Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/2436 E. 2019/3822 K. 07.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/2436
KARAR NO : 2019/3822
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/11/2017
NUMARASI : 2017/5838 E. – 2017/5839 K.
DAVANIN KONUSU: Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/11/2019
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; 06/01/2016 kaza tarihinde davacıların murisi … sürücüsü, davalının ZMMS sigortacısı ( 28/12/2015- 28/12/2016) olduğu, … plaka sayılı aracın sürücünün tam kusuru ile yaptığı tek taraflı trafik kazası sonucu davacıların murisinin vefat ettiğini ve davacıların destekten yoksun kaldığını belirterek davacı… için; 41.000-TL , … için; 1.000-TL, … için; 1.000-TL , … için; 1.000-TL , … için; 1.000-TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı taleplerinin poliçe teminatı dışında bulunduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti; başvurunun kısmen kabulü ile … için; 41.000-TL , … için; 1.000-TL, … için; 1.000-TL , … için; 1.000-TL destekten yoksun kalma tazminatının 27/02/2017 temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, … talebinin ise reddine karar vermiştir. İtiraz Hakem Heyeti davalının itirazının reddine karar vermiştir. Davalı vekili davacı …yönünden istinaf yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacı talebinin yeni ZMMS Genel Şartlarına göre poliçe dışında kaldığını, faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu, SGK ödemelerinin araştırılmadığını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 06/01/2016 kaza tarihinde davacıların murisi … sürücüsü, davalının ZMMS sigortacısı ( 28/12/2015- 28/12/2016) olduğu, … plaka sayılı aracın sürücünün tam kusuru ile yaptığı tek taraflı trafik kazası sonucu davacıların murisinin vefat ettiğini ve davacıların destekten yoksun kaldığı anlaşılmıştır. Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkin bulunmaktadır.Dosya arasında bulunan kayıt ve belgeler, tarafların iddia ve savunmaları, itirazları, itirazların kapsamı değerlendirildiğinde; taraflar arasında davalı sigorta şirketi nezdinde başlangıç tarihi 28/12/2015 bitiş tarihi ise; 28/12/2016 olan ZMM sigorta poliçesi ile sigortalı olan…. plaka sayılı aracın sürücüsü bulunan … tam kusuru neticesinde 06/01/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybettiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık bu durumda destekten yoksun kalan eş … üçüncü kişi konumunda olup olmadığı ve desteğin kusurunun kendisine yansıtılıp yansıtılamayacağı, sonucu itibariyle de davacının destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakkı bulunup bulunmadığına ilişkindir.01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları; yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçelerde geçerli olacağından, poliçenin düzenlendiği tarih itibariyle Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının kapsamı tüm taraflarca bilinmektedir. Genel şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepler bakımından sigortacının sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe kapsamında ve sigorta limitleri dahilinde üçüncü kişilerin uğradıkları zararları tazmin etmekte sınırlıdır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 92. maddesinin (a) ve (c) bentleri, Trafik Sigortası Genel Şartları A.1 ve A.3 maddesi, A.5 maddesinin (ç) bendi ve yine A.6 maddesinin (c) ve (d) bentleri birlikte değerlendirildiğinde; bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen ölüm olayına bağlı olarak destekten yoksun kalma halinde, destekten yoksun kalınan zararın ZMM sorumluluk kapsamında olması için ölenin üçüncü kişi olması ve desteğin kusursuz bulunması gerekmektedir.Somut olayda; davacının desteği sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile 06/01/2016 tarihinde yapmış olduğu trafik kazasında öldüğü, trafik kazası tespit tutanağı ve davacı tarafın kabulünde olduğu üzere, kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı sigorta şirketinin sorumluluğu 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre düzenlenen ve başlangıç tarihi 28/12/2015 olan poliçe şartlarına göre belirlenecektir.Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.3 maddesine ve A.5 maddesinin (ç) bendine göre; ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla meydana gelen destek zararları, destekten yoksun kalma teminatı kapsamındadır. Sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında, mutlaka ölen kişinin üçüncü kişi olması gerekir.Bundan ayrı yine genel şartların A.6 maddesi (d) bendinde; destekten yoksun kalan hak sahibinin sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat dışı tutulduğundan; tam kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücü … kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanununda da sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin sigorta teminatı kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı ve kapsama giren teminat türleri arasında sayılmadığına göre; davacının destek tazminatı talep etme hakları olmadığı düşünülmeden “Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 29/05/2017 gün 2016/14573-2017/6035 sayılı kararı” … başvurusunun reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ancak bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; İtiraz Hakem Heyetince … yönünden verilen kararın kaldırılarak, davacı … destekten yoksun kalma tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir(HMK.m.353/1-b/2).
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1- Davalı …A.Ş. vekilince, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 18/10/2017 tarih ve 2017/İ.4060-2017/İHK-4046 sayılı kararına karşı yapılan istinaf talebinin yukarıda gösterilen nedenlerle KABULÜNE, 1/1- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı sigorta şirketi tarafından peşin olarak yatırılan toplam 769-TL nispi istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde davalı sigorta şirketine İADESİNE, 1/2- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,1/3- Davalı sigorta şirketi tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin takdiren kendi üzerinde bırakılmasına,2- Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 18/10/2017 tarih ve 2017/İ.4060-2017/İHK-4046 sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2/1- Davacı … tarafından destekten yoksun kalma tazminatı talebiyle açılan davanın REDDİNE, 2/2- Davacı … tarafından açılan davada davalı sigorta şirketi kendini vekille temsil ettirdiğinden 5684 Sayılı Kanunun 30/17 ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 17/2. maddesi gereğince belirlenen 972-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine, 2/3- Davacı tarafça Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde yapılan yargılama sırasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 2/4- Davalı sigorta şirketince Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde yapılan yargılama sırasında yapılan 675,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; 20/7/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK. m. 361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.07/11/2019