Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2020/598 E. 2020/480 K. 08.04.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/598
KARAR NO : 2020/480
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARAR KARAR TARİHİ: 05/02/2020
NUMARASI : 2020/89 Esas-Derdest
DAVANIN KONUSU: Davacı İle Davalı …Ticaret Anonim Şirketi Arasında İmzalanan Konut Satış Sözleşmeleri Gereğince Satışı Vaad Ve Taahhüt Edilen Ve Davacı Adına Tapuda Kayıtlı Taşınmazların Tapu Kayıtlarındaki Diğer Davalılar Lehine Tesis Edilen İpoteklerin Hukuki Ayıp Nedeniyle Kaldırılması
KARAR TARİHİ: 08/04/2020
6100 sayılı HMK’nın 352/1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :Dava, davacı ile davalı … Anonim Şirketi arasında imzalanan konut satış sözleşmeleri gereğince satışı vaad ve taahhüt edilen ve davacı adına tapuda kayıtlı taşınmazların tapu kayıtlarındaki diğer davalılar lehine tesis edilen ipoteklerin hukuki ayıp nedeniyle kaldırılması istemine ilişkindir.Dava konusu taşınmazın 19/12/2018 tarihinde davacı adına tescil edildiği dosya içerisinde mevcut tapu kaydı ile sabittir. Davacının tapu iptali ve tescil talebi bulunmamaktadır. Dava dosyası içerisinde mevcut dava konusu taşınmaza ait tapu kaydının incelenmesinde; dava konusu taşınmazın davacı adına tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazın tapu kaydında kira şerhi, ihtiyati haciz, icrai haciz, ihtiyati tedbir ve ipotek şerhleri bulunduğu sabittir. Bu haliyle davalı yüklenici vaad ettiği şekilde hukuki ayıpsız bir taşınmaz devir etmemiş, ayıpsız teslim ve devir yükümlülüğünü yerine getirmemiştir.Bu durumda dava, davacı adına satış vaadi sözleşmesine göre tescili yapılan taşınmazdaki hukuki ayıp niteliğinde bulunan haciz ve ipoteklerin fekki, terditli olarak da sözleşmeden dönerek taşınmazın rayiç bedeline yöneliktir. Davacının sözleşme kapsamına göre tapu iptal ve tescil talebi yoktur.BAM iş bölümü kararı gereğince dairemiz satış vaadi sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve el atmanın önlenmesi davaları ile yükleniciden haricen satın alınan bağımsız bölüme ilişkin olup 30/09/1988 tarihli 1987/2 Esas – 1988/2 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına dayalı tapu iptali ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararları incelemekle görevlidir.İstanbul BAM 19. Hukuk Dairesi 2020/564 esas sayılı dosyasında her ne kadar taraflar arasındaki uyuşmazlıkta “mülkiyet hakkına dayalı olup mülkiyeti uyuşmazlık konusu olmayan tapuda yazılı şerhin ve ipoteğin kaldırılmasına ilişin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar”a bakmak görevinin dairemize ait olduğunu belirtmiş ise de bu dava salt ipoteğin fekki davası olmayıp ayıplı sözleşmedeki tüketici haklarının kullanılmasından ibarettir.6502 sayılı kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluk düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir,Eldeki davada da aynen bu şekilde tüketici davayı sözleşmenin tarafı olan satıcıya da yöneltmiş ve aldığı konutun tapu kaydındaki sınırlandırmalar nedeni ile ayıplı bulunduğunu ifade ederek bu ayıbın giderilmesini istemiştir. Bu ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir. Özetle bu dava tüketicinin yaptığı sözleşme ile aldığı maldaki hukuki ayıbın giderilmesi veya sözleşmeden dönülerek tazminat istemine ilişkin olup tüketici kanunu hükümleri uygulanacaktır. İstanbul BAM 19. Hukuk Dairesi 2020/564 esas sayılı dosyasındaki kararında benzer nitelikteki bir dosyanın İstanbul Bölge Adliyesi Başkanlar Kurulu’nun bir kararı ile dairemizce görevlendirilmesine karar verildiğini belirtmiş ise de İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu’nun 27/12/2019 tarih 2019/432 M.T. sayılı kararın eldeki dosya için emsal olamaz. Yukarıda ayrıntısı ile açıklandığı şekilde dairemizin görevi ayni hak niteliğindeki ipoteğin mülkiyetinin (menfi tespit içermeyen ipotekler yönünden) uyuşmazlık konusu olmayan davalara bakmakla görevli olup eldeki dosya yönünden davaya bakmak görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri İş Bölümü çerçevesinde 18.-19. Hukuk Dairelerine aittir. Dairemizin görev alanı HSK’nın 21/06/2019 tarihli ve 678 sayılı kararında belirtilen işlerle sınırlıdır.21/06/2019 tarihli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri ve Ceza Daireleri arasındaki iş bölümü kararı gereğince “6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar” İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairelerinin görev alanındadır. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü düzenleyen 21/06/2019 tarihli kararı ve davanın açıklanan niteliği gereğince istinaf başvurusunu inceleme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18.-19. Hukuk Dairesine ait olduğu, iş bölümü kararı gereğince dairemizin açıkça görevli olmadığı anlaşılmakla dava dosyanın iş bölümü bakımından görevli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18.-19. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve açıklanan nedenlerle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;Dava dosyasının iş bölümü yönünden görevli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18.-19. Hukuk Dairesi’ne GÖNDERİLMESİNE,6100 Sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 352/1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda oy birliği ile kesin olarak karar verildi.08/04/2020