Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/977 E. 2021/862 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/977
KARAR NO : 2021/862
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 28/01/2021
NUMARASI: 2020/127 Esas-Derdest
DAVANIN KONUSU: İpoteklerden Dolayı Borçlu Olmadığının Tespiti, İpoteklerin ve Hacizlerin Fekki
KARAR TARİHİ: 25/03/2021
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dava dosyası
incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İ D D İ A: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu olan davalı … Sanayi ve Ticaret A.Ş.’den bedelini tamamen ödeyerek müvekkil şirket tarafından satın alınan İstanbul İli, … İlçesi, … Mahallesi, … Ada, … Parselde kayıtlı, Kozapark Akkoza Projesinde yer alan(B) Blok, 625 no.lu asma katlı dükkan nitelikli bağımsız bölüm üzerinde yer alan davalı finans kuruluşları … A. Ş ve … tarafından konulan ipoteklerden dolayı davacı müvekkilin borçlu olmadığının tespiti ile söz konusu ipoteklerin tapudan tüm ferileri ile birlikte terkin edilerek (fek edilerek) ipoteklerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğüne bildirilmesini, davacının borçlu olmadığının tespiti ile söz konusu ipoteklerin tapudan tüm ferileri ile birlikte terkin edilerek ipoteklerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu Müdürlüğü’ne bildirilmesi ve dava konusu olan taşınmazın üzerine davalılar … T.A.Ş ve … tarafından konulan ve tapu kaydında mevcut tüm ipoteklerin ve varsa diğer takyidatlar ile varsa haciz kayıtlarının paraya çevrilmesine yönelik yapılacak her türlü takibin ve icra işlemlerinin dava sonuçlanıncaya ve karar kesinleşinceye kadar durdurulması mahiyetinde HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görev ve yetki itirazları kapsamında İstanbul (Çağlayan) Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, müvekkili yönünden husumet nedeniyle reddine, taşınmaz üzerindeki diğer takyidat lehdarlarına husumetin yaygınlaştırılmasına, adi yazılı sözleşmeden doğan şahsı hak mutlak nitelikteki ayni hak sahibi üçüncü kişilere karşı ileri sürülemeyeceğinden ve esasa ilişkin diğer itirazları kapsamında haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın esastan reddine, yargılama gideri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; haksız ve hukuki mesnedi bulunmayan davanın ipotek hakkına yönelik aleyhe talepler yönünden reddine, davacının dava dilekçesi ve eklerine karşı savunma hakkı saklı kalmak kaydıyla davacının ihtiyati tedbir taleplerinin de reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … San. ve Tic. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; ilk itirazları ve usule ilişkin karşı beyanları yönünde karar verilmesini ve ayrıca huzurdaki davanın reddi ile vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN ARA KARARININ ÖZETİ : Davacı vekili 30/11/2020 tarihli dilekçe ile dava konusu dükkan nitelikli bağımsız bölüm üzerine cebri satışların durdurulması mahiyetinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.Mahkemece 31/11/2020 tarihli ara kararı ile; 1-İhtiyati tedbir talebinin KABULÜ ile, Dava konusu; İstanbul İli, … İlçesi, … Mahallesi, … Ada, … Parselde kayıtlı, … Akkoza Projesinde yer alan (B) Blok, 625 no.lu asma katlı dükkan nitelikli bağımsız bölümde bulunan taşınmazın teminatsız olarak satış ve devir işlemlerinin engellenmesine karar verilmiştir. Davalı …. vekilince süresinde ihtiyati tedbir kararına itirazla, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talep edilmiş, itirazın duruşmalı yapılan incelemesi sonucunda mahkemece 28/01/2021 tarihli celse ara kararı ile tedbire itirazın reddine karar verilmiş, gerekçeli ara kararı yazılmış ve taraf vekillerine tebliğ edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı …. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Bakırköy 6. Tüketici Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen yargılama neticesinde huzurdaki istinafa konu tedbir kararının tesis edildiğini, ancak davacı vekilinin talebi ve yerel mahkemenin kararının taraflar arasındaki davanın konusu ve tarafları aşar nitelikte, dava dışı alacaklıların hak kaybına ve ileride telafisi imkansız zararların ortaya çıkmasına sebep olacak nitelikte bulunduğunu, davacının, davalı … Koza ile akdetmiş olduğu satış sözleşmesine konu taşınmazların 3.kişilere devir ve temlikini önleyici nitelikte tedbir konulmasını akabinde ise tapu kaydında bulunan tüm ipoteklerin fekkini talep ettiğini, mahkemece taşınmaz hakkında 3.kişilere satış ve devrinin cebri icrayı da engelleyecek şekilde teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiğini, ara karara yönelik itirazın reddedildiğini, davacının, davalı ile yapmış olduğu sözleşme kapsamında davaya konu bağımsız bölümün davacıya satış işleminin gerçekleştiğini, taşınmazın tapuda davalı adına kayıtlı olduğunu ancak taşınmaz üzerinde birçok takyidatın bulunduğu, davacının bu takyidatlardan sorumlu olmadığı yönünde menfi tespit talebinde bulunarak taşınmaz üzerindeki ipoteklerin fekkini talep ettiğini, taşınmazın 3. kişilere satış ve devrinin cebri icrayı da engelleyecek şekilde tedbir konulması talebinin, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkansız hale geleceği gibi bir durumun söz konusu olmadığından kaldı ki davacı tarafından dava konusu taşınmazın cebri icra yoluyla satışının gündeme geldiği güncel bir takibin varlığı konusunda iddia ve ispatı da bulunmadığını, sunulan ve bilgi ve belgelerden teminatsız tedbire ilişkin şartlar mevcut olmadığından davacının talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/127E. sayılı dosyasının 31/11/2020 tarihli ara kararı ile tesis edilen 28/01/2021 tarihli ihtiyati tedbirin kabulüne yönelik kararın kaldırılması ve istinaf nedenleri doğrultusunda ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Tapu kaydı, Dekontlar,Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ihtiyati tedbir talepli İpoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkindir.Davalı …vekili İDM’nin 28/01/2021 tarihli tedbire itirazın reddine ilişkin ara kararını süresinde istinaf etmiştir.6100 sayılı HMK’nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ”kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır” şeklinde tarif edilmiştir. Anılan tariften de anlaşılacağı üzere ihtiyati tedbir diğer fonksiyonları yanında davanın devamı sırasında ve verilecek hükmün kesinleşmesine kadar olan süreç içerisinde dava konusu mal ve hak üzerinde yeni bir takım uyuşmazlıkların çıkmasını da önleyici niteliği itibariyle geçici bir hukuki korumadır. 6100 sayılı HMK’nun 389.maddesi başlığında düzenlenen ve geçici hukuki korumalar olarak vasıflandırılmış ihtiyati tedbir müessesesi ile ilgili aynı maddenin 1.fıkrasında ”mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir” şeklinde şartları belirtildikten sonra takip eden maddelerde bu konudaki talep verilecek karar ve içereceği hususlar, teminat, kararın uygulanmaması… gibi sair hususlarda tereddüte yer bırakmayacak şekilde takip edilmesi ve yapılması gerekli usul ve prosedür gösterilmiştir. Diğer taraftan, ihtiyati tedbir talebinin kabul edilebilmesi bakımından HMK’nun 390/3. maddesinde ihtiyati tedbir isteyenin haklılığı konusunda tam kanaat değil, kuvvetle muhtemel yaklaşık bir kanaatin yeterli olacağı öngörülmüş olup, Yasanın hükümet gerekçesinde de belirtildiği üzere yaklaşık ispat durumunda “…hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte zayıf bir ihtimalde olsa aksinin mümkün olduğu ihtimalini göz ardı edemez… bu sebepledir ki haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan teminat alınması…” hükme bağlanmıştır.HMK 392. madde uyarınca ihtiyati tedbir isteyen haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin uğrayacakları olası zararları karşılayacak bir teminat göstermek zorundadır. Ancak talebin resmi belgeye veya başkaca bir kesin delile dayanması veya durum ve koşulların gerektirdiği hallerde hakim teminat alınmamasına da karar verebilir. Bu düzenleme ile hakime verilen takdir yetkisinin somut olayda tedbirin teminatsız olarak verilmesi biçiminde kullanıldığı, dosya kapsamı değerlendirildiğinde davacının ilgili taşınmazın mülkiyetini nakline ilişkin 1988/2 karar sayılı İBBK kararına uygun sözleşmeye dayandığı, durum ve koşullar gereği teminat alınmamasına ilişkin takdirde bir yanılgı görülmediği kanısına varılmıştır.İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir.Elbette cebri icra ile ilgili olarak temel yasa niteliğindeki İİK menfi tesbit davalarında icranın durdurulmasını özel koşullara bağlamıştır. Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda davacı şirket ile davalı … A.Ş.arasında dava konusu dükkan niteliğindeki taşınmaza ilişkin dükkan satım sözleşmesi ve ek protokol imzalandığı, taşınmazın 29/05/2018 tarihinde davacı adına tapuya tescil edildiği sabittir. Taşınmazın tapu kaydında dava dışı alacaklıların çok sayıda haciz şerhinin bulunduğu, ayrıca davalı … AŞ. ile …’nin alacaklı davalı …’nın borçlu olduğu ipotek şerhleri bulunduğu ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkin taşınmazın aynına yönelik olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece satış ve devir işlemlerini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalılar aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir.Ancak; verilen ihtiyati tedbir kararının davalı banka ve finans kuruluşu dışında diğer takyidat alacaklarını da kapsadığı bu durumun davada taraf olmayan 3. Kişilerin hak ve yarar dengesini bozacağı değerlendirilmiş tedbir kararının sadece dava konusu taşınmazın davanın tarafları olan davalı banka ve finans kurumunun alacağı yönünden satış ve devir işlemlerinin durdurulması şeklinde sınırlandırılması gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle; davalı …Ş. vekilinin 28/01/2021 tarihli ara kararına yönelik istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, İDM’nin 28/01/2021 tarihli celsede verilen 4 nolu bendindeki ara kararının kaldırılmasına davalı banka ve finans kurumunun alacağı yönünden dava konusu taşınmazın satış ve devir işlemlerinin engellenmesi ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiği kanısına varılarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere:1-Davalı … vekilinin 28/01/2021 tarihli ara karara yönelik istinaf başvurusunun KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE,2-Bakırköy 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/01/2021 tarih ve 2020/127 esas sayılı tedbire itirazının reddine ilişkin ara kararının KALDIRILMASINA, 3-Davalı …. vekilinin 31/11/2020 tarih ve 2020/127 esas sayılı ihtiyati tedbir kararına itirazının kısmen kabulü ile HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince ara kararı ve gerekçesi düzeltilmek suretiyle; 4-Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile dava konusu İstanbul ili … İlçesi …. Mahallesi … Ada, … Parsel, B Blok, 1. Kat, 625 bağımsız bölüm nolu asma katlı dükkân niteliğindeki taşınmazın taktiren teminat alınmaksızın davalılar tarafından cebri icra yoluyla satışının İHTİYATİ TEDBİREN DURDURULMASINA, tedbire ilişkin işlemlerin ilk derece mahkemesince yapılmasına, 5-Davalı …. tarafından yatırılan istinaf maktu karar harcının talep halinde davalı …’ye iadesine,6-Davalı …. tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,7-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından kendisini vekille temsil ettiren davalı …. yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362/1.f bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.25/03/2021