Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2017/1004 E. 2018/112 K. 15.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2017/1004
KARAR NO : 2018/112
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 07/06/2017
NUMARASI : 2014/1153 Esas 2017/542 Karar
DAVA : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 15/02/2018

İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1153 Esas 2017/542 Karar sayılı dosyasında verilen 07/06/2017 tarihli karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş olmakla yapılan inceleme sonucunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalının vekil edeni aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlattığını, yasal sürede itiraz edilemediğinden iş bu davanın açıldığını, takibe dayanak olarak “20/08/2013 tarihli İngilizce Dil Eğitim Hizmet Sözleşmesine dayalı toplam 6.798-TL bedelli 6 adet fatura” gösterildiğini, ancak söz konusu faturalara yansıyan hizmetin vekil edeni/personeli tarafından alınmadığını, davacının Konya’da ticari faaliyetini sürdürdüğünü, her basiretli tacir gibi imzasının bulunduğu her türlü sözleşmeyi ve bu sözleşmenin tarafına yüklediği edimleri ifa etmekle yükümlü olduğunu, ancak hizmet almadığı halde tarafına kesilen faturalardan dolayı icra takibiyle karşılaşıldığını açıklayarak, İstanbul … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası kapsamında borçlu olunmadığının tespitine, davalının kötü niyetli olmasından dolayı asıl alacağın % 20 sinden az olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında 20/08/2013 tarihli sözleşmenin imzalandığını, sözleşme eki listede katılımcıların, fiyat ve ödeme koşullarının belirlendiğini, davalının sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirerek davacı şirket çalışanlarının eğitim hizmeti alması için hazır şekilde beklediğini ve sözleşmenin bitim tarihi olan 20/02/2016 tarihine kadar da bekleyeceğini, davacının ise ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle sözleşmeye dayalı 6 adet fatura bedelinin tahsili talebiyle İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, sözleşmeye konu henüz takibe konulmamış ve ödeme yapılmamış 6 fatura bedeli daha olduğunu, davacının hizmet alınmadığı iddiasının gerçek dışı bulunduğunu, ekte sunulan katılımcı çalışma kayıtlarından da anlaşılacağı üzere katılımcı ….’in 29/08/2014 tarihinde fiilen Lab Sessions (multimedya laboratuar çalışması) çalışmasını yaptığını, ….. (sosyal aktivite pratik konuşma çalışması) çalışması için de 03/09/2013 tarihinde rezervasyon yaptığını, ancak çalışmaya gelmediğini, 05/09/2013 tarihinde ise çalışmaya fiilen katıldığını, katılımcı ….’ın 28/08/2014 tarihinde fiilen ….. (multimedya laboratuar çalışması) çalışmasını yaptığını, ….. (sosyal aktivite pratik konuşma çalışması) çalışması için de 04/09/2013 tarihindeki çalışmaya fiilen katıldığını, 06/09/2013 tarihinde ise rezervasyon yaptığını ancak çalışmaya gelmediğini, olayda kurs hizmeti verilmemesi değil, davacı katılımcılarının sübjektif nedenlerden ötürü kurs hizmetini almaması durumu bulunduğunu, davalının vaad ve taahhüt ettiği sözleşmesel yükümlülüklerini tam ve eksiksiz şekilde yerine getirdiğini, kaldı ki davacının da “kurs hizmeti eksik/hatalı sunuldu” şeklinde bir iddia ve talebi olmadığını, davalıya atfı kabil kusur bulunmadığını, davacının sözleşmeye göre belirtilen ödemeyi yapmak zorunda olduğunu, sözleşmenin 2.7. maddesinde aynen, “Alıcı, sözleşmenin mücbir sebepler dışındaki sona erme hallerinde sözleşmenin 2.5. maddesinde kararlaştırılan miktardaki ücreti madde 2.6’da belirtilen kayıt ve şartlar altında ödemekle yükümlü olduğunu kabul ve taahhüt eder.” hükmü olduğunu, buna göre davacının mücbir sebep halleri hariç sözleşmede belirtilen tutarı ödemekle yükümlü olduğunu, davacının sözleşmedeki imzaya itirazı olmadığını bildirerek, davanın reddi ile %20 den az olmayan tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece icra takibine dayanak faturaların davacı tarafın ticari defterlerine kayıtlı olmadıkları saptanmakla birlikte, taraflar arasında ingilizce dil eğitimine dair 20/08/2013 tarihli sözleşmenin imzalandığı, davacının bir kısım çalışanlarının bir kısım eğitime katıldığı, diğer derslere katılmamalarını makul gösterecek bir sebep veya davalının kusurundan kaynaklandığının ileri sürülmediği, sözleşme uyarınca belirlenen bedelin ödenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine, davalı tarafın tazminat talebinin kabulüyle İ.