Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/1860 E. 2019/972 K. 15.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1860
KARAR NO : 2019/972
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/02/2017
NUMARASI : 2014/286 E., 2017/126 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 15/05/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS ve kasko sigorta poliçeleri ile sigortalı bulunan … plakalı aracın 02/12/2011 tarihinde müvekkili adına kayıtlı bulunan 2012 Model … marka … plakalı araca asli ve tam kusurlu olarak çarpması şeklinde trafik kazası meydana geldiğini, kaza neticesinde müvekkilinin aracında değer kaybı oluştuğunu ve tamir sürecinde aracını kullanılamadığını, müvekkili tarafından sigorta eksperinden alınan 18/06/2013 tarihli raporda dava konusu araçta 880,00-TL kazanç kaybı ile 3.120,00-TL değer kaybı meydana geldiğinin belirlendiğini, davalı tarafından bu bedelin karşılanmadığnı, alacağın tahsili amacıyla İstanbu … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın ZMMS ve kasko sigorta poliçeleri ile müvekkili şirket tarafından sigortalandığını, davanın zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığını, değer kaybı ve kazanç kaybına ilişkin taleplerin doğrudan zarar kapsamında olmaması nedeniyle poliçe teminatı kapsamı dışında kaldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; toplanan deliller, dosya kapsamı ve ATK Trafik İhtisas Dairesi’nin 26/04/2016 tarihli yazısı gözönünde bulundurularak, somut olayda, kazanın … Fabrikası’nın sahası içerisinde kalan karayolu sayılmayan yol üzerinde meydana geldiği ve trafik kazası sayılmayacağının ATK raporu ile belirlendiği, davalı sigorta şirketinin 2918 sayılı KTK kapsamı dışında kalan kazadan sorumluluğu bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.Davacı vekilinin istinaf sebepleri; KTK’nın uygulanması için kazanın mutlaka karayolunda meydana gelmesinin gerekmeyip, karayolu ile bağlantısı olan, karayolu sayılan yerlerde meydana gelmesi halinde de kazanın trafik kazası sayılıp KTK hükümlerinin uygulanacağı, kazanın meydana geldiği yerin karayolu ile bağlantısı bulunduğundan zararın teminat kapsamında bulunduğu, davanın karayolu olan veya karayolu ayılan yerler dışında meydana geldiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. Dava, trafik kazası nedeniyle uğranılan zararın tahsili talebiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkin bulunmaktadır. 2918 sayılı KTK’nun 2/2 maddesinde “Bu kanun, Karayollarında uygulanır. Ancak aksine bir hüküm yoksa; a)Karayolu dışındaki alanlarda kamuya açık olanlar ile park, bahçe, park yeri, garaj, yolcu ve eşya terminalı, servis ve akaryakıt istasyonlarında karayolu taşıt trafiği için faydalanılan yerler ile b) Erişme kontrolü karayolunda ve para ödenerek yararlanılan karayollarının kamuya açık kesimlerinde ve belirli bir karayolunun bağlantısını sağlayan deniz, göl ve akarsular üzerinde kamu hizmeti gören araçların, karayolu araçlarına ayrılan kısımlarında da bu kanun hükümleri uygulanır” denilmektedir.Somut olayda, kazanın, … Fabrikasının sahası içerisinde kalan karayolu sayılmayan yol üzerinde meydana geldiği gerekçesiyle davalı sigorta yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Kazaya karışan taraflarca düzenlenen 02/12/2011 tarihli “Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı”nda … Fabrikasından çıkarken meydana geldiği belirtilmiştir. Söz konusu belirleme dikkate alındığında fabrika sahasının kara yoluyla bağlantısının bulunduğu, kara yolunun bir uzantısı olduğu, fabrika sahasına araç giriş ve çıkışının bulunduğu anlaşılmakta olup, kazanın 2918 sayılı KTK.nın 2.maddesi uyarınca kara yolu sayılan fabrika sahasında meydana geldiğinin kabul edilmesi gerekmektedir. Buna göre, Mahkemece davacının zarar talepleri ile ilgili olarak araştırma ve değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken, kazanın karayolu olan ve karayolu sayılan yerlerde meydana gelmediği gerekçesiyle reddine karar verilmesi hatalı olup, HMK 353/1-a/6 maddesi gereğince verilen kararın kaldırılmasına, dosyanın yeniden yargılama yapılması amacıyla Mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, istinaf talebine konu İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/02/2017 tarih ve 2014/286 E., 2017/126 K. sayılı KARARIN KALDIRILMASINA,2- Dosyanın, kaldırma gerekçesi uyarınca işlem yapılmak üzere Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3- Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40-TL maktu istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE,4- Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5- Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin İlk Derece Mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, HMK. m.353/1-a/6 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.15/05/2019