Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/1401 E. 2018/1626 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1393
KARAR NO : 2018/1624
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 28/04/2017
NUMARASI : 2017/1922 D.İş-2017/1922 K.
DAVANIN KONUSU: Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 27/12/2018
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Başvuran vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna verdiği dilekçede özetle; davalı sigorta şirketi nezdinde Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Poliçesi ile sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın 29/06/2016 tarihinde karıştığı trafik kazasında, sigortalı araç içinde yolcu olarak bulunan ve vekil edeninin eşi olan …’ın hayatını kaybettiğini, davalı sigorta şirketine yapılan başvurudan ise sonuç alınamadığını belirterek, fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla 5.500,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden işletilecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiş, daha sonra verdiği bedel arttırım dilekçesi ile istek miktarını 60.593,46-TL’ye çıkarttıklarını açıklamıştır.
Davalı sigorta şirketi vekili cevabında özetle; dava konusu kazanın Bursa ilinden Orhaneli ilçesine seyir sırasında okul gezisi esnasında yani, şehir içi taşımacılığı yapıldığı sırada meydana geldiğini, ücretli bir taşımacılık faaliyeti bulunmadığını, bu durumda talebin Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca teminat dışı bulunduğunu, avans faizi isteğinin de isabetsiz olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince iddia, savunma ve toplanan deliller değerlendirilerek, davacının eşi olan destek …’ın sigortalı …plaka sayılı aracın Denizli’den Acıpayam ilçesine yolcu taşınması sırasında meydana gelen kazada hayatını kaybettiği, Denizli Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı Denetim ve Toplu Taşıma Şube Müdürlüğünden temin edilen ticari yolcu taşımacılığı belgesinde sigortalı aracın güzergahının Dudurga-Gümüş-Yazır-Kumavşarı-Acıpayam olarak belirtildiği, bu durumda yapılan taşımanın şehir içi bir taşıma olduğu ve teminat dışı bulunduğu görüşünden hareketle, talebin reddine karar verilmiştir.
Uyuşmazlık hakem heyeti kararına karşı davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetine itiraz etmiş ve itiraz hakem heyetince, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre; bu sigorta ile sigortacının poliçede belirtilen motorlu taşıtta seyahat eden yolcuların, duraklamalar da dahil olmak üzere, kalkış noktasından varış noktasına kadar geçecek süre içerisinde meydana gelecek bir kaza sonucu bedeni bir zarara uğraması halinde sigortalının 4925 sayılı KTK’dan doğan sorumluluğunu poliçede yazılı sigorta tutarlarına kadar temin edeceğini düzenlediğini, somut olayda kazanın Denizli-Antalya karayolu üzerinde meydana geldiğini ve desteğin içinde yolcu olarak bulunduğu aracın davalı sigorta şirketi nezdinde zorunlu taşımacılık sigorta poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, genel şartların A.1maddesinde taşımanın teminat altında olabilmesi için aynı il içinde bir taşıma olup olmama hususunun belirtilmediği, bu sebeple meydana gelen zararın poliçenin teminatı kapsamında olduğu görüşünden hareketle, başvuran vekilinin itirazının kabulüne, uyuşmazlık hakem heyeti kararının kaldırılmasına ve itiraz sonrasında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda başvurunun kabûlüne, 60.593,46-TL destekten yoksun kalma tazminatının 28/08/2016 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacı …’a ödenmesine karar verilmiştir.
İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı davalı sigorta şirketi vekili tarafından süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri; kazanın şehir içi taşımacılık yapıldığı sırada meydana gelmesi nedeniyle talebin teminat dışı olduğu, haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemleri bakımından avans faizine hükmedilemeyeceği ve kabûlü göre de davacı taraf lehine takdir edilen vekâlet ücretinin de hatalı bulunduğu hususlarına yöneliktir.
Davalı sigorta şirketi vekili tarafından, davanın konusunu oluşturan kazanın şehir içi taşımacılık sırasında meydana gelmesi nedeniyle başvuranların taleplerinin teminat dışı olduğu ileri sürülmekte ise de; dosya kapsamına göre desteğin içinde yolcu olarak bulunduğu, davalı sigorta şirketi nezdinde Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Poliçesi ile sigortalı bulunan … plâka sayılı aracın Denizli-Antalya Devlet Karayolu üzerinde Denizli İstikametine seyri sırasında yolcu taşımacılığı yaptığı esnada meydana geldiği anlaşılmaktadır. Bu durumda kazanın taşımacılık faaliyeti yapılırken meydana geldiği ve kaza sırasında sigortalı araç içinde yolcu konumunda bulunan destek …’ın hayatını kaybettiği, destekten yoksun kalmaya ilişkin tazminat talebinin poliçenin teminatı kapsamında olduğu konusunda duraksama bulunmadığına göre; davalı sigorta şirketi vekilinin bu yönü amaçlayan istinaf itirazı yerinde değildir.
Somut olayda davalı sigorta şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan ve davacıların desteğinin hayatını kaybetmesine neden olan aracın taşımacılık yapan ticari nitelikteki minibüs olduğu anlaşılması nedeniyle İtiraz Hakem Heyetince belirlenen maddi tazminata ticari faiz uygulaması yapılmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 30/17.maddesinde ” talebi kısmen yada tamamen reddedilenler aleyhine hükmolunacak vekalet ücreti Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen vekalet ücretinin beşte biridir.” denmektedir. Anılan düzenlemenin davalı lehine – davacı taraf aleyhine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olduğu, davacı yararına – davalı aleyhine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin bulunmadığı açıktır. Bu durumda davacı taraf yararına A.A.Ü.T uyarınca tam ve nispi vekalet ücreti tayin edilmesi de doğru olmuştur.
İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenlerine, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, hakem kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde yukarıda açıklanan nedenlerle herhangi bir isabetsizlik tespit edilemediğinden davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf başvurusunun da HMK.m.353/1-b/1 hükmü uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti’nin 28/03/2017 gün ve 2016/İ.3537-2017/İHK-1019 sayılı kararına yönelik olarak davalı … Sigorta Şirketi vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK. 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı sigorta şirketi tarafından peşin olarak yatırılan 154,30-TL başvurma harcından alınması gereken 85,70-TL istinaf başvurma harcının düşümü ile kalan 68,60-TL ile fazladan yatırılan 31,40-TL maktu ve 1.003-TL nispi istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde davalı tarafa İADESİNE,
3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davalı sigorta şirketi tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK. m. 361/1 maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere, üzere oy birliğiyle karar verildi.27/12/2018.