Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/1788 E. 2019/598 K. 28.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1788
KARAR NO : 2019/598
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/05/2017
NUMARASI : 2015/630 E. – 2017/431 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/03/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; 10/10/2008 olay tarihinde davacının sürücüsü olduğu … plaka sayılı motosiklete davalı …’nın sürücüsü, davalı … maliki, davalı … AŞ.nin ise ZMM Sigortacısı olduğu … plaka sayılı aracın çarpması sonucu davacının yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000,00-TL geçici ve sürekli iş göremezlik maddi tazminatı (ıslah ile sigorta şirketi yönünden 65.312,00-TL, diğer davalılar yönünden ise 180.098,05-TL) ile 50.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren sigorta şirketi yönünden ticari faiz ile diğer davalılar yönünden ise yasal faiz ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.Davalı … AŞ.cevabında; dava tarihinden önce davacıya 59.688,00-TL maddi tazminat ödendiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.Diğer davalılar cevabında; davanın reddini talep etmişlerdir.Mahkemece; davanın kabulü ile 180.098,05-TL maddi tazminatın olay tarihi olan 10/10/2008 gününden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı … AŞ.nin tazminatın 65.312,00-TL kısmından ve 31/08/2009 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte sorumlu olması kaydıyla birlikte) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,50.000,00-TL manevi tazminatın ise olay tarihi olan 10/10/2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine karar vermiştir.Davalılar … ve … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.Davalı … ve … vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece HMK.186 maddesi uyarınca sözlü yargılama için gün tayin edilmediğini, davanın zaman aşımına uğradığını, ıslah taleplerinin zaman aşımı süresinden sonra yapıldığını, kusur durumunun araştırılmadığını, davacının kazanç durumunun tespit edilmediğini, SGK tarafından davacıya ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılıp belirlenmediğini, manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 10/10/2008 olay tarihinde davacının sürücüsü olduğu … plaka sayılı motosiklete davalı …’nın sürücüsü, davalı … maliki, davalı … AŞ.nin ise ZMM Sigortacısı olduğu … plaka sayılı aracın çarpması sonucu davacının yaralandığı anlaşılmıştır.Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin bulunmaktadır.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesine göre, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Dava konusu olayda, kazanın meydana geldiği tarih, kusur durumu, davacıda meydana gelen yaralanmanın niteliği, davacının yaşı, tarafların, dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü, manevi tazminatın bir sebepsiz zenginleşme aracı olmaması ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; Mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarı fazladır. Davacının maluliyetinin Sağlık Bakanlığı Batman Devlet Hastanesinin 20/01/2014 tarihli engelli Sağlık Kurulu Rapor ile %19 oranında olduğunun belirlendiği, yargılama sırasında alınan ATK 3.İhtisas Dairesinin 30/12/2016 raporunda ise maluliyetinin %37 oranında olduğunun belirlendiği bu durumda davacının maluliyet oranında değişen ve gelişen durum olup davacı tarafından zararın ATK 3.İhtisas Dairesinin 30/12/2016 tarihli raporu ile öğrenildiği ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 109.maddesi uyarınca 2 ve 10 yıllık zaman aşımı sürelerinin dava ve ıslah tarihi itibariyle dolmadığı, davalının gelirinin asgari ücret olarak belirlenip hesaplanmasının davalılar yararına olduğu, davalıların aktüerya bilirkişine itiraz dilekçelerinde SGK tarafında davacıya yapılan iş göremezlik ödemelerin mahsubu gerektiği yönünden itirazlarının bulunmadığı, bu durumda ilk derece mahkemelerinde ileri sürülmeyen durumların istinaf aşamasında ileri sürülemeyeceği,Davanın karara bağlandığı 17/05/2017 tarihli duruşmada taraflara sözlü beyanları süre verildiği, davalılar vekilinin HMK.186 maddesi uyarınca sözlü beyanları için süre talep etmediği aksine sözlü beyanda bulunduğu, bu haliyle HMK.186/1 maddesi uyarınca davalıların sözlü beyanda bulunma haklarını kullandıkları, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalılar …ve … vekilinin bu yönlere ilişkin istinaf taleplerinin reddine, manevi tazminata yönelik istinaf taleplerinin ise yukarıda açıklanan nedenlerle kabulüne, Ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın HMK.353/1-b/2 maddesi uyarınca kaldırılarak esastan hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davalılar … ve … vekilinin istinaf başvurusunun manevi tazminat yönünden kabulü ile kararın HMK 353/1-b/2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2- Davalılar tarafından yatırılan 3.929,50-TL harcın istek halinde davalılara iadesine, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-Yasa yoluna başvuran davalılar tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,5- İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/05/2017 tarih ve 2015/630 E., 2017/431 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 6-Davanın kısmen kabulü ile,6/1- 180.098,05 TL maddi tazminatın, olay tarihi olan 10/10/2008 gününden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı Eureko sigorta aş nin tazminatın 65.312,00 TL lik kısmından ve 31/08/2009 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olması kaydı ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 6/2- 40.000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 10/10/2008 tarihinden itibaren işleyecek yıllık yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan tahsili ile davacıya verilmesine, 6/3-Alınan 785,90 TL peşin harçtan, alınması gereken 15.034,89 TL harcın mahsubu ile bakiye 14.248,99 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 6/4-Davacı tarafça yapılan başvuru harcının tamamı ve diğer harç, bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 2.085,25 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine;6/5-Maddi Tazminat davası nedeni ile; yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 16.755,90 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine;6/6-Manevi Tazminat davası nedeni ile; yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 4.750,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine;6/7-Reddedilen manevi tazminat yönünden 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6/8-Gider avansından kullanılmayan kısmının, hükmün kesinleşmesinden sonra ilgili tarafa iadesine; Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK.m.361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.28/03/2019