Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/2283 E. 2019/3683 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/2283
KARAR NO : 2019/3683
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/04/2017
NUMARASI : 2014/467 E. – 2017/267 K.
DAVANIN KONUSU: Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/10/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketi nezdinde ZMM sigortalı olan, diğer davalıların da işleteni bulunduğu … plaka sayılı aracın dava dışı sürücü … sevk ve idaresinde iken, vekil edenin babası … yolcu olarak bulunduğu … plaka sayılı traktörle çarpışması sonucunda 10/04/2010 tarihinde meydana geleen trafik kazasında … hayatını kaybettiğini, kazanın oluşumunda sigortalı araç sürücüsü …’nin asli, traktör sürücüsün de tali kusurlu bulunduğunu, vekil edeninin davalı … Sigortaya 22/04/2010 tarihinde yaptığı başvuru sonucunda kendisine ibraname imzalatılarak 1.023,00-TL ödeme yapıldığını, ekonomik olarak zor durumda olan vekil edeninin ibranameyi imzalamak zorunda kaldığının, oysa yapılan ödemenin zararı karşılamadığını ileri sürerek destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkin olarak … Sigorta tarafından yapılan 1.023,00-TL’lik ödeme düşüldükten sonra ve fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 1.000,00-TL maddi tazminatın tüm davalılardan, 50.000,00-TL tazminatının da sigorta şirketi dışında kalan davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş, 13/06/2016 günlü ıslah dilekçesi ile destekten yoksun kalma tazminatının istek miktarının 10.662,82-TL’ye çıkardıklarını açıklamıştır.Davalı … AŞ vekili cevabında özetle; davacının babası …’ün vefatı nedeniyle yaptığı başvuru sonucunda kendisinden 04/10/2010 tarihinde ibraname alınarak 1.023,00-TL ödeme yapılarak hukuki sorumluluğunun sona erdirildiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Davalı … A.Ş vekili cevabında özetle; 10/04/2010 günlü trafik kazasına karışan… plaka sayılı aracın maliki ve işleteninin diğer davalı …. San. Ve tic. Ltd. Şti olduğunu, talebin zamanaşımına uğradığını, kaldı ki kazanın meydana gelmesinde vekil edeni şirketin ve araç sürücüsünün hiç bir kusuru bulunmadığını, asıl kusurlu olanın traktörün çamurluğunda oturarak yolculuk eden destek … olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Davalı … San. ve Tic.Ltd.Şti vekili cevabında özetle; davacının aynı konumda daha önce vekil edeni aleyhine babası … ölümü nedeniyle Sivas Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen ve 2011/563 esasa kaydedilen dava bulunduğunu, söz konusu bu davanın halen derdest olduğunu, dolayısıyla görülmekte olan davanın açılamayacağını ileri sürerek reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece; iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporları, olayla ilgili olarak Sivas 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ceza yargılamasına ilişkin dava dosyası, Sivas 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılan 2011/563 esas sayılı dava dosyası ile tüm dosya kapsamı gözetilerek; kazanın 10/04/2010 tarihinde meydana geldiği, davanın ise TTK nun 66.madde hükmü uyarınca belirlenen ceza zamanışımı süresi dolmadan 14/03/2013 tarihinde açıldığı, ancak davalı … Sigortaya yapılan başvuru sonucunda ibraname alınarak, davacıya ödeme yapıldığının anlaşıldığı, bu durumda KTK nun 111.maddesi gereğince … sigorta yönelik davanın yasal iki yıllık hak düşümü süresi içerisende açılmadığını, dolayısıyla …. Sigortaya yönelik olarak hak düşümü süresinden sonra açılan davanın reddi gerektiği; davalı …. San. ve Tic.Ltd.