İ.K.’ nun 72/4 maddesi uyarınca 6.798.TL nin %20 si oranında tazminatın davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, icra takibine dayanak faturalara dayalı hizmetin davalı tarafından ifa edilmediğini, esasen davalının da davacı katılımcılarının kişisel nedenlerle eğitime katılmadıklarını bildirmekle, faturaların ifa edilmeyen edim ve hizmetlere istinaden kesildiğinin sübut bulduğunu, davalının hizmet vermediğini kabul etmesine rağmen ücret ödemekle yükümlü kılındıklarını, icra takibine dayanak faturalara yansıyan hizmetin alınmaması nedeniyle menfi tespit talep edildiğini, davalının hizmetin ifa edilmediği beyanı nedeniyle artık faturaların tartışma konusu olmaktan çıktığını, verilmeyen hizmet nedeniyle fatura kesildiğini, faturaların vekil edeninin ticari defterlerinde kayıtlı olmadığını, davacı tarafa ulaştırılıp/ulaştırılmadığı hususunda belge bulunmadığını, sözleşme imzalanmışsa da hizmet alınmadığını, iki yıllık zamana yayılmış eğitim programı icinde 4 saatlik eğitime katılındığını belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, menfi tespit isteğine ilişkindir. Davacı taraf, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla aleyhine başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olunmadığının tespitini istemiş; davalı taraf ise, takibe konu alacağın 20/08/2013 tarihli dil eğitim sözleşmesi nedeniyle oluştuğunu savunmuştur.
Dosya arasında bulunan İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya suretinden, alacaklının …, borçlunun …. Ltd Şti olduğu, 6798 TL asıl alacağın fer’ileriyle birlikte tahsili talebiyle 20/08/2013 tarihli ingilizce dil eğitimi hizmet sözleşmesine dayalı 6 adet fatura açıklamasıyla 25/04/2014 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliğiyle takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafca sunulan 20/08/2013 tarihli sözleşmenin taraflar arasında düzenlendiği, belirtilen tarih aralığı, gün ve saatlerde, belirlenen çalışanlara ingilizce eğitim verilmesi karşılığında 2×6800 TL ücret ödenmesinin kararlaştırılarak imzalandığı, katılımcı listesi ve ödeme takviminin tarafların kaşe ve imzalarıyla onaylandığı, takibe konu faturaların ödeme takviminde saptanan tarih ve miktarlarla uyumlu olduğu görülmüştür.
Toplanan deliller, dosya kapsamı ve imzası itiraza uğramayan sözleşme içeriğine göre, davalının ingilizce eğitim hizmeti vermesi karşılığında sözleşmeye konu bedelin ödenmesinin kararlaştırıldığı, davacı katılımcılarına bir kısım eğitimin verildiğinin anlaşıldığı, davacı tarafın sözleşme altındaki imzaya itirazı bulunmadığı gibi, sözleşme gereği edimlerin davalı tarafından hiç veya gereği gibi yerine getirilmediği hususunda da itirazı olmadığı, bu durumda sözleşme içeriğine göre davacının takibe konu bir kısım sözleşme bedelini ödemekle yükümlü olduğu sonucuna varılmakla yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Açıklanan nedenlerle, kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunmadığından HMK nun 355 maddesine göre istinaf sebepleriyle bağlı incelemeye göre kararın usul ve yasaya uygun bulunduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-İstanbul 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 07/06/2017 tarih, 2014/1153 Esas 2017/542 Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf taleplerinin HMK.nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvuru giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı taraf lehine istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK. nun 353/1-b.1 bendi ile aynı kanunun 362 maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 15/02/2018