Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2023/2685 E. 2023/2120 K. 22.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/2685
KARAR NO: 2023/2120
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 17/05/2023
NUMARASI: 2023/307 Esas -2023/388 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 22/09/2023
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacıların ½ hisse ile sahip ve maliki olduğu Antalya ili, Murat Paşa İlçesi, … Mahallesinde kain ve Tapuda … Ada, … parselde kayıtlı taşınmaz ile ilgili olarak davalı şirket olan … A.Ş. ile 04.03.2010 tarihinden itibaren 04.03.2020 tarihine kadar beş yıl süreli 03.06.2015 tarihli İntifa Hakkı Sözleşmesi imzalandığını, imzalanan bu sözleşme gereği davacıların sözleşmeden kaynaklanan tüm sorumluluklarını yerine getirmesine karşın davalı şirketin sözleşme hükümlerine ve konu hakkındaki yasal düzenlemelere aykırı ve haksız olarak taraflar arasındaki İntifa Sözleşmesini Kadıköy …Noterlğinin 17.05.2016 tarihinde keşide ettiği ihtarname ile süresinden önce sona erdirdiğini, bunun üzerine davalı … Petrolleri A.Ş’ne M.K.’un 799. Maddesine göre İntifa Hakkı sona erince hak sahibinin, hakkın konusu olan malı malike geri vermekle yükümlü olduğu belirtilerek Kadıköy …Noterliği kanalıyla keşide ettiğimiz 14.06.2016 tarih ve … sayılı ihtarımızda 04.03.2010 tarihli şerhin terkini için gerekli işlemlerin yapılması, fiili olarak teslimin sağlanması ve bu teslimin yapılacağı tarihin belirtilmesi ve bu tarihe kadar intifa bedellerinin ödenmesi taleplerinin sonuçsuz kaldığını, davacılar ile davalı … Petrolleri A.Ş. arasında imzalanan 04.03.2020 tarihine kadar geçerli beş yıllık İntifa Sözleşmesinin haksız ve yasal düzenlemelere aykırı olarak süre sona ermeden 17.05.2016 tarihinde sonlandırılması sonucu 6100 Sayılı Yasanın 107. Maddesi uyarınca toplanacak delillere göre tespit edilerek ortaya çıkacak zarar tutarının talep hakkımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik belirsiz alacak niteliğindeki 5.000 TL zarar tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte yargılama giderleri ile avukatlık ücreti ile birlikte davalı şirket … A.Ş. den tahsiline karar verilmesini, davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalının kendisini vekil ile temsil ettirmediği ve davaya cevap vermediği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Yerel Mahkemece 17/05/2023 tarihli karar ile ” …1-Davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından dava şartı yokluğu sebebiyle davanın USÛLDEN REDDİNE, 2-Davaya bakmaya İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi’nin GÖREVLİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin 1. fıkrasında “Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri [1] ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın” hükmü gereğince dosyaya bakmakla görevli Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu, aynı mahiyette ve tarafları aynı olan Anadolu 6 Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/953 Esas sayılı dosyamızdan ekli 07.04.2017 tarihli görevsizlik kararı taraflarca İstinaf yoluna müracaat edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 12.03.2018 tarihli 2018/1084 E. 2018/570 K. Sayılı ilamı ile;ticaret mahkemelerinin görevli olduğuna karar verildiğini, müvekkilleri ile davalı … A.Ş. arasında intifa hakkı kurulan Taşınmaz üzerinde akaryakıt istasyonu bulunduğundan söz konusu işin ticari iş kapsamında olduğu açık olduğunu, açıklanan nedenlerle istinaf talebinin kabulü ile İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin Görevsizliğe ilişkin 2023/307 E., 2023/388 K. sayılı usul ve yasal düzenlemelere aykırı aykırı ilamının kaldırılarak esas hakkında inceleme yapılmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı taraf davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Tüm dosya kapsamı.
DOSYADA YER ALAN DELİLLER VE DEĞERLENDİRME: Dava, intifa sözleşmesinin haksız feshi sebebiyle oluşan zararın tazminine ilişkindir.Bilindiği üzere, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 6335 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesinde ticari davalar tanımlanmıştır. Buna göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile maddenin devamı fıkralarında belirtilen davalar ticari dava olarak nitelendirilmiştir. Yine aynı Kanunu’un 5/3. maddesinde “Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır” hükmüne yer verilmiştir. Anılan yasal düzenlemeler karşısında, Asliye Ticaret Mahkemelerinin özel mahkeme niteliğinde bulunduğu, bu niteliği gereği görev alanının 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre belirleneceği ve genel mahkemeler ile arasındaki ilişkinin önceki kanunun aksine görev ilişkisi olduğu açıktır. Asliye Ticaret Mahkemelerinin çekişmeli yargıdaki görev alanının TTK’nda ve diğer özel kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen davalarla sınırlı olduğu kuşkusuzdur. Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesinde ticari davaların; mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrıldığı anlaşılmaktadır. Mutlak ticari davalar, tarafların sıfatına veya bir ticari işletme ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın kanun gereği ticari sayılan davalar olup TTK’nun 4/1. maddesinin b, c, d, e, f fıkralarında ve özel kanunlarda düzenlenmiştir. Nispi ticari davalar ise, tarafların tacir sıfatına haiz olduğu ve her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili uyuşmazlıklardan doğan davalardır. Bir başka ifade ile, bu davalar ya bir ticari işletmeyi ilgilendirmeli ya da iki taraf için de ticari sayılan hususlardan doğmaları halinde ticari dava olarak nitelendirilebilirler. Gerek mutlak ve gerekse nispi ticari davaların Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği açıktır. Yukarıda değinilen hususlar çerçevesinde somut olaya bakıldığında; eldeki davada davacılar tarafından davalı aleyhine intifa sözleşmesinin haksız feshi sebebiyle oluşan zararın tazminine isteminde bulunulmuş olup davacılar gerçek kişi olup tacir değildir. Bu nedenle eldeki davanın mutlak ve nispi ticari dava olarak nitelendirilemeyeceği ve TTK hükümlerinin veya özel kanun hükümlerinin uygulanmasını gerektirir ticari bir uyuşmazlıktan söz edilemeyeceği, uyuşmazlığın çözümünün genel mahkemelerin görev kapsamında kaldığı kanaatine varılmakla mahkemenin görevsizlik kararı ve gerekçesi usul ve yasaya uygun olup doğru görülmüştür. Davanın tarafları, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamından davaya bakmakla görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Davacılar vekilinin istinaf başvuru sebep ve gerekçeleri yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilmesi gerektiği kanısına varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1- İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/05/2023 tarih 2023/307 Esas -2023/388 Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,2-Harçlar Tarifesi gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 269,80 TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 179,90TL harcın mahsubu ile bakiye 89,90TL harcın davacılardan tahsiline, 3-Davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1 bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 22/09/2023