Şti aleyhine açılan dava bakımından da aynı konuda adı geçen davalı hakkında daha önce Sivas 2. Asliye Hukuk mahkemesinde açılan 2011/563 esas sayılı dava dosyası bulunduğu, HMK’nın 114.maddesi uyarınca dava şartı niteliğinde olan derdestlik durumunun somut olayda gerçekleştiği, ayrıca Sivas 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde maddi ve manevi tazminat talepli olarak açılan davadaki davacı taleplerinin 16/09/2014 gün, 2011/563 esas ve 2010/463 karar sayılı ilamla karşılandığı ve bu kararın 22/12/2014 tarihinde kesinleştiği, 6100 sayılı HMK’nın 114/1-i maddesi gereğince davacının aynı taleplerle ilgili olarak yeniden dava açmasının mümkün bulunmadığı görüşünden hareketle davanın reddine karar verilmiştir.Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri; vekil edeninin … AŞ den herhangi bir destekten yoksun kalma tazminatı almadığını, ibraz edilen belgelerin diğer hak sahiplerine yapılan ödemlerle ilgili bulunduğu halde … Sigortaya yönelik davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu; Sivas 2. Asliye Hukku Mahkemesinde görülen maddi ve manevi tazminat talepli davada, çok düşük miktarlara hükmedildiği, bu durumda mükerrer davadan söz edilemeyeceği, kaldı ki Sivas 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen davada … AŞ’nin ve … Kargo’nun taraf sıfatı almaması nedeniyle, … Sigorta ve … Kargo bakımından daha önce açılan davanın derdest olduğundan söz edilemeyceği göz ardı edildiği, kabule göre de; tüm davalılar bakımından red nedeni ortak olduğu halde, her bir davalı için ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesinin de isabetsiz bulunduğu hususlarına yöneliktir.Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir.İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Görülmekte olan davada; taraflar arasında davalı sigorta şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın karıştığı, 10/04/2010 günlü trafik kazasında kazaya karışan karşı araçta yolcu olarak bulunan ve davacının babası olan … hayatını kaybettiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.1-Davalı sigorta şirketi ile davacı arasındaki uyuşmazlık, meydana gelen kaza nedeniyle davacının sigorta şirketine daha önce başvuruda bulunup bulunmadığı, bulunmuş ise kendisine ibraname karşılığı ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise ödeme tarihinden görülmekte olan davanın açıldığı tarihe kadar KTK nun 111.maddesinde düzenlenen hak düşürücü sürenin geçirilip geçirilmediğine ilişkindir.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, özellikle de; dava dilekçesindeki açıklamalara göre, kazadan sonra davacı tarafından davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu ve kendisine destekten yoksun kalma tazminatı olarak 1.023,00-TL ödeme yapıldığı konusunda herhangi bir duraksama bulunmadığı gibi 1.023,00-TL’nin … Sigorta tarafından davacı … hesabına 04/10/2010 tarihinde havale edildiği anlaşılmaktadır. Görülmekte olan dava 14/03/2013 tarihinde açıldığına göre 2918 sayılı KTK nun 111.maddesinde düzenlenen ve resen gözetilmesi gereken hak düşümü sürenin geçirilmesinden sonra davalı …. Sigorta aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir yanılgı bulunmamaktadır.2-Davalı …. San. Ve tic. Ltd. Şti ile davacı arasındaki temel uyuşmazlık ise; adı geçen davalı aleyhine görülmekte olan davanın açılmasından önce aynı olay ve nedene dayalı olarak açılmış bu davalıya yöneltilerek açılmış bir dava olup olmadığı ve eğer varsa bu durumun varlığının HMK nun 114.maddesinde sayılan ve dava şartlarından olan derdestlik halini oluşturup oluşturamayacağına ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafından aynı olay ve nedenlere dayanarak, davalı …. San. Ve tic. Ltd. Şti aleyhine Sivas Asliye Hukuk Mahkemesinde, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talepli olarak 14/09/2011 tarihinde dava açıldığı ve bu davanın Sivas 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/563 esasına kaydedilğini ve bu dava devam ederken eldeki davanın açıldığı açıktır. Bu durumun HMK nun 114.madde hükmüne göre dava şartı sayılan ve resen dikkate alınması gereken hususun gözetilmesi sonucunda davalı … San. Ve tic. Ltd. Şti’ne yönelik olarak açılan davanın reddine karar verilmesi de doğru olmuştur.3-Davalı … A.