Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/1221 E. 2018/1311 K. 15.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1221
KARAR NO : 2018/1311
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/11/2016
NUMARASI : 2015/304 E,- 2016/608 K.
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 15/11/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; vekil edeni şirket nezdinde kasko sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın; …nin işleteni olduğu, davalı …’nin de otopark hizmetinden sorumlu bulunduğu alanda, bu şirketin çalışanı olan davalı …’nın vale hizmeti verdiği sırada meydana gelen kazada hasarlandığını, kazanın oluşumunda davalı …’nın tam kusurlu bulunduğu, 66.500,00-TL olan hasar bedelinin sigortalı şirkete ödenerek ödemenin rücuan tahsili amacıyla davalılar aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, ancak davalıların vaki itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, haksız itirazın iptaline karar verilmesini ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı … vekili cevabında özetle; davanın konusunu oluşturan kazanın sorumlusunun … olduğunu, her ne kadar sürücü … vekil edeni şirketin çalışanı ise de, adam çalıştıranın işle ilgili talimat, gözetim ve denetim görevinin yerine getirdiğini kanıtlması halinde sorumlu tutulamayacağını, vekil edeni şirketin de bu kapsamda herhangi bir hatası bulunmadığı, ayrıca davacının zararını kanıtlaması gerektiğini ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı …vekili ise cevabında özetle; vekil edeni şirket kazanın meydana geldiği merkezin işleteni ise de, otopark hizmetlerinden diğer davalı şirketin sorumlu bulunduğunu,(aralarında düzenlenen alan tahsis sözleşmesi uyarınca) kazaya neden olan sürücünün ve diğer davalı şirketin çalışanı olduğunu, bu durumda herhangi bir sorumluluklarına gidilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı … ise; yargılama oturumlarına katılmamış ve cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak, davacı … şirketi nezdinde kasko sigortalı bulunan araçta meydana gelen hasar bedelinin 61.901,00-TL olduğu, kazanın davalı …’nın %100 kusuru ile meydana geldiği, oluşan zarardan …’nin adam çalıştıran olarak diğer davalı şirketin de alışveriş merkezinin işleteni sıfatıyla sürücü … ile birlikte sorumlu oldukları benimsenmek suretiyle davanın kısmen kabulü ile davalılarca yapılan itirazın 61.901,00-TL yönünden iptaline, icra inkar tazminatı isteğinin ise reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı …vekili ile davalı …vekili tarafından ayrı ayrı istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri, cevap dilekçesindeki nedenlerle aynı olup, davalılardan …vekili ayrıca davacının uğradığı zararın objektif olarak belirlenmediği ve bilirkişi raporlarına itirazlarının dikkate alınmadığını ileri sürmektedir.
Dava, kasko sigorta poliçesine dayalı rücuan tahsil istemli olarak başlatılan takibe vaki itirazın iptali isteğine ilişkindir.
İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf nedenleriyle bağlı kalınarak yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda;
Taraflar arasında, davacı … şirketi nezdinde kasko sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın, …nin işleteni olduğu, iş merkezinde bulunan ve diğer davalı …tarafından hizmet sunulan otopark alanında … Otopark Hizmetleri’nin vale olarak çalışanı olan davalı …’nın tam kusuru neticesinde meydana gelen kazada hasarlandığı ve hasar bedelinin sigortacı tarafından sigortalıya ödendiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davalı şirketlerin sürücü …’nın eylemlerinden sorumlu olup olmadıkları, eğer sorumlu iseler araçta meydana gelen hasar bedelinin ne olduğu hususuna ilişkindir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere,mahkeme kararının gerekçesine dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, …’nın davalılardan …çalışanı olması nedeniyle adı geçen şirketin adam çalıştıran ve işleten sıfatıyla diğer davalı şirketinde kazanın meydana geldiği iş merkezinin işleteni olması nedeniyle, bu merkeze ve …’ne güvenerek aracına getiren, park yerinde bırakan araç sahibinin uğradığı zararlardan sorumlu olacakları konusunda herhangi bir duraksama bulunmadığına, her iki davalı arasında düzenlenen ve otopark alanının nasıl kullanılacağı, bu alanda meydana gelen üçüncü kişi zararlarının nasıl ve kim tarafından giderileceğine ilişkin sözleşme hükümlerinin tarafların iç ilişkisini ilgilendiren bir durum olmasına; konusunda uzman bilirkişilerden oluşan olaya uygun, denetlenebilir gerekçeler içeren, 29/06/2016 günlü heyet raporundaki zarar miktarının belirlenmesine ilişkin görüş ve değerlendirmelerin hükme esas alınmasında da herhangi bir isabetsizlik tespit edilememesine göre, davalıların istinaf başvurularının reddi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Usul ve esas yönünden hukuka uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik olarak davalı … vekili ile davalı …Ş. vekili tarafından yapılan istinaf başvurularının HMK.m.353/1-b/1 hükmü uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf yasa yoluna başvuran davalılardan alınması gereken 4.228,46-TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 2.114,55 TL’nin düşümü ile kalan 2.113,91-TL nispi istinaf karar ve ilam harcının davalı … ve davalı …Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4-İstinaf yasa yoluna başvuran davalılar tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin üzerlerinde bırakılmasına,
HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 7035 sayılı Kanunun 31 maddesi ile değişik HMK. m. 361/1 maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.15/11/2018.