Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/2073 E. 2019/1267 K. 20.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/2073
KARAR NO : 2019/1267
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 02/10/2017
NUMARASI : 2017/4800 D.İş- 2017/4800 K.
DAVANIN KONUSU Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/06/2019
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Başvuran vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna verdiği dilekçede özetle; davalı … şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın, kusurlu bir şekilde… plaka sayılı tıra arkadan çarpması sonucunda, 26/05/2007 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, … plaka sayılı sigortalı araçta yolcu olarak bulunan vekil edeninin yaralandığını, Dokuz Eylül Üni.Uygulama ve Araştırma Hastanesinden alınan 21/06/2016 tarihinde alınan rapordan da anlaşılacağı üzere %21,2 oranında maluliyete uğradığın, sigorta şirketine yapılan başvurunun ise talebin zamanaşımına uğradığı belirtilerek reddedildiğini, oysa vekil edeninin yaralanmasına bağlı tedavisinin devam etmekte olduğunu, maluliyetin varlığı ve oranının ancak 21/06/2016 tarihinde öğrenilebildiğini, dolayısıyla talep tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolmamış bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla (belirsiz alacak) 1.000,00-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden işletilecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 17/04/2017 günlü ıslah dilekçesi ile de istek miktarını 60.000,00-TL’ye çıkarttıklarını açıklamıştır.Davalı … şirketi vekili cevabında özetle; 26/05/2007 günlü kazaya karıştığı belirtilen … plaka sayılı aracın, vekil edeni nezdinde trafik sigortalı olduğunu, ancak talebin zamanaşımına uğradığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiş; vekil edeni şirketin sorumluluğu yoluna gidilecek olur ise de, maluliyetin usulüne uygun şekilde belirlenmesi ile birlikte, maluliyetin kazayla illiyetli olup olmadığının ve ayrıca değişen durum olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini ileri sürerek, davaya karşı koymuştur.Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davalı … şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan aracın neden olduğu trafik kazasında araç içinde yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı, yaralanmaya bağlı oluşan maluliyet oranının başvuruya eklenen dayanak rapordan da anlaşılacağı üzere, 21/06/2016 tarihinde öğrenildiği ve sigorta şirketine 22/07/2016 tarihinde başvuruda bulunulduğu, dolayısıyla zamanaşımı süresinin geçirilmemiş olduğu, dayanak maluliyet raporunun da usulüne uygun bir rapor niteliğinde bulunduğu görüşünden hareketle, hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulü ile 60.000,00-TL maluliyet zararının 27/12/2016 tarihinden işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden tahsiline karar verilmiş, davalı … şirketi vekilinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetine itirazı üzerine; itiraz reddedilmiş, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı davalı … şirketi vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.İstinaf nedenleri; kazanın 26/05/2007 tarihinde meydana geldiği gözetildiğinde, görülmekte olan davanın 8 yıllık uzamış ceza zamanaşımı süresinin dolmasından sonra açılması nedeniyle reddi gerektiği, ayrıca dayanak maluliyet raporunda kaza ile illiyet bağı kurulmadığı ve usulüne uygun olarak düzenlenmiş geçerli bir rapor niteliğinde bulunmadığı, kusur yönünden de herhangi bir inceleme yapılmadığı halde, yazılı biçim ve şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu, kabule göre de, vekalet ücretinin doğru şekilde belirlenmediği hususlarına yöneliktir.İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda;Dava, trafik kazasından kaynaklanan maluliyet zararının giderilmesi isteğine ilişkindir.Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ile bir talepte bulunulması halinde zararın kapsamının belirlenmesi açısından malûliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi esaslı unsurdur. Bu belirlemenin ise; Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlardan, çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarih 11/10/2008 tarihinde önce ise Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında ise Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihinden sonra ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak düzenlenmiş raporla belirlenmesi gerekmektedir.Somut olayda, davacı tarafından kişisel başvuru sonucunda temin edilerek başvuru dilekçesine eklenen ve hükme esas alındığı anlaşılan Dokuz Eylül Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesine ait 21/06/2016 gün ve 1595 sayılı Sağlık Kurulu Raporunun kaza tarihi olan 26/05/2007 tarihinde yürürlükte bulunan; “Sosyal Sigorta Sağlık İşleri Tüzüğüne” göre değil kaza tarihinden sonra 3 Ağustos 2013 tarihli ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren ‘Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği” ve 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren; “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranları Tespit İşlemleri Yönetmeliği” ekindeki Meslekte Kazanma Gücü Azalma Oranları Cetvelininin esas alınmasıyla düzenlendiği ve söz konusu raporda, davacıda mevcut maluliyet durum ve oranının 26/05/2007 tarihinde meydana gelen kazayla illiyetli olup olmadığının belirtilmediği, ayrıca dava konusu kaza nedeniyle yaralanan davacının tedavisinin tamamlanıp tamamlanmadığı, değişen ve gelişen durum olup olmadığı, tedavi tamamlanmış ise kalıcı beden gücü kaybının tam olarak ne zaman oluştuğu konularında herhangi bir açıklama içermediği anlaşıldığından, bu raporun yeterli ve geçerli bir rapor niteliğinde bulunmadığı açıktır.Bu durumda hakem heyetince yargılamanın tahkim yargılaması olduğu da gözetilerek Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümlerinden seçilecek uzman doktor heyetinden kaza tarihinde yürürlükte bulunan “Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü” esas alınarak davacıda var olduğu ileri sürülen iş göremezlik durum ve oranının ne olduğu, mevcut arazların 26/05/2007 tarihinde meydana gelen kaza ile illiyet bağının bulunup bulunmadığı, illiyet bağı mevcut ise, dosyada mevcut tedavi evrakları ve varsa diğer tedavi evrakları da getirtilerek, davacının söz konusu trafik kazasına bağlı yaralanmasına ilişkin, tedavisinin sonuçlanıp sonuçlanmadığı, tedavi tamamlanmış ise kalıcı maluliyet durum ve oranının hangi tarihte oluştuğu konularında, detaylı denetime imkan verecek nitelikte rapor alınması ve ondan sonra belirlenecek duruma göre, zamanaşımı hususunun yeniden değerlendirilmesi ile birlikte, gerçek zarar kapsamının tespiti gerekirken, bunun yapılmamış olması HMK.m.353/1-a/6 hükmündeki hali oluşturacağından, davalı vekilinin bu yönlere ilişen istinaf başvurusunun kabulü ile, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılması, kaldırma gerekçesi gözetildiğinde, diğer istinaf itirazlarının bu aşamada değerlendirilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Davalı … vekili yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenle KABULÜ ile; Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 07/09/2017 gün ve 2017/İ.2371-2017/İHK.3376 sayılı kararını HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde işlem, değerlendirme ve yargılama yapılmak üzere Sigorta Tahkim Komisyonuna GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı … şirketi tarafından peşin olarak yatırılan 1.024,65-TL nispi istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE,4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,5-Davalı … şirketi tarafından istinaf aşamasında yapılan diğer giderlerin Sigorta Tahkim Komisyonunca yeniden yapılacak yargılama sonunda verilecek hükümle birlikte değerlendirilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 20/06/2019.