Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/601 E. 2018/79 K. 31.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO : 2017/601
KARAR NO : 2018/79
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/02/2017
NUMARASI : 2014/666- 2017/187
DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 31/01/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …Sigorta A.Ş’nin ZMM sigortacısı olduğu, davalılardan ….. Ltd. Şti. ‘nin maliki diğer davalı ….’inde sürücüsü bulunduğu …. plaka sayılı aracın; güvenlik şeridinde arızalanarak park etmek zorunda kalan araç sürücüsü davacı ….’e çarpması sonucunda 01/09/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının ağır biçimde yaralandığını ve malul kaldığını, olayda … plaka sayılı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 1.1125-TL maddi tazminatın tüm davalılardan ayrıca davacı …. için 80.000-TL ve davacı eş …. içinde 20.000-TL olmak üzere toplam 100.000-TL manevi tazminatında davalı sigorta şirketi dışında kalan davalılardan olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece; yargılama sırasında maddi tazminata ilişkin talebin davalılardan … Sigorta A.ş ile davacılar arasında düzenlenen 06/02/2012 tarihli ibranameden de anlaşılacağı üzere, konusuz kaldığı gerekçesiyle maddi tazminata ilişkin dava bakımından karar verilmesine yer olmadığına; manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile davacı …. için 50.000-TL davacı … içinde 10.000-TL manevi tazminatın 01/09/2012 tarihinden itibaren davalılardan … ile … .
Davacılar vekilinin 10/05/2014 günlü dilekçesi ile gerekçeli kararın hüküm fıkrasının üçüncü cümlesinde 01/09/2012 tarihinden itibaren denildiği halde cümlenin devamının getirilmediği, faizi ile birlikte ibaresinin maddi hata sonucunda hükme yazılmadığı ileri sürülerek düzeltim istenilmiş, mahkemece; istek uygun görülerek 12/05/2017 günlü maddi hatanın düzeltilmesine ilişkin kararla önceki hükümde 01/09/2012 tarihinden itibaren diye başlayan cümlenin devamına yasal faizi ile birlikte cümlesinin eklenilmesine karar verilmiştir.
28/02/2017 günlü karara ve maddi hatanın düzeltilmesine ilişkin bulunan 12/05/2017 günlü karara karşı davalılardan ….Ltd. Şti.vekili tarafından süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
Davalılardan …Ltd. Şti. Maddi hatanın düzeltilmesine ilişkin karara yönelik istinafına karşı cevap süresi içerisinde davacılar vekili tarafından katılma yolu ile istinaf isteğinde bulunulmuştur.
Davalı ….Ltd. Şti. Vekilinin istinaf nedenleri; dosyaya, oluşa ve %14 maluliyet oranına göre …. bakımından takdir edilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğu ve ağır bedensel zarar bulunmadan davacı eş … için manevi tazminat takdir edilemeyeceği gözetilmeden 10.000-TL manevi tazminat takdir edilmesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğu, ayrıca maddi düzeltim adı altında hüküm fıkrasının değiştirilemeyeceği hususlarına ilişkindir.
Davacıların katılma yolu ile istinaf nedenleri ise; mahkemece, 12/05/2017 tarihinde verilen maddi hatanın düzeltilmesine ilişkin kararın doğru olduğu, eğer doğru olmadığı düşünülür ise faizin hüküm fıkrasına açıkça eklenmemiş olmasının hatalı bulunduğu hususuna yöneliktir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir.
