Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 54. Hukuk Dairesi 2023/975 E. 2023/599 K. 21.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
54. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
KARAR KALDIRMA
DOSYA NO: 2023/975
KARAR NO: 2023/599
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/11/2022
NUMARASI: 2021/847 – 2022/735
DAVANIN KONUSU: Araç Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan Menfi Tespit
İSTİNAF TARİHİ: 31/01/2023
Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ DÜŞÜNÜLDÜ; İstinaf isteminde usul işlemleri tamam olduğundan, ilk derece mahkemesinin dosyasındaki bütün belgeler ve dosya hakkındaki dairemiz üyesince düzenlenen rapor incelendi, istinaf başvuru dilekçesinin ve davanın esası istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan incelemede dosyada dairemizce karar verilmesi için eksiklik bulunmadığı anlaşıldı. İstinaf sebepleri: Davacılar vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde; kiralayan sıfatına haiz davalı şirket araçların kullanımına ilişkin olarak her ay fatura tanzim ederek müvekkil şirkete tebliğ ettiğini, müvekkili şirketin ise bu faturaları davalı şirket hesabına ödediklerini,banka dekontlarıyla bunu ortaya koydukları ı, araçların davalı şirket yetkililerince imza karşılığı teslim alındığını ve davalı şirket tarafından kesilen 01/11/2021 tarihli faturada dahil olmak üzere borç ve alacağın kalmadığını, kiralama ilişkisinin de sona erdiğini ancak bu ilişki sona erse de davalının 20.001 meblağlı faturayı e-arşiv fatura olarak düzenleyip müvekkili şirkete gönderdiğini, davalı şirketin herhangi bir alacağı olmamasına rağmen düzenledikleri bu bedelsiz faturaya karşılık gelen miktar için daha önceden kiralama ilişkisinin teminatı olarak müvekkili …’nun da kefil olduğunu, takibe konu bedelsiz kalan bonoyu İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından icra takibine koyarak mükerrer ödeme hatta olmayan bir alacağın tahsilatı yoluna gittiğini, yapılan ödemenin de sebepsiz zenginleşmeye yol açacağını belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Yasal dayanak:Hukuk Muhakemeleri Kanunu;190, 191. maddeleri,Türk Medeni Kanunu 6. maddesi, Türk Borçlar Kanunu 299, 313, 314, 315. maddeleri,İcra İflas Kanunu 67,68,72, 269, 269/a. 269/b, 269/c maddeleri,Yargılama konusu olayda: Davacı; mü til ltd. şti ile ile davalı şirket arasında araç kiralama sözleşmesi imzalandığını davalı şirkete ait araçlar müvekkil şirketin kullanımına verildiğini, kiralayan davalı şirket araçların kullanımına ilişkin olarak her ay fatura tanzim ederek müvekkil şirkete tebliğ edildiğini, müvekkil şirket ise bu faturaları davalı şirket hesabına dilekçemiz ekinde de sunduğu banka dekontlarıyla ödendiğini, kiralanan araçlar, 02/11/2021 tarihinde davalı şirkete, araç teslim tutanağı ile teslim edildiğini, araç teslim tutanağı ile teslim edildiğini, araç teslim tutanaklarında ise araçlardan sadece … plakalı araçta sol dış dikiz aynasında kırık olduğunu, diğer araçlarda ise herhangi bir hasarın bulunmadığını açıklama kısmına yazıldığını, araçlar davalı şirket yetkililerince imza karşılığı teslim alındığını, dolayısıyla davalı şirket tarafından kesilen 01/11/2021 tarihli faturada dahil olmak üzere borç ve alacağın kalmadığını, kiralama ilişkisinin sona erdirildiği hususunda karşılıklı olarak mutabakata varıldığını, davalı taraf kiralama ilişkisi sona erdirildikten ve araçlar kendileri tarafından teslim alındıktan sonra 12/11/2021 günü … numaralı 20.001 meblağlı faturayı e-arşiv fatura olarak düzenlediğini