Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2019/474 E. 2019/528 K. 21.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/474
KARAR NO : 2019/528
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/11/2018
NUMARASI : 2018/660 Esas (Derdest)
DAVANIN KONUSU: Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı)
KARAR TARİHİ: 21/03/2019
K A R A R
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili talep dilekçesinde özetle; dava dilekçesi ile birlikte ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiş olmasına rağmen Mahkeme tarafından tensip zaptında bu taleplerine ilişkin herhangi bir karar verilmediğini, davalı …Ş. ile aynı durumda olan inşaat şirketlerine karşı açtıkları davalarda mahkemeler tarafından cebri icra ile satışlarda dahil olmak üzere dava konusu gayrimenkullerin 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için takdiren teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararları verildiğini, müvekkil şirketin mağduriyetinin önlenmesi için, müvekkil ile davalılardan … arasında aktedilen; 31.03.2014 – 01.05.2014 ve 30.05.2014 tarihli olmak üzere, 3 adet … Hayat-Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi gereğince müvekkile devri taahhüt edilen, ancak devredilmeyerek halen tapuda davalı …Ş. adına kayıtlı olan; İstanbul İli, … pafta, … parselde davalı tarafından inşa edilen … İsimli projenin A5 Blok 3 nolu, A5 Blok 4 nolu ve A6 Blok 1 nolu bağımsız bölümlere ilişkin olarak; cebri icra ile satışlarda dahil olmak üzere 3. kişilere devir ve temlikinin önlemesi ve her türlü tasarrufa kapatılmasını teminen ve takdiren teminatsız olarak 6100 sayılı HMK’nun 389 ve devamı maddeleri gereğince ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ : Mahkemece “Davacının ihtiyati tedbir isteminin iradi satışlar yönünden kabulüne, dava değeri olan 2.075.000,00 TL’nin %15’i oranındaki 311.250,00 TL’nin nakdi olarak veya bu miktarda gayrinakdi süresiz teminat mektubunun sunulması halinde HMK.’nın 389. maddesi uyarınca; dava konusu İstanbul İli, …parselde davalı tarafından inşa edilen … İsimli projenin A5 Blok 3 nolu, A5 Blok 4 nolu ve A6 Blok 1 nolu bağımsız bölümlerin 3. kişilere devir ve temlikinin tedbiren önlenmesine ” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati tedbir kararının teminat mukabili verilmesi huzurdaki dava dosyasında davalının haksız eylemleriyle mağdur olan müvekkilinin işbu mağduriyetini daha da artırmakta olduğunu, hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkili şirket bu derece mağdur olmuşken, bu mağduriyeti bir nebze de olsa azaltabilmek için talep ettikleri ihtiyati tedbirin teminat mukabili verilmesi ve işbu teminatın da 311.250,00-TL. gibi yüksek bir tutar olması zaten mağdur olan ve tüm ödemelerini yaptığı gayrimenkulleri kaybetme riskiyle karşı karşıya olan müvekkili daha fazla mağdur ettiğini, İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ihtiyati tedbir kararının teminat mukabili verilmesi hukuka aykırı olduğunu, kararın bu yönden kaldırılarak ihtiyati tedbir kararının teminatsız olarak verilmesini talep ettiklerini, ihtiyati tedbir taleplerinin cebri satışlar yönünden reddedilmiş olduğunu, bu kararın hukuka aykırı olduğunu, taraflarınca dava konusu taşınmazların “cebri icra ile satışlar da dahil olmak üzere 3. kişilere devir ve temlikinin önlemesi” talep edilmekle birlikte İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından tarafından cebri satışlar yönünden taleplerinin reddedildiğini, dava konusu bağımsız bölümler üzerinde diğer davalı … lehine ipotekler ve başka alacaklılar lehine de hacizlerin mevcut olduğunu, sözkonusu taşınmazların sadece İnanlar İnşaat tarafından 3. Kişilere devir ve temlikinin önlenmesinin pratikte hiçbir faydası bulunmadığını ve işbu kararın müvekkilini mağduriyetini ortadan kaldırmadığını, çünkü dava konusu taşınmazların davalı … ve diğer alacaklılar tarafından satılabileceğini, davanın konusunundavalı …Ş. adına olan tapu kayıtlarının iptaline ve sözkonusu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının müvekkili adına tesciline, taleplerinin kabul edilmemesi ve/ veya mümkün olmaması halinde munzam zarar ve fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydıyla sözkonusu bağımsız bölümlerin dava tarihi itibariyle güncel bedellerinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte müvekkiline iadesi zımnında davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi olmakla birlikte, dava konusu taşınmazların diğer alacaklılar tarafından satılarak paraya çevrilmesi ihtimalinde güncel bedelin müvekkiline ödenmesi de mümkün olamayacağını, çünkü davalı … iflas halinde battığını, ticari faaliyetlerine son verdiğini, tüm bu ihtimallerde taşınmazların mülkiyetini alamayan ve ayrıca ödediği parayı da davalıdan tahsil edemeyen müvekkilinin mağduriyetini anlatmaya kelimeler yetmeyeceğini, cebri satışlar yönünden red kararının kaldırılarak; cebri icra ile satışlar da dahil olmak üzere 3. kişilere devir ve temlikinin önlemesi” ne karar verilmesin, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı taktirde ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir.
