Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/1317 E. 2018/1370 K. 22.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1317
KARAR NO : 2018/1370
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/05/2017
NUMARASI : 2017/60 E. – 2017/397 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 22/11/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirket nezdinde 122091216-2 nolu kasko sigorta poliçesi ile sigortalı …’ye ait … plakalı aracın 06.05.2016 tarihinde yol ortasında uzun süreden beri açık olan kazılmış büyük bir çukura düşmesi sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bu kapsamda dava dışı sigortalıya ödenen 15.540,00 TL zarar ve hasar tazminatının, davalıya başvuru tarihi olan 21/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, TTK nun 1472.maddesi uyarınca sigortalısının haklarına halef olan davacının, sigortalı aracın özel araç olması nedeni ile ancak genel mahkemelerde dava açabileceği, davanın ticari dava olmadığı gerekçesiyle dava dilekçesinin HMK.114/1-c maddesi uyarınca görev yönünden reddi ile davanın görevli ve yetkili İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından karara karşı istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davanın taraflarının tacir olduğu, 6102 sayılı TTK nun 3 ve 16/2 maddeleri uyarınca Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; davacı şirket nezdinde 122091216-2 nolu kasko sigorta poliçesi ile sigortalı …’ye ait … plakalı aracın 06.05.2016 tarihinde yol ortasında uzun süreden beri açık olan kazılmış büyük bir çukura düşmesi sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği konusunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Her ne kadar davalı ve davacı tacir ise de; davacının davasını sigortalısına halef olarak açtığı bu nedenle dava dışı özel araç maliki gerçek kişi …’nin tacir olmaması nedeni ile davada Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu, Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından istinaf başvurusunun HMK.353/1-b/1 maddesi uyarınca reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır. (Yargıtay 20.hukuk Dairesinin 2016/6838 E. 2016/8176 K. sayılı kararı)
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.m.353/1-b/1 ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL harçtan peşin yatırılan 31.40-TL nispi karar ilam harcının düşümü ile 4.50-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
HMK. M.353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK.m.362/1-c gereğince KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.22/11/2018