Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/2199 E. 2019/774 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/2199
KARAR NO : 2019/774
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/07/2017
NUMARASI : 2015/1077 E.-2017/676 K.
DAVANIN KONUSU: Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/04/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde;05/09/2014 günü sürücü…. idaresindek… plakalı minibüs olan aracın … ili, … ilçesi, … köyü…. Mevkiinde müvekkilinin oğlunun da içinde bulunduğu araçla çarpışması sonucu ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, müvekkillerinin oğlu ….hayatını kaybettiğini, müteveffanın ölümü ile anne ve babası olan davacıların maddi ve manevi olarak desteğinden yoksun kaldığını belirterek davacılar, baba … ile anne … adına her biri için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 50-TL maddi tazminat olmak üzere 100,00-TL maddi tazminatın olay tarihinden itibmaren işletilecek avans faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı cevabında; davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, meydana gelen trafik kazası nedeni ile dava dilekçesinde yer alan taleplerin öncelikle Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Poliçesi tarafından karşılanması gerektiğini, kazaya karışan aracın minibüs olduğu tespit edillmiş olmakla, kazaya karışan aracın şehirlererası taşımacılık yapıyar olması halinde aracın zorunlu taşımacılık poliçesinin tespit edilmesini, aksi takdirde davanın ZTM poliçesi sahibi olmadığından, Güvence Hesabına yöneltilmesini, davacıların talep ettiği belgelendirilmeyen cenaze ve defin giderlerinin zorunlu trafik sigortası teminatı kapsamında bulunmadığını, bu taleplerin reddinin gerektiğini, müvekkili şirketin temerrüdünün söz konusu olmadığını belirterek, haksız ve mesnetsiz davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece; Davanın KABULÜ İle; Davacı anne … için 71.591,00 TL, davacı baba … için 29.808,00 TL maddi tazminatın dava tarihi olan 23/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.Davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.Davalı vekili istinaf dilekçesinde; kazaya karışan aracın minibüs olduğunu bu nedenle Zorunlu Karayolu Taşımacaılık sigorta Poliçesinin bulunup bulunmadığının araştırılmadığını, bu poliçenin bulunması halinde sorumluluklarının olmadığını, desteğin gelirnin yüksek belirlendiğini, destek sürelerinin ve paylarının hatalı hesaplandığını, desteğin emniyet kemeri takmaması nedeniyle müterafik kusurlu olduğunu ve indirim yapılmadığını ve yarıca olayda hatır taşıması bulunduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 05/09/2014 olay tarihinde davacıların desteği Yunus Işık’ın içinde yolcu olarak bulunduğu davalının ZMM sigortacısı (17/12/2013-17/12/2014) olduğu … plaka sayılı aracın sürücüsünün tam kusur ile yaptığı tek taraflı trafik kazasında desteğin yaşamını yitirdiği ve davacıların destekten yoksun kaldıkları anlaşılmıştır.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, kazaya karışan …. plaka sayılı aracın özel araç olduğu, araç maliki ve sürücüsünün davacıların desteği kendi işinde çalıştırmak üzere İstanbul’a götürdüğü bu nedenle ticari araç olmayan ve yolcu taşımacılığında kullanılmayan araç için Zorunlu Karayolu Taşımacılık Sigorta Poliçesinin düzenlenmesi mecburiyetinin bulunmadığı, kaldı ki davalının cevap dilekçesinde bu poliçenin olmadığının kabul edildiği ve Tramer örneğinin dilekçeye eklendiği, bu nedenle bu yönde yeniden araştırma yapılmasına gerek bulunmadığı, bu taşımada sigortalı araç sürücüsünün menfaatinin bulunması nedeniyle hatır taşımasının söz konusu olmadığı, ölen desteğin emniyet kemeri takıp takmadığının kaza tespit tutanağına göre belirlenemediğini, desteğin emniyet kemeri takmadığının davalı tarafından usulüne uygun olarak ispatlanamadığı, yapılan emniyet araştırmasına göre desteğin vasıflı işçi olup kaynakçı işçisi olduğu, aylık gelirinin 2.000,00-TL olarak belirlendiği, bu saptanmanın tanık beyanları ile uyumlu olup desteğin gerçek gelirinin bu şekilde belirlendiği, aktüerya bilirkişi raporunda destek paylarının emsal Yargıtay içtihatlarına göre az belirlendiği, bu durumun davalının lehine olduğu, destek sürelerinin ise doğru hesaplandığı, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmadığı göz önünde tutularak davalı vekilinin istinaf taleplerinin HMK.353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1)2- Alınması gereken 6.926,56-TL harçtan peşin yatırılan 1.732,00-TL nispi karar ilam harcınınn düşümü ile 5.194,56-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-Yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 20/07/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK.m.361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.18/04/2019