Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/2068 E. 2018/1285 K. 08.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/2068
KARAR NO : 2018/1285
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/07/2017
NUMARASI : 2015/238 2017/822
DAVANIN KONUSU: Tazminat.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/11/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 08/11/2014 tarihinde meydana gelen kazada davacı …’in eşi ve …’nin babası olana …’ın vefat ettiğini, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıklarını meydana gelen kazada … plakalı araca arkadan çarpan davacıların murisinin tam kusurlu olduğunu,murisin İETT’de otobüs şoförü olarak çalıştığını ileri sürerek davacı … için 500,00-TL (ıslah ile 194.351,15-TL), davacı … için 500,00-TL (ıslah ile 73.648,85-TL) destekten yoksun tazminatı ile 100,00 TL cenaze masrafının davalıdan tahsil edilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; …plakalı aracın müvekkili tarafından trafik sigorta poliçesi ile (15/05/2014-15/05/2015) sigortalandığını, sorumluluğun sınırlı olduğunu,ispat yükünün davacıda olduğunu, SGK’dan rücuya tabi ödeme hususunun araştırılması gerektiğini davanın İETT’ye ihbarı gerektiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, alınan bilirkişi raporları, kusur durumu, davacıların yaşları, desteğin yaşı ve gelir durumu, destek süresi gibi hususlar değerlendirilerek davacı … yönünden 194.351,15.-TL, … yönünden 73.648,85.-TL tazminatın olay tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacıların murisinin ölümü ile trafik kazası arasında illiyet bağı bulunmadığını murisin kaza anında alkollü bulunduğunu bu nedenle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, ayrıca avans faizini hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.
İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 08/11/2014 tarihinde meydana gelen kazada davacı …’in eşi ve …’nin babası olana …ın vefat ettiğini, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıklarını meydana gelen kazada … plakalı araca arkadan çarpan davacıların murisinin tam kusurlu olduğu konusunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Her iki aracın ticari araç olması nedeniyle avans faizine hükmedilmesine herhangi bir usulsüzlük bulunmamaktadır.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, kaza ile murisin ölümü arasında illiyet bağı bulunduğunun alınan 3.kişilik bilirkişi heyeti rapor ile belirlenmesine, ,kazadan 2 gün sonra evde uyurken gerçekleşen kazaya bağlı ölüm sonrası vucudunda alkol tespit edilmesine,01.06.2015 tarihinden önce gerçekleşen kazada destekten yoksun kalan davacıların 3.kişi sıfatıyla dava açmış olmalarına ve oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre istinaf, isteminin HMK.353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Usul ve yasaya uygun mahkeme kararına yönelik davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1)
2-Alınması gereken 18.307,08-TL harçtan peşin yatırılan 4.577,00-TL nispi karar ilam harcınınn düşümü ile 13.730,08-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
HMK. m.353/1-b/ hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK.m.361 gereğince, tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 08/11/2018