Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/1610 E. 2019/334 K. 21.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R
DOSYA NO: 2017/1610
KARAR NO : 2019/334
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/07/2017
NUMARASI : 2015/699 E., 2017/500 K.
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasından Kaynaklanan Maddi ve Manevi Tazminat.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/02/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; davalılardan …. şirketi nezdinde trafik sigortalı olan, davalılardan … sürücüsü, diğer davalı …. maliki bulunduğu, … plaka sayılı aracın, kusurlu bir şekilde çarpması sonucunda 22/03/2015 tarihinde yaya konumunda bulunan vekil edenine çarpması sonucunda gerçekleşen trafik kazasında, vekil edeninin ağır biçimde yaralandığını, maluliyetin bulunup bulunmadığının tespitinin gerektiğini ve kaza tarihinde 1.700,00-TL ücretle çalıştığını ileri sürerek, fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla 5.000,00-TL maddi tazminatın tüm davalılardan, dava tarihinden işletilecek avans faizi ile birlikte, müştereken ve müteselsilen; 15.000,00-TL manevi tazminatın da kaza tarihinden işletilecek avans faizi ile birlikte davalı gerçek kişilerden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiş; birleşen dava dilekçesinde de özetle, asıl davanın konusunu oluşturan kazaya neden olan aracın, zorunlu mali sorumluluk sigortasının olmadığının belirlediklerini, bu durumda zarardan Güvence Hesabının sorumlu olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, maddi tazminata ilişkin taleplerini Güvence Hesabına da yönelttiklerini belirtmiş, 05/05/2017 günlü ıslah dilekçesi ile de maddi tazminata ilişkin istek miktarını 5.244,67-TL’ye çıkarttıklarını açıklamıştır. Birleşen davanın davalısı Güvence Hesabının vekili ve asıl davanın davalılarından ….şirketi vekili ayrı ayrı verdikleri cevaplarında özetle; davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.Davalı gerçek kişiler ise, yargılama oturumlarına katılmamış ve cevap sunmamışlardır. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı gözetilerek, davanın konusunu oluşturan trafik kazasına karışan aracın, zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesinni bulunmadığı, bu nedenle Güvence Hesabının oluşan maddi zarardan sorumlu olduğu, kazanın meydana gelmesinde davalı araç sürücüsü ile davacının eşit oranda kusurlu bulundukları, dosya kapsamında temin edilen ATK 3.Adli Tıp İhtisas Kurulundan alınan rapordan da anlaşılacağı üzere davacının 22/03/2015 tarihinde geçirmiş olduğu, trafik kazasına bağlı yaralanmasının maluliyet oluşturmadığı, ancak iyileşme süresinin 9 ay olduğu benimsenmek suretiyle hükme esas alınan hesap bilirkişisi raporu doğrultusunda; Davacının davalı gerçek kişilere yönelik olarak açtığı, maddi tazminat davasının kabulü ile ¨5.244,67 maddi tazminatın davalı … ve …. müştereken tahsili ile davacıya ödenmesine, hükmedilen maddi tazminata davalılar …. ve … yönünden olay tarihi olan 22/03/2015 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine,” Güvence Hesabına yönelik olan birleşen davanın da kabulü ile ¨5.244,67 maddi tazminatın davalı Güvence Hesabın’dan tahsili ile davacıya verilmesine, davalı Güvence Hesabı yönünden dava tarihi olan 15/12/2015 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine( Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/699 esas sayılı dosyasında verilen hüküm ile tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla)” Davalı …. şirketine yönelik davanın reddine, Davacının yaralanması nedeniyle duymuş olduğu üzüntü, elem ve acının bir nebze olsun hafifletilmesi amacıyla, tarafların mali, sosyal ve ekonomik durumları, kazanın meydana gelmesinde, davalı sürücü ve davalının kusur oranları, dikkate alınarak sebepsiz zenginleşmeye de sebebiyet vermeyecek şekilde; Davacıların davalı gerçek kişiler aleyhine açtığı manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile ¨13.000,00 manevi tazminatın olay tarihi olan 22/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ile … müştereken müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine” karar verilmiştir. Karara karşı, davalı gerçek kişiler birlikte istinaf yasa yoluna başvurmuşlardır. İstinaf nedenleri; kazanın oluşumunda %50 oranında davacının kusurlu olduğunun belirlenmesine rağmen, bu kadar yüksek tazminat miktarı belirlenmesinin haklı olmadığı ve zaten ödeme güçlerinin de bulunmadığı hususlarına yöneliktir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir. İstinaf edenlerin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığına, dosya kapsamına, oluşa uygun denetlenebilir gerekçeler içeren ve konusunda uzman bilirkişiler tarafından düzenlendiği anlaşılan ve istinaf yasa yoluna başvuran davalıların yargılama sırasında herhangi bir itirazına uğramayan, 01/04/2016 günlü kusur bilirkişisi raporu ile ATK 3.İhtisas Dairesince düzenlenen 02/11/2016 günlü rapor ile asgari ücret üzerinden davacının geçici iş göremezlik dönem zararına ilişkin bulunan 02/05/2017 günlü aktüer raporun maddi tazminat bakımından hükme esas alınmasında da herhangi bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalıların bu yönlere ilişen istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalıların manevi tazminat miktarının fazla olduğuna yönelik istinaf itirazlarına gelince; olay tarihi itibariyle göz önünde tutulması gereken 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56.maddesi hükmüne göre; hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verebilir ve takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir.Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir.Dava konusu olayda, zararlandırıcı eylemin tarihi, olayın meydana geliş şekli, kusurun eşit oluşu, davacıda meydana gelen yaralanmanın kalıcı beden gücü kaybına neden oluşturmayacak nitelikte bulunuşu ve tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumu ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; davacı yararına takdir edilen manevi tazminat miktarları bir miktar fazladır. Ancak, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden; istinaf konusu yapılmayan ve kazanılmış hak oluşturan hususlar ve ret edilen istinaf itirazları ile harcın kamu düzenine ilişkin oluşu da gözetilerek; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve düzeltilmek suretiyle yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerekmiştir. (HMK.m.353/1-b/2).
