL, tutarında destekten yoksunluk maddi tazminatlarının davalı … Sigorta A.Ş’nin sorumluluğu poliçe limitine göre … yönünden 194.322,43-TL, … yönünden 53.127,64-TL ve .. yönünden 20.549,93-TL’lik kısmı ile sınırlı olmak kaydıyla davalılar …, … Tic. Ltd. Şti., … Ltd. Şti. Ve … A.Ş’den yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile belirtilen davacılara verilmesine,
Belirtilen tazminat tutarlarına davalı … Sigorta A.Ş için dava tarihi olan 22/05/2014, diğer davalılar için kaza tarihi olan 25/04/2014 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
Davacıların davalılar ……, .Tic. Ltd. Şti. Aleyhine açmış oldukları manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile;
-İ.. için 40.000,00-TL,
-… için 25.000,00-TL,
-.. için 25.000,00-TL, manevi tazminatın 25/04/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
Fazlaya dair manevi tazminat talebinin reddine,
Davacıların davalı … Sigorta A.Ş aleyhine açmış oldukları manevi tazminat taleplerinin reddine,” karar verilmiş, karara karşı davacılar vekili ile, davalı… Sigorta A. Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davacılar vekilinin istinaf sebepleri; davacılar için takdir edilen manevi tazminat miktarlarının düşük olduğu, davalı sigorta şirketi aleyhine manevi tazminat talebi bulunmamasına rağmen bu hususta hüküm kurularak aleyhlerine vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu hususlarına ilişkindir.
Davalı …. Sigorta A. Ş. vekilinin istinaf sebepleri; destekten yosun kalma tazminatı hesaplanırken murisin anne babasının hayatta olmasına rağmen anne-babanın destek paylarının saklı tutulmadığı, raporun bu yönüyle hatalı olduğu, maddi tazminata ilişkin vekâlet ücreti hesaplamasında poliçe limitini aşan miktar üzerinden hesaplama yapılmasının hatalı bulunduğu hususlarına ilişkindir.
Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkin bulunmaktadır.
Meydana gelen kazada davacılar murisi …’ın % 25, davalı …’in % 75 oranında kusurlu oldukları hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmayıp, Mahkemece de bu kusur oranı üzerinden değerlendirme yapılarak karar verilmiştir.
Destekten yoksun kalma zararının hesabında, destekten yoksun kalanlara müteveffanın sağlığında sağlamış olduğu/olacağı yardımın miktarı belirlenmelidir.
Davacıların desteği olan …, kaza tarihinde 37 yaşında evli ve 2 çocuklu olarak vefat etmiştir. Hükme esas alınan aktüer raporunda, desteğin bakiye ömrünün sonuna kadar gelirinin iki payını kendine, iki payını eşine ve birer payını da çocuklarına ayıracağı varsayılarak hesaplama yapılmış, desteğin anne ve babasının hayatta olup olmadığı araştırılarak (nüfus kayıtlarına göre hayatta oldukları anlaşılmaktadır) hayatta olmaları durumunda anne ve babaya da pay ayrılması gerektiği ihtimali dikkate alınmamıştır(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 18/04/2017 tarih ve 2016/16805 E., 2017/4181 K. Sayılı kararı).
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin kabul ettiği pay esasına göre; eş, çocuklar ile ana babanın pay alacağı durumlarda desteğe 2 pay, eşe 2 pay, çocukların her birine 1’er pay, ana ve babaya 1’er pay ayrılarak böylece gelirin tamamının dağıtılacağı esasına dayalıdır. Çocukların destekten çıkması ile birlikte destekten çıkan çocuğun payları destek, eş ve diğer çocuklara dağıtılacak, anne ve babaya verilmeyecektir(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 17/10/2017 tarih ve 2015/1724 E., 2017/9209 K. Sayılı kararı).
Bu nedenle hükme esas alınan bilirkişi raporu hatalı olup, davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf talebinin kabulüne, HMK 353/1-a/6 maddesi gereğince Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına, yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınmak suretiyle bilirkişiden ek rapor alınarak karar verilmesi amacıyla dosyanın Mahkemesine geri gönderilmesine, davalı sigorta şirketi vekilinin diğer istinaf sebepleri ile davacılar vekilinin tüm istinaf sebeplerinin bu aşamada değerlendirilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmektedir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Davalı … Sigorta A.Ş vekilinin istinaf talebinin kabulü ile; istinaf talebine konu Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 30/12/2016 tarih ve 2014/186 E., 2016/1377 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, davalı sigorta şirketi vekilinin diğer istinaf sebepleri ile davacılar vekilinin tüm istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine YER OLMADIĞINA,
2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere Mahkemesine geri GÖNDERİLMESİNE,
3- Davalı … Sigorta A.Ş tarafından yatırılan 31,40-TL maktu istinaf karar harcı ile 10.803,60-TL nispi istinaf karar harcının talebi halinde kendisine İADESİNE,
4- Davacılar tarafından yatırılan 88,00-TL istinaf karar harcının talep halinde kendilerine İADESİNE,
5- Davacılar ile davalı sigorta şirketi tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin Mahkemece verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6- Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
HMK. m.353/1-a/6 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.19/04/2018.