Ş’ye yönelik dava bakımından olan değerlendirmeye gelince; KTK nun 85.maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesi, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde motorlu aracı işleteni ve bağlı bulunduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” denilmektedir. Bu durumda; …. Kargo’nun meydana gelen trafik kazası nedeniyle doğan zarardan diğer davalılarla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu belirgindir.Ne var ki somut olayda davacı; eldeki davanın davalılardan olan ve müteselsil sorumlulardan biri bulunan …. San. ve Tic.Ltd.Şti’ne yönelik olarak Sivas 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talepli olarak dava açmış olup bu davada davacının destekten yokun kalmaya ilişkin zararın 2.853,60-TL olduğu belirlenmiş ve davacı da belirlenen bu duruma göre davasını ıslah etmiş ve yapılan yargılama sonucnuda da mahkemece davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmiş ve bu karar temyiz edilmeksizin 23/02/2016 tarihinde eldeki davanın sonuçlandırılmasından önce kesinleşmiştir.Manevi tazminat taleplerinin bölünemezliği ilkesi gereğince; davacı kesinleşen hükme konu yargılama sırasında kaza nedeniyle uğradığı manevi zararın 1.500,00-TL olduğunu belirttiğine ve bu miktarda hüküm altına alındığına göre daha fazla manevi zarara uğradığını ileri sürerek yeni bir dava açamaz. Destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin talebine gelince; her ne kadar Sivas 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılan davada, eldeki davanın davalıları olan … Kargo ve … AŞ taraf sıfatını almamış olmaları nedeniyle, bu davalılar bakımından ortada kesin bir hükmün varlığından söz edilemez ise de; Sivas Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen davada destekten yoksun kalma tazminat bakımından zarar miktarının belirleyen 09/03/2014 günlü aktüer bilirkişi raporu ibraz edildiğinde davacı vekilince rapora herhangi bir itirazda bulunulmaksızın verilen 05/08/2014 havale günlü ıslah dilekçesi ile maddi tazminata ilişkin istek miktarı rapor doğrultusunda 2.853,60-TL’ye çıkartılmıştır.Önceki dava sırasında, davacı oluşan destek zararının 2.853,60-TL olduğuna ilişkin rapora karşı herhangi bir itirazda bulunmadığına ve dolayısıyla hesaplama şeklini ve zarar miktarını kabul ettiğine göre oluşan bu durumdan diğer müteselsil sorumluların da yararlanacağı ve davacının eldeki davada daha fazla zararı olduğunu ileri süremeyeceği, diğer bir ifade ile bu fiilin sonuçlarına katlanması gerektiği açık olduğundan (818 saylı Borçlar Kanununun ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 168.madde hükümleri gereğince) davacı vekilinin bu yöne ilişen istinaf itirazları da yerinde bulunmamaktadır.4-Ayrıca; görülmekte olan davada her bir davalı ayrı ayrı vekillerle temsil edilmiş olduğuna ve açıklandığı şekilde esasen her bir davalı için davanın red nedeni farklı hukuki nedenlere dayandığına göre; mahkemenin her bir davalı yararına ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesinin de bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin tüm istinaf itirazlarının esastan reddi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1- İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/04/2017 gün ve 2014/467esas ve 2017/267 karar sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu hükümleri uyarınca, istinaf yasa yoluna başvuran davacıdan alınması gerekli 44,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcıdan peşin olarak yatırılmış olduğu anlaşılan 31,40-TL’nin düşümü ile kalan 13,00-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,4-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK.m.362/1-a hükmü gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 17/10/2019