Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2023/896 E. 2023/738 K. 12.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/896
KARAR NO: 2023/738
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/02/2023
NUMARASI: 2022/120 Esas, 2023/92 Karar
DAVANIN KONUSU: Tespit
KARAR TARİHİ: 12/09/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ; taraflar arasında Bağcılar Konut ve Ticaret Merkezi İnşaatı ile ilgili olarak 04/05/2018 tarihli Mekanik Tesisat İşleri Sözleşmesi, 21/11/2017 tarihli Mekanik Tesisat Alt Yapı Sözleşmesi ve 09/01/2019 tarihli Doğalgaz Tesisat İşleri Sözleşmelerinin yapıldığını, 04/05/2019 tarihli sözleşmeye göre (22. Madde) davacının edimlerine karşılık İstanbul Bağcılar İlçesi .. Mahallesi … Ada … Parselde bulunan .. Blok …. Kat … ve … nolu bağımsız bölümler .. Blok … Kat … ve … nolu bağımsız bölümler … Blok… Kat … nolu bağımsız bölümler … Blok … Kat .., … ve … nolu bağımsız bölümlerin (toplam 7 adet) barter daire (Trampa =Karşılık Daire) olarak davacıya verilmesi konusunda anlaşma yapıldığını, daha sonra taraflar arasında yapılan 05/04/2021 tarihli mutabakat metnine göre bu dairelerden … Blok … Kat .. nolu dairenin …’e, .. Blok … Kat … nolu bağımsız bölümün ise …’e temlik edileceği konusunda anlaşılmış olup bu dairelerin bu kişiler adına tescil olunduğunu, geriye kalan 5 dairenin de fiilen işleri bitirilip davalıya teslim edildiğini, davalının bu daireleri üçüncü kişilere kiraya verdiğini, ancak davalının kesin kabule ve dolayısıyla bu 5 dairenin davacıya devrine yanaşmadığını, bu konuda İstanbul …. Noterliği 10/12/2021 tarih … yevmiye nolu, Bakırköy …. Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarnamelerini çekmelerine rağmen davalının kesin kabul işlemine yanaşmadığı gibi davalının davacı hakkında İstanbul …. İcra Müdürlüğünün… ve … Esaslı dosyalarında iflas yolu ile takip işlemini başlattığını, tüm bu nedenlerle bu sözleşmeler gereği kesin kabul işleminin yapılmasına karar verilmesini, akabinde .. Blok … Nolu … Blok … nolu … Blok … ve … nolu bağımsız bölümlerin davalı adına tescil işlemlerinin yapılmasını talep etmiştir. Davalı vekili; davacı yanın iş bu davası ile talep ettiği hususlar birlikte değerlendirildiğinde Mahkememizin iş bu uyuşmazlığın görüm ve çözümünde görevli mahkeme olmadığından görevsizlik nedeniyle davanın reddini, görev itirazımızın kabul edilmemesi halinde dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddini, Mahkemece aksi kanaatte olunması durumunda iş bu haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davacı vekilinin 09/02/2023 tarihli dilekçesi ile feragat beyanları doğrultusunda davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davalı vekili istinafında; dava tapu iptal ve tescil davası olduğundan para ile ölçülebilen değerde olduğu ve nisbi vekalet ücreti hükmedilmesi gerektiği, mahkemenin keşif yaparak taşınmazların değerini belirlemesi gerektiği ve nisbi vekalet ücretine hükmedilmesini gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davadan feragat halinde vekalet ücretinin nasıl hesaplanacağı karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 6. maddesinde “Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur. Bu madde yargı mercileri tarafından hesaplanan akdi avukatlık ücreti sözleşmelerinde uygulanmaz.” şeklinde düzenlenmiştir. Somut olayda davacı taraf ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra feragat beyanını sunmuştur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 1980/8-809 E., 1980/1982 K. ve 14.05.1980 Tarihli İlamında da belirtildiği üzere, “Dava konusu taşınmazın dava dilekçesinde gösterilen değerine itiraz edilmesinden sonra davadan feragat edilmesi halinde vekalet ücretini belirlemek konusunda herhangi bir işlem yapılamayacağı, vekalet ücretinin asıl davadan bağımsız olmaması sebebiyle Mahkeme’nin davadan feragat sebebiyle davanın reddi kararı vermesi gerektiği kabul etmiştir. Bu karardan sonra Yüksek Mahkemece verilen kararlarında da feragat beyanının verildiği tarih itibariyle sonuç doğuracağı ve davalının feragat tarihinden sonra eksik harcı ikmal etmesinin lehine bir hak kazandırmayacağına” karar vermiştir. Davacı arsa sahibi yüklenici ile yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davacıya devri gereken taşınmazların tapusunu talep etmiş, mahkemece ön inceleme duruşması yapıldıktan sonra keşif kararı verilmiş , keşif yapılmadan önce davacı davasından feragat etmiştir. Mahkemece davanın feragat sebebiyle reddine karar verilmiş karar davalı vekilince vekalet ücreti yönünden nisbi olarak belirlenmesi gerektiği iddiasıyla karar istinaf edilmiştir. Yukarıda belirtilen Yargıtay Hukuk Genel Kararı da dikkate alındığında feragat beyanı davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olması ve feragat beyanın verildiği tarih itibarı ile sonuç doğuracağı hususları birlikte değerlendirildiğinde, mahkemece feragat beyanının verildiği tarih itibarı ile davalı lehine maktu vekalet ücreti hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/02/2023 tarih ve 2022/120 Esas, 2023/92 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 179,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-… maddesi gereğince KESİN olmak üzere 12/09/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.