Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/2003 E. 2019/993 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/2003
KARAR NO : 2019/993
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 09/05/2017
NUMARASI : 2016/38 E.-2017/462 K
DAVANIN KONUSU: Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/05/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … nezdinde trafik sigortalı olan ve diğer davalının da işleteni-sürücüsü bulunduğu …plaka sayılı aracın vekil edeninin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araca tam kusurlu bir şekilde çarpması neticesinde, 08/12/2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, vekil edeninin vücudunda kırık oluşacak şekilde yaralandığını ve %12 oranında maluliyete uğradığını belirterek, fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla(belirsiz alacak) 1.000,00-TL maddi tazminatın tüm davalılardan, 60.000,00-TL manevi tazminatın da davalı …’den tahsiline karar verilmesini istemiş, 07/12/2017 günlü ıslah dilekçesi ile de maddi tazminata ilişkin istek miktarını 167.371,46-TL’ye çıkarttıklarını açıklamış, 06/03/2017 günlü dilekçe ile de, davalı … şirketinin maddi tazminata ilişkin taleplerini karşıladığını, bu nedenle sigorta şirketine yönelik olan davada feragat ettiklerini, bu nedenle diğer davalı …’e yönelik olarak açtıkları maddi tazminat davasında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesini istediklerini bildirmiştir.Davalı … A.Ş.vekili cevabında özetle; davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Davalı … vekili ise cevabında özetle; görev ve zaman aşımı itirazında bulunarak kazanın meydana gelmesinde vekil edeninin kusurlu olmadığını, maluliyetin usulüne uygun şekilde yeniden belirlenmesi gerektiğini ve ayrıca, talep edilen manevi tazminat miktarının da çok fazla bulunduğunu ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporları, ceza yargılamasına ilişkin olarak Sungurlu Asliye Ceza Mahkemesinde görülerek itiraza uğramaksızın kesinleşen 2015/109 esas sayılı dava dosyası ile tüm dosya kapsamı gözetilerek; davanın konusunu oluşturan kazanın oluşumunda, davalı araç sürücüsü …’in tam kusurlu olduğu, davacının kazada vücudunda kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı, %35,2 oranında beden gücü kaybına uğradığı ve iyileşme süresinin de 120 gün bulunduğunu, yargılama sırasında temin edilen 09/01/2017 günlü bilirkişi raporu ile belirlendiği görüşünden hareketle;”1-Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan maddi tazminat davasının davaya konu alacağın davacı tarafından davalı … şirketinden haricen tahsil edildiği ve davacı tarafından bu davalı yönünden davadan feragat edildiğinden HMK.nun 307 ve 311.maddeleri de dikkate alınarak taraflar arasındaki uyuşmazlığın son bulması ve davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,2-Davacı tarafından davalı … aleyhine açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile,45.000,00 TL manevi tazminatın 08/12/2014 olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,Fazlaya ilişkin istemin reddine,” karar verilmiştir.Karara karşı, davalı … vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.İstinaf nedenleri; konusuz kalan maddi tazminat talebi bakımından vekil edeni yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, bunun gözetilmemesinin doğru olmadığı, ayrıca davacının uğramış olduğu maluliyetin belirlenmesi bakımından ATK’dan rapor alınmadan sonuca gidilmesinin de hatalı bulunduğu ve kabule göre de belirlenen manevi tazminat miktarının çok fazla olduğu hususlarına yöneliktir.İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda;Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle davacının geçirmiş olduğu tüm tedavi evraklarının ve yaralanmasıyla ilgili düzenlenen maluliyete ilişkin tüm raporların gözetilmesi sonucunda Ondokuz Mayıs Üni.Adli Tıp Ana Bilim Dalı Öğretim Üyeleri tarafından düzenlendiği anlaşılan 09/01/2017 günlü raporun istinaf yasa yoluna başvuran davalı vekiline usulüne uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen, rapora karşı herhangi bir itirazda bulunulmadığı da dikkate alındığında, hükme esas alınmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davacının maddi tazminata ilişkin taleplerinin yargılama sırasında davalı … şirketince karşılanması nedeniyle, istinaf yasa yoluna başvuran davalı yönünden açılan davada karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulmuş olması gözetildiğinde, davalı tarafın görülmekte olan davanın açılmasına sebebiyet vermediği düşünülemeyeceğinden, davalı … yararına vekalet ücreti takdir edilmemesinde de herhangi bir yanılgı bulunmadığına; kazanın meydana geldiği tarih, kazanın oluş şekli, kusur durumu, davacıda meydana gelen yaralanmanın niteliği, malüliyet oranı,tarafların dosyaya yansıyan sosyo ekonomik durumları dikkate alındığında yaralanma ile sonuçlanan taksirli eylem nedeniyle hüküm altına alınan manevi tazminat miktarının 22/06/1966 gün 7/7sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında açıklanan ilkelere ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4.maddesinde düzenlenen takdir hakkının kullanılmasına ilişkin kurala uygun bulunmasına göre davalı … vekilinin yerinde görülmeyen tüm istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Usûl ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı … vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun, HMK.m. 353/1-b/1 hükmü gereğince ESASTAN REDDİNE,2-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı …’den alınması gereken 3.073,95-TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, istinaf yasa yoluna başvurulurken peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 768,49-TL’nin düşümü ile kalan 2.305,46-TL nispi istinaf karar ve ilam harcının davalı …’den alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 4-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,5-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerlerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK.m.361/1 hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.23/05/2019.