Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/1913 E. 2019/856 K. 09.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1913
KARAR NO : 2019/856
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/05/2017
NUMARASI : 2017/70 E.- 2017/704 K.
DAVANIN KONUSU: Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/05/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan …. plaka sayılı aracın yaya konumunda olan vekil edenine çarpması sonucunda 17/10/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında omuz bölgesinde kırık oluşacak şekilde yaralandığını ve ameliyat olmak zorunda kaldığını ileri sürerek, vekil edeninin kalıcı ve geçici iş göremezlik durumunun tespit edilmesiyle birlikte, fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla 5.000,00-TL maddi tazminatın dava tarihinden işletilecek yasal faizi ile birlikte, davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı vekili cevabında özetle; davaya karıştığı ileri sürülen … plaka sayılı aracın, 30/06/2016-14/12/2017 tarihlerini kapsar biçimde vekil edeni şirket nezdinde trafik sigortalı bulunduğunu, ancak davacının görülmekte olan davayı açmadan önce, sigorta şirketine herhangi bir başvuruda bulunmadığını, bu nedenle davanın öncelikle dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesini istediklerini savunmuştur.Mahkemece; 2918 sayılı KTK’nın 14/04/2016 tarih ve 6704 Sayılı Kanunun 5. maddesi ile değişik 97.maddesi gereğince, dava açılmadan önce sigorta şirketine başvurunun dava şartı haline getirildiği ancak, davacı tarafından dava açılmadan önce sigorta şirketine herhangi bir başvuru yapılmadığı, bu anlamda davacının başvuru şartlarını yerine getirmediği gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince süresi içinde istinaf yoluna başvurulmuştur.Davacı vekilinin istinaf sebepleri; görülmekte olan davada, kaza nedeniyle vekil edeninde oluşan geçici ve kalıcı maluliyet durum ve oranının, öncelikle belirlenmesini istediklerini, bu durumda davanın öncelikle tespit niteliğinde bulunduğunu, bu belirleme olmadan sigorta şirketine yapılacak başvurudan sonuç alınamayacağının belirgin olduğunu, kaldı ki, dava şartı eksikliklerinin her zaman yerine getirilmesi mümkün eksiklikler niteliğinde bulunduğunu; bu nedenle verilen kararda isabet olmadığı hususlarına yöneliktir.Dava; trafik kazası nedeniyle oluşan bedensel zararın giderilmesi isteğine ilişkin bulunmaktadır. 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6704 sayılı Kanunu’nun 5. maddesiyle değişik 97. maddesi ile zarar görenin, dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerektiği düzenlenmiş, aynı değişiklikle sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar görenin dava açabileceği belirtilmiştir.Yapılan değişiklikle, zarar gören hak sahipleri ZMSS sigortacısına karşı artık doğrudan dava açamayacak olup yasa ile özel bir dava şartı getirilmiştir.Olayda, dava tarihi olan 13/01/2017 itibariyle 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesinde yapılan değişiklik yürürlükte olup davacı tarafça dava tarihinden önce davalı sigorta şirketine başvuru yapılmadığı sabittir.Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. HMK’nın 115/2 maddesi uyarınca mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder. Bu amaçla, davacı vekiline yasada öngörülen başvuruya ilişkin eksikliği gidermesi için kesin süre verilmeli, sigorta şirketince 15 gün içinde cevap verilmemesi veya verilen cevabın talebi karşılamaması halinde bu yöndeki dava şartının yerine getirildiği kabul edilerek davanın esasına girilmeli, deliller toplanıp değerlendirilerek ortaya çıkacak sonuca göre bir karar verilmeli; kesin süre içinde başvuruya ilişkin dava şartının yerine getirilmemesi halinde ise bu kez dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmelidir.Mahkemece, yukarıda açıklanan hususlar doğrultusunda davacıya tamamlanabilir dava şartının yerine getirmesi için süre verilmeden, verdiği sürenin sonuçları beklenmeden ve oluşacak duruma göre bir karar verilmesi gerektiği düşünülmeden yasal düzenlemelere yanlış anlam verilmesi sonucunda yazılı biçim ve şekilde davanın reddine karar verilmesi hali, HMK’nın 353/1-a/4 ile HMK’nın 353/1-a/6 hükmü kapsamındaki hali oluşturacağından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararlarının kaldırılması gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun gerekçede açıklanan nedenle KABULÜ ile, istinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 29/05/2017 gün 2017/70E,-2017/704 sayılı kararının HMK.m.353/1-a/4 ve HMK.m.353/1-a/6 hükümleri uyarınca KALDIRILMASINA,2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından ayrı peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 31,40- TL maktu istinaf karar ve ilam harcı ile 85,70-TL istinaf başvuru harcının talep halinde davacıya İADESİNE,4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,5-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan diğer giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,HMK.m.353/1-a/6 ve HMK.m.353/1-a/4 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.09/05/2019.