Diremiz önüne gelen uyuşmazlık ihtiyati tedbir talebine yöneliktir.Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ”kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır” şeklinde tarif edilmiştir. Anılan tariften de anlaşılacağı üzere ihtiyati tedbir diğer fonksiyonları yanında davanın devamı sırasında ve verilecek hükmün kesinleşmesine kadar olan süreç içerisinde dava konusu mal ve hak üzerinde yeni bir takım uyuşmazlıkların çıkmasını da önleyici niteliği itibariyle geçici bir hukuki korumadır.6100 sayılı HMK’nun 389.maddesi başlığında düzenlenen ve geçici hukuki korumalar olarak vasıflandırılmış ihtiyati tedbir müessesesi ile ilgili aynı maddenin 1.fıkrasında ”mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir” şeklinde şartları belirtildikten sonra takip eden maddelerde bu konudaki talep verilecek karar ve içereceği hususlar, teminat, kararın uygulanmaması… gibi sair hususlarda tereddüte yer bırakmayacak şekilde takip edilmesi ve yapılması gerekli usul ve prosedür gösterilmiştir. Diğer taraftan, ihtiyati tedbir talebinin kabul edilebilmesi bakımından HMK’nun 390/3. maddesinde ihtiyati tedbir isteyenin haklılığı konusunda tam kanaat değil, kuvvetle muhtemel yaklaşık bir kanaatin yeterli olacağı öngörülmüş olup, Yasanın hükümet gerekçesinde de belirtildiği üzere yaklaşık ispat durumunda “…hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte zayıf bir ihtimalde olsa aksinin mümkün olduğu ihtimalini göz ardı edemez… bu sebepledir ki haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan teminat alınması…” hükme bağlanmıştır.İhtiyati tedbirin uygulanması sonucu, karşı tarafın zarar görme tehlikesi bulunduğundan HMK’nın 392. maddesinde tedbire karar verilirken talepte bulunandan teminat alınması öngörülmüştür. İhtiyati tedbir kararı verilirken tedbir isteyen haksız çıktığı takdirde, ihtiyati tedbirden dolayı karşı tarafın uğrayacağı zarar için bir teminat alınmasına da karar verilir. (HMK m.391/2-ç, 392) Talep, resmi bir belgeye, başkaca bir kesin delile dayanıyor ya da durum ve koşullar gerektiriyorsa mahkeme gerekçesini açıkça belirterek teminat alınmamasına da karar verebilir.İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Dosya kapsamı, sözleşme içeriği, davacı tarafın dava dilekçesine eklediği ödeme belgeleri dikkate alınarak teminat alınmaksızın ihtiyati tedbir kararı verilmesinin tarafların hak ve yarar dengesini uygun olacağı anlaşılmakla İDM’nin dava değeri üzerinden %15 teminat ile taşınmazın üçüncü şahıslara devir ve temlikinin tedbiren önlenmesine yönelik vermiş olduğu karar teminat kapsamında yerinde değildir. Cebri icra ile ilgili olarak temel yasa niteliğindeki İİK menfi tesbit davalarında bile icranın durdurulmasını özel koşullara bağlamıştır.Davacı ipotek alacaklısının da taraf olması nedeni ile cebri icra yasağının haklı bulunduğu ileri sürerek istinaf itirazında bulunmuş ise de dava konusu ipotek ile ilgili somut bir takip dosyası bildirilmemiş genel nitelikte cebri icra yasağı isteminde bulunulmuştur. Hal böyle iken genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Bu nedenle cebri icra satışlarının durdurulmasının reddine ilişkin değerlendirmede bir yanılgı bulunmamaktadır.Açıklanan nedenlerle davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile dava değeri üzerinden %15 teminat ile dava konusu taşınmazların üçüncü şahıslara devir ve temlikinin tedbiren önlenmesine yönelik ara kararın kaldırılmasını ve taşınmazlar üzerine teminatsız olarak üçüncü şahıslara devir ve temlikinin rızai devirleri önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir konulmasına sair istinaf sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği kanısına varılarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE,
2-İstanbul 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/11/2018 tarih ve 2018/660 esas sayılı ara kararının KALDIRILMASINA,
3-Dava konusu İstanbul İli … parselde davalı tarafından inşa edilen …İsimli projenin A5 Blok 3 nolu, A5 Blok 4 nolu ve A6 Blok 1 nolu bağımsız bölümlerin 3. kişilere rızai devir ve temlikinin önlemesi amacıyla takdiren teminatsız olarak İHTİYATİ TEDBİR KONULMASINA, tedbire ilişkin işlemlerin İlk Derece Mahkemesince yapılmasına,
4-Davacının cebri icra ile satışlar da dahil olmak üzere 3. kişilere devir ve temlikinin önlemesi yönündeki ihtiyati tedbir talebinin reddine,
5-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının istem halinde iadesine,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-İstinaf talebinde bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, HMK 389 ve devamı maddeleri gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.21/03/2019