Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/1810 E. 2019/549 K. 21.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1810
KARAR NO : 2019/549
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/05/2017
NUMARASI : 2015/1030 E.-2017/377 K.
DAVANIN KONUSU:Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/03/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; vekil edeninin, zorunlu trafik sigortası bulunmayan … plaka sayılı aracın neden olduğu, 05/08/2009 günlü trafik kazasında yaralanarak %89 oranında beden gücü kaybına uğradığı ve bakıma muhtaç hale geldiğinin, taraflar arasında İstanbul 11.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen 23/05/2013 gün ve 2010/80 E-2013/300 K.sayılı ilamdan da anlaşılacağı üzere kalıcı beden gücü kaybı zararına karşılık olmak kaydıyla 150.000,00-TL tazminata hükmedildiğini, davalı Güvence Hesabının bakıcı gideri nedeniyle uğranılan zarardan da sorumlu olduğunu, ancak bu bakımdan yapılan başvurunun Güvence Hesabına 05/10/2015 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen, sonuç alınamadığını belirterek, fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla 2.500,00-TL bakıcı gideri tazminatının temerrüt tarihi olan 06/10/2015 tarihinden işletilecek avans faizi ile birlikte, davalı Güvence Hesabından tahsiline karar verilmesini istemiş, 11/04/2017 günlü dilekçe ile de istek miktarını 150.000,00-TL’ye çıkarttıklarını açıklamıştır.Davalı Güvence Hesabı vekili cevabında özetle; vekil edeni kurumca dava konusu trafik kazasından kaynaklanan maluliyet zararının davacıya ödendiğini, dolayısıyla başkaca bir sorumluluğunun kalmadığını, bakıcı giderleri ile ilgili talebin dolaylı zarar olması nedeniyle, Güvence Hesabının sorumluluğunda bulunmadığını, bir an için bakıcı giderine ilişkin taleplerin tedavi giderleri kapsamında olduğu ve bu nedenle Güvence Hesabının sorumluluğunda bulunduğu kabul edilse bile, 6111 sayılı yasa ile değişik KTK’nın 98.madde hükmü uyarınca, tedavi giderlerine ilişkin sorumluluğun SGK’ya geçmesi nedeniyle Güvence Hesabının tedavi giderleri kapsamındaki sorumluluğun da sona erdiğini ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporu, İstanbul 11.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/80 esas sayılı dava dosyası ile tüm dosya kapsamı gözetilerek; davacının yaralanması ile sonuçlanan 05/08/2009 günlü trafik kazasının oluşumunda, trafik sigortası bulunmayan … plak asayılı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, davacının kalıcı beden gücü kaybı oranının %89 bulunduğu, maluliyet oranı, niteliği ile 06/04/2017 günlü aralarında nöroloji uzmanı doktor bilirkişinin de bulunduğu heyet raporu da gözetildiğinde, davacının ömür boyu bakıcı ihtiyacının bulunduğunun anlaşıldığı, 6111 sayılı yasa ile değişik KTK’nın 98.maddesindeki tedavi giderleri ile ilgili sorumluluğunun SGK’ya geçtiğine dair düzenlemenin sadece, trafik kazası nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri ile sınırlı olduğu, bu kapsamda olmayan giderler ile bakıcı gideri zararından sigorta şirketlerinin (Güvence Hesabı) sorumluluğunun devam etmekte bulunduğu, kaza sonucu yaralanan ve maluliyete uğrayan bir kişinin bakıma muhtaç durumda olması halinde, meydana gelen zararın zorunlu ve gerekli bir gider niteliğinde olması nedeniyle, tedavi giderleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiği; 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren trafik sigortası genel şartlarındaki değişikliklerin ise dava konusu kazadan sonra yürürlüğe girmesi nedeniyle somut olaya uygulanamayacağı, dolayısıyla bakıcı gideri zararından Güvence Hesabının sorumlu olduğu, her ne kadar hesap bilirkişisi raporu ile bu zararın toplam 638.919,00-TL olduğu belirlenmiş ise de kaza tarihi itibariyle geçerli olan tedavi gideri limitinin 150.000,00-TL olması nedeniyle, Güvence Hesabının ancak bu miktarla sorumlu tutulabileceği, kazaya karışan ve davacının yaralanmasına neden olan aracın kamyon olması ve ticari kullanıma sahip bulunması nedeniyle, avans faizine hükmedilebileceği, davacının Güvence Hesabına başvurusunun 05/10/2015 tarihinde kuruma ulaştığı dikkate alındığını, KTK’nın 99.maddesi uyarınca, temerrüt halinin 16/10/2015 tarihinde oluştuğu görüşünden hareketle; davanın kabulü ile tedavi giderleri kapsamında 150.000,00-TL bakıcı gideri tazminatının 16/10/2015 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Karara karşı, davalı Güvence Hesabı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.İstinaf nedenleri; bakıcı giderleri zararları bakımından Güvence Hesabının sorumluluğu olmadığı halde, yazılı biçim ve şekilde davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu ve kabule göre de avans faizine hükmedilmesinin de usulsüz bulunduğu hususlarına yöneliktir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan bakıcı gideri zararının tahsili isteğine ilişkindir.İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenlerine, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere,mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle konusunda uzman olan bilirkişiler tarafından düzenlendiği anlaşılan 06/04/2017 günlü bilirkişi raporundaki belirleme ve değerlendirmelerin dosyaya, oluşa uygun, denetlenebilir gerekçeler içermesi karşısında hükme esas alınmasında, usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığına, davacının yaralanarak %89 oranında kalıcı sakatlığa uğradığı taraflar arasında görülen ve itiraza uğramayan İstanbul 11.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/80 esas sayılı dava dosyasında belirlenmiş olmasına, görülmekte olan dava sırasında temin edilen bilirkişi heyet raporundan da anlaşılacağı üzere, davacının ömür boyu bakıcı ihtiyacı olduğunun belirlenmiş bulunmasına, kalıcı beden gücü kaybı nedeniyle oluşan bakıcı gideri zararının tedavi gideri zararı kapsamında bir zarar olup, 6111 sayılı yasa ile değişik KTK’nun 98 madde hükümleri gözetildiğinde, SGK sorumluluğuna geçen tedavi giderleri kapsamında olmadığının açık bulunmasına ve Güvence Hesabının sorumluluğuna gidilmesine neden olan…plaka sayılı sigortasız aracın ticari kullanıma sahip kamyon olduğu gözetildiğinde belirlenen tazminata avans faizi uygulanmasında da herhangi bir yanılgı bulunmadığına göre, davalı Güvence Hesabı vekilinin tüm istinaf itirazlarının esastan reddi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Usûl ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı Güvence Hesabı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,2-İstinaf yasa yoluna başvuran davalıdan alınması gereken 10.246,50-TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafından istinaf yasa yoluna başvurulurken peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 31,40-TL maktu ve 2.530,23-TL nispi harcın düşümü ile kalan 7.684,87-TL istinaf karar ve ilam harcının davalı Güvence Hesabından alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,4-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK.m.361/1 hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.21/03/2019.