İstinaf edenlerin sıfatına, istinafların kapsam ve nedenine göre; taraflar arasında 01/09/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, kazaya karışan …..plaka sayılı araç sürücüsü davalı ….’in %100 oranında kusurlu olduğu, kaza sonucunda davacının el, kol, kalça, omuz kırıkları oluşacak şekilde yaralandığı %14 oranında malul kaldığı, iyileşme süresinin de 9 ay olduğu konusunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığı gibi maddi tazminata ilişkin olarak yargılama sırasında yapılan ödeme ve ibraname nedeniyle konusuz kaldığı hususunda da bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık davacı … yararına belirlenen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı ve davacı …’in manevi tazminat talep etme hakkı bulunup bulunmadığı ile maddi hatanın düzeltilmesi yolu ile hükmün üçüncü bendinde yazılması unutulan faizin hükme eklenilip eklenemeyeceği konusuna yöneliktir.
1- HMK’nun 304.maddesinin 1.fıkrasında ” Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hakim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir” denmektedir.
Somut olayda; mahkemenin gerekçeli kararı taraflara en son 27/03/2017 tarihinde tebliğ edilmiş, düzeltim ise bundan sonra 12/05/2017 tarihinde yapılmıştır. Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeye göre böyle bir durumda hakim tarafları dinlemeden doğru olsa bile hatayı düzeltemeyeceğinden ve tarafların dinlenmediği de belirgin bulunduğundan yapılan işlem hatalı olup, davalının bu yöne ilişin istinaf itirazlarının kabulü gerekmiştir. Ancak, dava dilekçesi ile açıkça faiz isteğinde bulunulduğuna göre; davacıların bu yöndeki isteklerinin hüküm fıkrasında hiçbir tereddüt oluşturmayacak şekilde karşılanması da gerekli olduğundan, davacıların katılma yolu ile yapmış oldukları istinaf istekleri yerinde olup hükmün bu yönü ile düzeltilmesi gerekmektedir.
2- Olay tarihinde göz önünde tutulması gereken 6098 sayılı TBK’nun 56/1 maddesi hükmüne göre; hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Aynı maddenin 2.fıkrasına göre de; hakim ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verebilir.
Somut olayda, davacı …, eşi ….’ın uğradığı cismani zarardan duyduğu üzüntü nedeniyle manevi tazminat isteğinde bulunmuş; mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilmiştir. …’in eşi olan diğer davacının uğradığı maluliyetin oranı ile maluliyet hiç olmasa bile, dokuz ay gibi uzun bir sürede iyileşebilecek boyuttaki bedensel zararın ağır bir zarar olduğu belirgin bulunduğundan, davacı …’le birlikte davacı eşinin de manevi tazminat istenebileceği ve uygun bir tazminata hükmedilmesi gerektiği konusunda duraksamamak gerekir.
Ancak; hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir.
Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir.
Dava konusu olayda, zararlandırıcı eylemin tarihi, paranın alım gücü, olayın meydana geliş şekli, kusur ve iş göremezlik oranları; davacı ….’de meydana gelen yaralanmanın niteliği, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumu ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; davacılar yararına takdir edilen manevi tazminat miktarları fazladır. Ancak, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden; istinaf edenlerin sıfatı, istinafların kapsam ve nedeni dikkate alındığında kazanılmış haklar ile, ilk derece mahkemesi kararına karşı davalılardan sadece birinin istinaf kanun yoluna başvurmuş olması nedeniyle, istinaf yasa yoluna başvurmayan davalı …. yönünden belirlenen manevi tazminat miktarlarının kesinleştiği harcın da kamu düzenine ilişkin bulunduğu gözetilerek düzeltilmek suretiyle hüküm kurulması gerekmiştir. (HMK.m.353/1-b/2)
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Davalı … Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından yapılan istinaf itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kısmen KABULÜNE ve kısmen REDDİNE,
2-Davacılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenle KABULÜNE,
