Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 54. Hukuk Dairesi 2023/3679 E. 2023/1883 K. 12.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
54. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
BAŞVURUNUN REDDİ
DOSYA NO: 2023/3679
KARAR NO: 2023/1883
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/06/2023
NUMARASI: 2023/15 – 2023/634
DAVANIN KONUSU: Kira İlişkisinden Kaynaklanan Alacak
İSTİNAF TARİHİ: 20/07/2023
KARAR TARİHİ: 12/10/2023
Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ DÜŞÜNÜLDÜ; İstinaf isteminde usul işlemleri tamam olduğundan, ilk derece mahkemesinin dosyasındaki bütün belgeler ve dosya hakkındaki dairemiz üyesince düzenlenen rapor incelendi, istinaf başvuru dilekçesinin ve davanın esası istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda dosyada dairemizce karar verilmesi için eksiklik bulunmadığı anlaşıldı.
İstinaf sebepleri: Davalı vekili süresinde sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde; yerel mahkemece her ne kadar görevli mahkemelerin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğundan bahsedilmiş ise de işbu dava ile belli başlı malzemelerin bedelinin talep edilmiş olması nedeniyle görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri olamayacağını, davacı tarafın müvekkilini muhatap alacak şekilde tanzim etmiş olduğu faturaların herhangi bir ticari ilişkiden kaynaklanmadığını, herhangi bir sözleşmeye dayanmayan, varlığı dahi ispat edilemeyen hususlar hakkında bir fatura tanzim edildiğini ve müvekkili tarafından ödenmesinin talep edildiğini, davacı tarafın malzeme bedelini talep etmesi yani bir alacak talebinde bulunması durumunda görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri değil, Asliye Hukuk Mahkemeleri olacağından bahisle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Yasal dayanak:Hukuk Muhakemeleri Kanunu;190, 191, 123,307. maddeleri,Türk Medeni Kanunu 6. maddesi,Türk Borçlar Kanunu 299 ve devamı maddeleri, Yargılama konusu olayda:Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Davalı şirket ile davacı şirket arasında var olan ticari ilişki nedeniyle kullanılan malzemelerin davalı tarafça kiralandığını müvekkili şirket çalışanları tarafından kendilerine teslim edildiğini, davalı şirketçe bu malzemelerin inşaat yapımında kullanıldığını, süresi içerisinde iade edilmesi gereken malzemelerin müvekkili şirkete iade edilmediğini, Bakırköy … Noterliği … yevmiye numarası ile ihtarname tanzim edildiğini ve iade edilmeyen malzemelerin bedelleri de belirtilerek 3 iş günü içerisinde malzemelerin teslim edilmesi hususunun karşı tarafa ihtar edildiğini, ihtarnamede belirtilen malzemelerin müvekkile iade edilmemesi haline bedellerinin ödenmesi gerektiği, aksi halde tahsili için yasal yollara başvurulacağı da belirtildiğini, belirtilen sürede herhangi bir mal iadesi ya da ödeme yapılmadığını, akabinde davalının müvekkilden teslim aldığı ancak hukuka aykırı şekilde iade etmediği malların bedelinin ödenmesi amacıyla faturada belirtilen mallar karşılığında 05/09/2022 tarihinde 870.397,09TL bedelli fatura tanzim ve tebliğ edildiğini, faturada iade edilmeyen malların hizmet bedeli olduğu açıkça belirtilmesine rağmen karşı tarafça fatura reddedildiğini, davalının haksız ve mesnetsiz şekilde faturayı reddetmesi üzerine 03/10/2022 tarihinde arabulucuya başvurulduğunu ve uzlaşmaya varılamadığını, … Projesinde davalının yine müvekkile ait malzemelerin kira bedellerini ödememesi sebebiyle İstanbul …İcra Müdürlüğü nezdinde … esas numarasıyla icra takibi başlatıldığını, borçlunun icra dosyasına itirazına müteakip İstanbul 14.Sulh Mahkemesi nezdinde 2022/1307 esas sayısı ile tarafımızca itirazın iptali davası ikame edildiğini, davacının iadesini talep ettiği malzemeleri başkaca bir firmadan kiraladığı ve oldukça uzun süre ne malzemeye ne de malzeme bedeline erişemediği için ekonomik ve ticari itibar anlamında oldukça büyük bir mağduriyet yaşadığını belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafça alacağın temeli olan işlemin kiralamadan kaynaklandığı iddia edildiğinden mahkemenin görevsiz olup görevli mahkeme sulh hukuk mahkemeleri olduğunu bildirdiğini, davacının vermiş olduğunu iddia ettiği hizmete yönelik olarak taraflarca mutabık kalınan bir tutar söz konusu olmadığını, sebepsiz zenginleşme saiki ile müvekkiline yansıtılmaya çalışılan faturaların dikkate alınmaması ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme; davanın usulden reddi ile dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır. HMK 4/a maddesinde “kiralanan taşınmazların İcra İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu olan davalar ile bu davalara karşı açılan davaların Sulh Hukuk Mahkemesinde” görüleceği düzenlenmiştir. Hukuki uyuşmazlıklarda Asliye Hukuk mahkemelerinin görevi asıl, Sulh Hukuk mahkemesinin görevi ise istisna olup, özel bir kanun hükmü ile açıkça Sulh Hukuk mahkemesinde bakılacağı bildirilmeyen bütün dava ve işler Asliye Hukuk mahkemesinde genel hükümlere göre görülecektir. Somut olayda; uyuşmazlığın sebebi olan alacak kiralanan malzemelerin bedellerine ilişkin olup uyuşmazlık kira ilişkisinden kaynaklandığından istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabi tutarak tespit edilen yargılama hatalarını bizzat düzeltmek amacıyla yapılan inceleme sonunda; dairemizce duruşma yapılmasına gerek olmadığı, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlara, yasal gerektirici nedenlere göre karar verilmiş olması sebebiyle, incelenen mahkeme kararının HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, istinaf sebepleri yerinde olmadığından başvurunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan nedenlerle,Davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,Peşin yatırılan istinaf başvuru ve karar harcının mahsubuna, İstinaf harç ve masraflarının istinaf talebinde bulunanın üzerinde bırakılmasına, Gider avansından kalanın talep halinde yatırana iadesine,Karar tebliği, harç takibi ve avans iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,Dair dosya üzerinden, tarafların ve vekillerinin yokluğunda oy birliği ile KESİN olarak karar verildi, açıkça anlatıldı. 12/10/2023