müvekkili şirkete gönderdiğini, davalının söz konusu bu faturaya gerekçe olarak … plakalı araçtaki hasar ve eksik parça bedeli ve … plakalı araçtaki hasar ve eksik parça bedeli karşılığı alacak olarak gösterdiğini, davalı şirketin herhangi bir alacağı olmamasına rağmen düzenledikleri bu bedelsiz faturaya karşılık gelen miktar için daha önceden kiralama ilişkisinin teminatı olarak müvekkil …’nun da kefil olduğunu, takibe konu bedelsiz kalan bonoyu İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından icra takibine koyarak mükerrer hatta olmayan bir alacağın tahsilatı yoluna gittiğini, böylelikle müvekkillerini haciz baskısı altına alarak zor duruma düşürdüğünü, davalı tarafın kötü niyetle kiralama ilişkisi sona erdikten ve araçlar kendilerince teslim alındıktan sonra borç oluşturma yoluna gidildiğini, muhtemel zararların engellenmesi için başlatılmış bulunan icra takibinin durdurulmasına mahkemece uygun görülecek teminat miktarı yatırılarak ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davalı aleyhine açılan menfi tespit davasının kabulü ile müvekkillerinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline, davalı aleyhine %20 tazminat ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme; davacı yan, iddiasını ispat edemediğinden, davacı yanın bu haliyle borçlu olmadığını da belgeleyecek başkaca bir delili olmadığından ve dava dilekçesinde de yemin deliline dayanmamış olduğundan, yemin hakkı hatırlatılmayarak davanın reddine karar vermiştir. Dava; araç kira sözleşmesi nedeniyle alınan kambiyo senedinden kaynaklanan İİK 72.maddesine dayalı menfi tespit davasıdır.Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır HMK 4/a maddesi gereğince “kiralanan taşınmazların İcra İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu olan davalar ile bu davalara karşı açılan davaların Sulh Hukuk Mahkemesinde” görüleceğinin düzenlenmiştir. Davacılar vekilinin bu sözleşmeden kaynaklı bedellerin ödendiğini, davalı tarafın kötü niyetle kiralama ilişkisi sona erdikten ve araçlar kendilerince teslim alındıktan sonra borç oluşturma yoluna gidildiğini, ellerinde bulunan ve bedelsiz kalmasına rağmen müvekkilinin tüm ikazlarına ve taleplerine rağmen kendisine iade edilmediği bononun icra takibine koyulduğunu, kötü niyetle mükerrer ödeme, bir alacağın tahsilatını amaçladığını ileri sürmesine göre mahkemece görev hususunun değerlendirilmesi gerekir Bu durumda; HMK 4/a maddesi gereğince, Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, Asliye Ticaret Mahkemesinin yargılama yaparak davanın esası hakkında karar vermesi doğru olmamıştır. Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabi tutarak tespit edilen yargılama hatalarını bizzat düzeltmek amacıyla yapılan inceleme sonunda; duruşma yapılmasına gerek olmadığı, davaya bakma görevi kararı veren mahkemeye ait olmadığı halde yazılı şekilde karar verilmiş olması sebebiyle, mahkeme kararının yerinde olmadığı, istinaf sebebi yerinde olduğundan HMK 353/1-a/3 maddesi gereğince istinaf başvurusunun kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Davacıların istinaf başvurusunun KABULÜNE, İlk derece mahkemesinin kararının KALDIRILMASINA, Görevli mahkemeye gönderilmek üzere dosyanın Mahkemesine İADESİNE, Peşin yatırılan istinaf başvuru harcının mahsubuna, Peşin yatırılan istinaf karar harcının talep halinde yatırana iadesine, Gider avansından kalanın talep halinde yatırana iadesine, Dair dosya üzerinden, tarafların ve vekillerinin yokluğunda oy birliği ile KESİN olarak karar verildi, açıkça anlatıldı. 21/03/2023