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Yukarıda başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararına karşı davalılar … ve … tarafından birlikte yapılan istinaf başvurusunun yukarıda (2) sayılı bentte açıklanan açıklanan nedenlerle KABULÜNE; davalıların öteki istinaf itirazlarının ise, yukarıda (1) sayılı bette gösterilen nedenlerle REDDİNE,2-İstinaf yasa yoluna başvuran davalılar tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 85,70-TL başvurma harcı ile 311,00-TL nispi istinaf karar ve ilam harcının talep halinde davalılar …. ve …İADESİNE, 3-İstinaf aşamasında istinaf yasa yoluna başvuran davalılar tarafından yapılan diğer giderlerin takdiren üzerlerinde bırakılmasına, 4-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,5-İstinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan Bakırköy 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/07/2017 gün ve 2015/699 – 2017/500 sayılı kararının KALDIRILMASINA,5/1-Eldeki dava dosyası olan Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/699 esas sayılı dosyası açısından;a)Davacının davasının kısmen kabulüne, davacı için 5.244,67-TL maddi tazminatın davalı … ve …. müştereken tahsili ile davacıya ödenmesine, hükmedilen maddi tazminata davalılar … ve … yönünden olay tarihi olan 22/03/2015 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine,b)Davacı için 10.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 22/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ile … müştereken müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,c)Davacının davalı …. Şirketi’ne karşı açmış olduğu davasının feragat nedeniyle reddine, 5/2-Eldeki dava dosyasıyla birleşen Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1130 esas sayılı dosyası açısından;a)Davacının davasının kabulüne, ¨5.244,67 maddi tazminatın davalı Güvence Hesabın’dan tahsili ile davacıya verilmesine, davalı Güvence Hesabı yönünden dava tarihi olan 15/12/2015 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine( Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/699 esas sayılı dosyasında verilen hüküm ile tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla)5/3-Asıl davada;a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 1.041,36-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 68,31-TL harç ile 31,40-TL ıslah harcının mahsubuna, bakiye 941,65-TL harcın davalılar …. ve …. müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye GELİR KAYDINA, b)Davacı tarafından peşin yatırılan 27,70-TL başvurma harcı, 68,31-TL peşin harç ile 31,40-TL ıslah harcının davalılar …. ve …. alınarak davacıya VERİLMESİNE,c) Maddi tazminat talebinin kabulü yönünden yargılamada vekille temsil edildiği anlaşılan davacı yararına ilk derece mahkemesince verilen karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca belirlenen (istinaf yasa yoluna başvuran davalıların kazanılmış haklarının aleyhe bozma yasağı nedeniyle korunması gerektiğinden) 1.980,00-TL vekalet ücretinin davalılar …. ve …. alınarak davacıya VERİLMESİNE,d)Manevi tazminat talebinin kabulü yönünden yargılamada vekille temsil edildiği anlaşılan davacı yararına ilk derece mahkemesince verilen karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca belirlenen (istinaf yasa yoluna başvuran davalıların kazanılmış haklarının aleyhe bozma yasağı uyarınca korunması gerektiğinden) 1.980,00-TL vekalet ücretinin davalılar …. ve …. alınarak davacıya VERİLMESİNE,e)Davanın … Şirketi yönünden red miktarı dikkate alınarak ilk derece mahkemesince verilen karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca belirlenen ( bu yöne ilişen ve ilgilileri tarafından yapılmış bir bir istinaf başvurusu olmadığından) 1.980,00_TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ….Şirketi’ne VERİLMESİNE,5/4-Birleşen davada;a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 358,26-TL ilam ve karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 27,70-TL harcın mahsubuna, bakiye 330,56-TL harcın davalı Güvence Hesabı’ndan alınarak hazineye GELİR KAYDINA, B) İlk derece Mahkemesince verilen karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca belirlenen( bu yöne ilişen ve ilgilileri tarafından yapılmış bir bir istinaf başvurusu olmadığından) 1.980,00-TL vekalet ücretinin davalı Güvence Hesabı’ndan alınarak davacıya VERİLMESİNE,5/5-Davacı tarafından …. şirketi yönünden yapılan masraflar ayrı tutulmak asıl ve birleşen dava için yapılan 380,00-TL tebligat, 163,90-TL müzekkere ve 1.050,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.213,90-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret miktarı dikkate alınarak takdiren 914,06-TL’sinin davalılar …., … ve Güvence Hesabı’ndan alınarak (davalı …. ve …bu miktarın tamamından, davalı Güvence Hesabı bu miktarın 314,47- TL’sinden sorumlu olmak üzere) davacıya VERİLMESİNE, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,5/6) Gider avansından artan olur ise talep halinde ilgilisine İADESİNE, HMK.m.353/1-b/2 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK.m.362/1-a gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.21/02/2019