Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/1378 E. 2018/1653 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1378
KARAR NO : 2018/1653
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/06/2017
NUMARASI : 2017/2924 2017/2275
DAVANIN KONUSU : Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ:27/12/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; 16/02/2016 kaza tarihinde dava dışı sürücü …’ın tam kusurlu olarak yaptığı tek taraflı trafik kazası sonucu davacının maliki davalının ise Bireysel Genişletilmiş Kasko sigorta poliçesi ile sigortacısı olduğu … plaka sayılı araçta hasar meydana geldiğini yapılan başvuruya rağmen davalının hasar bedelini ödemediğini belirterek 80.000,79 TL tazminatın davalıdan kaza tarihinden itibaren işleyecek faiz ile birlikte alınarak davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; sürücünün kaza tutanağına geçen beyanında yaralanmasının olmadığını belirttiğini ancak sürücü hava yastığı üzerinde kan lekesi bulunup camın ise içeriden kavis alarak hasar gördüğünü, buna ilişkin olarak Adana 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/365 D.iş sayılı dosyası ile sürücünün kimliğinin tespiti amacıyla tespit talebinde bulunduklarını, bu davanın sonucunun beklenmesi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Uyuşmazlık hakem heyeti, hasar yönünden ekspertiz raporlarının yeterli olduğu, sürücünün ihbar edilenden başka kimse olmadığından bahisle davanın kabulü ile 80.000,00-TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermiştir.
İtiraz hakem heyetince, davalının itirazını reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Adana 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/365 D.iş sayılı dosyası ile sürücünün kimliğinin tespiti amacıyla tespit talebinde bulunduklarını, bu davanın sonucunun beklenmesi gerektiğini, zararın bildirilen şekilde gerçekleşmemesi halinde davacı taleplerinin teminat dışı kalacağını ayrıca tam vekalet ücreti hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 16/02/2016 kaza tarihinde dava dışı sürücü …’ın tam kusurlu olarak yaptığı tek taraflı trafik kazası sonucu davacının maliki davalının ise Bireysel Genişletilmiş Kasko sigorta poliçesi ile sigortacısı olduğu … plaka sayılı araçta 80.000,00-TL hasar meydana geldiği anlaşılmıştır.
Davalının, sigortalısının rizikonun gerçekleşme şeklini kasten ve iyi niyet kurallarına aykırı olarak bildirdiğini ispatlayamadığı gibi rizikonun ihbar edilenden farklı şekilde gerçekleştiğine ilişkin makul süre içerisinde somut deliller de ibraz edemediği, yapılan delil tespitinde de araçta bulunan kan izlerinin kime ait olduğunun tespit edilemediği, davalının bu yönde açtığı bir tespit davasının bulunduğunu da ileri sürülmediği ayrıca 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 30/17 ve AAÜT göre tam vekalet ücretine hükmedilmesine usule aykırı yön bulunmadığı da gözetilerek davalı vekilinin istinaf talebinin HMK.353/1-b-1 maddesince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 05/06/2017 tarih 2017/İ. 1661 ,2017.İHK/1692 sayılı kararına karşı davalı vekilince yapılan istinaf talebinin ESASTAN REDDİNE
2- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından peşin olarak yatırılan 154,30.- TL başvurma harcından alınması gereken 98,10-TL başvurma harcının düşümü ile kalan 56,20-TL başvurma harcı ile alınan 968,60.-TL tamamlama harcı ve 31,40 TL maktu karar ve ilam harcının talep halinde davalıya İADESİNE,
3- Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin takdiren kendi üzerinde bırakılmasına,
4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 361 maddesi gereğince, tebliğden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.27/12/2018