Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/1794 E. 2019/303 K. 14.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1794
KARAR NO : 2019/303
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/05/2017
NUMARASI : 2016/805 E. – 2017/487 K.
DAVANIN KONUSU : Rücuen Tazminat.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/02/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili Şirket ile sigortalı …arasında kasko sigorta sözleşmesi akdedildiğini, …n … plakalı aracına meydana gelebilecek rizikolar müvekkili Şirket tarafından sigorta himayesine alındığını, 27.12.2015 günü …sevk ve idaresindeki… plakalı araç sürücü … idaresindeki …plakalı araç ile çarpıştığını, araçta maddi hasar oluştuğunu, kaza sonucunda davalı sigortalının sürücüsüne % 75 kusur izafesi yapıldığını, kaza sonucunda meydana gelen hasar nedeni ile davacı Şirket tarafından sigortalısına 41.700-TL ödeme yapıldığını, kusur oranına göre, davalılara 31.275-TL üzerinden rücu hakkı doğduğunu, diğer davalının ise kazaya neden olan … plakalı aracın işleteni olup, meydana gelen hasarda KTK nun madde 85 gereği sorumlu olduğundan, sigorta tazminatı olarak ödenen 31.275-TL nin davalılardan … Sigorta A.Ş. den poliçede belirtilen sorumluluk limitleri dahilinde olmak üzere tahsiline, diğer davalıdan tazminat tutarının tahsiline, ödeme tarihinden itibaren en yüksek oranda avans faizi işletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekili cevap dilekçesi ile; Resmi gazetede yayınlanan 26.04.2016 yayın ve yürürlük tarihi olan 6704 sayılı yasa ile Karayolları Trafik Kanununun 97.maddesi değiştirildiği, buna göre zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içerisinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerektiği, sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabı talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde zarar gören dava açabileceği düzenlenmiş olup, ilgili kanun değişikliği gereği, davacının uyuşmazlığın çözümlenmesi için gerekli belgelerle birlikte müvekkil Şirkete başvurması gerektiği, ancak gerekli başvurunun yapılmaması nedeni ile dava şartı yerine getirilmediğinden, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; 2918 sayılı kanunun 14/04/2016 tarih ve 6704 Sayılı Kanunun 5. maddesi ile değişik 97.maddesi gereğince, dava açılmadan önce sigorta şirketine başvurunun dava şartı olduğu, davacı tarafından dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuru yapılmadığı, bu anlamda davacının başvuru şartlarını yerine getirmediği gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince süresi içinde istinaf yoluna başvurulmuştur. Davacı vekilinin istinaf sebepleri; sigortaya başvurunun dava şartı olarak kabul edilmesi halinde bunun tamamlanabilir bir dava şartı olduğu, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi nedeniyle reddine karar verilmesinin hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. Dava; trafik kazası nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkin bulunmaktadır. 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6704 sayılı Kanunu’nun 5. maddesiyle değişik 97. maddesi ile zarar görenin, dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerektiği düzenlenmiş, aynı değişiklikle sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar görenin dava açabileceği belirtilmiştir. Yapılan değişiklikle, zarar gören hak sahipleri ZMSS sigortacısına karşı artık doğrudan dava açamayacak olup yasa ile özel bir dava şartı getirilmiştir.Olayda, dava tarihi olan 29/07/2016 itibariyle 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesinde yapılan değişiklik yürürlükte olup davacı tarafça dava tarihinden önce davalı sigorta şirketine başvuru yapılmadığı sabittir. Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. HMK’nın 115/2 maddesi uyarınca mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder. Mahkemece, dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuru yapılmadığı kabul edilmiş ise de; davacı vekiline davalı sigorta şirketine eksik olduğu belirtilen bilgi ve belgeleri sunup başvurmak suretiyle bu eksikliği gidermesi için kesin süre verilmeli, sigorta şirketince 15 gün içinde cevap verilmemesi veya verilen cevabın talebi karşılamaması halinde bu yöndeki dava şartının yerine getirildiği kabul edilerek davanın esasına girip deliller toplanıp değerlendirilerek ortaya çıkacak sonuca göre bir karar verilmeli, kesin süre içinde başvuruya ilişkin dava şartının yerine getirilmemesi halinde ise bu kez dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmelidir.HMK’nın 115/2. maddesine aykırı şekilde tamamlanabilecek nitelikteki dava şartının tamamlanması için davacıya kesin süre verilmeksizin, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır.İlk derece mahkemesince, davalı sigorta şirketine karşı açılan dava yönünden tamamlanabilecek dava şartının yerine getirilmesi için davacı tarafa kesin süre verilmeksizin karar verilmesi nedeniyle, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a/6 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın gereği için Mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile, İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/05/2017 tarih ve 2016/805 E.-2017/487 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2- HMK’nın 353/1-a/6 maddesi gereğince, yukarıda açıklandığı şekilde işlem yapılması ve sonrasında oluşacak duruma göre karar verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3- Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40-TL karar ve ilam harcının istek halinde davacıya iadesine,
4- Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
5- İstinaf yargılaması sırasında dosya üzerinden karar verilmiş olmakla vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a/6 maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.14/02/2019