3-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından peşin olarak yatırılan 993,25-TL nispi, 31.40-TL maktu ve 51,70- TL nispi istinaf karar ve ilam harcının istek halinde istinaf yasa yoluna başvuran davalı … Ltd. Şti.’ye İADESİNE,
4-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı …… tarafından yatırılan 31,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının istek halinde kendisine İADESİNE,
5-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı ….. tarafından yatırılan 31,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının istek halinde kendisine İADESİNE,
6-İstinaf incelemesinin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle, avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
7-İstinaf aşamasında davalı ve davacılar tarafından yapılan giderlerin takdiren üzerlerinde bırakılmasına,
8-İstinaf istemine konu ve başlıkta yazılı İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 28.02.2017 gün ve 2014/666-2017/187 sayılı kararı ile 12.05.2017 günlü MADDİ HATANIN DÜZELTİLMESİNE ilişkin kararının KALDIRILMASINA;
8/1- MADDİ TAZMİNATA İLİŞKİN DAVA konusuz kaldığı için KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
8/2- MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davacı … için 50.000,00 TL (istinaf kanun yoluna başvuran davalı ….l. Tic. Ltd. Şti’nin sorumluluğu 20.000,00 TL ve bu miktara 01/09/2012 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizle sınırlı olmak üzere), Davacı … için 10.000,00- TL (istinaf kanun yoluna başvuran davalı ….. Tic. Ltd. Şti’nin sorumluluğu 5.000,00 TL ve bu miktara 01/09/2012 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizle sınırlı olmak üzere) manevi tazminatın 01/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …n’den ve …Tic. Ltd. Şti’den müştereken ve müteselsilen tahsiline,
Fazlaya dair bu davalılar yönünden manevi tazminat talebinin REDDİNE,
8/3-Alınması gereken 4.098,60 TL harçtan, peşin olarak alınmış olan 345,75 TL ilam harcının düşülmesi ile 3.752,85 TL eksik harcın ( istinaf yasa yoluna başvuran davalı …. Ltd. Şti’nin sorumluluğu 1.707,75-TL ile sınırlı olmak üzere) ….’den ve ….Tic. Ltd. Şti’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye irat kaydına.
8/4-Maddi tazminat yönünden taraflar arasındaki ibraname nazara alınarak, birbirleri lehine yargılama gideri taktirine yer olmadığına, maddi tazminat yönünden yapılan masrafların yapanlar üzerinde bırakılmasına,
Bunun dışında, yaralanmanın derecesi manevi tazminat içinde gerekli bulunduğundan; tamamı davacı tarafça karşılanan; manevi tazminata isabet eden 341,60 TL lik harcın tamamı ile, 9 davetiye gideri, 76,00 TL nin, ATK inceleme ücreti olan 612,75 TL nin toplamı 688,75 TL nin kabul ve ret oranı gereğince 413,25 TL lik kısmının toplamı olan 754,85 TL yargılama giderinin (istinaf kanun yoluna başvuran …Tic. Ltd. Şti’nin sorumluluğu 513,80-TL ile sınırlı olmak üzere) …’den ve … Tic. Ltd. Şti’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, bakiye yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına;
8/5-Maddi tazminat yönünden taraflar arasındaki ibraname nazara alınarak tarafların leh ve alehlerine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
8/6-Manevi tazminat yönünden ise davacı … lehine 5.750,00 TL nispi vekalet ücretinin (istinaf yasa yoluna başvuran davalı …. Al. Tic. Ltd. Şti’nin sorumluluğu 2.400,00-TL ile sınırlı olmak üzere) …’den ve …… Tic. Ltd. Şti’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
8/7- Davacı…..n lehine hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından 1.980,00 TL maktu vekalet ücretinin ….’den ve… Al. Tic. Ltd. Şti’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
8/8-Reddedilen kısımlar yönünden ise davacı ..den 3.600,00 TL nispi vekalet ücreti alınarak …’e ve ….. Ltd. Şti’ne verilmesine,
8/9-Davacı …’den de 1.980,00 TL maktu vekalet ücreti alınarak …’e ve …Tic. Ltd. Şti’ne verilmesine,
8/10-Yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgilisine iadesine,
HMK. m.353/1-b/2 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 361 gereğince, tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 31/01/2018