Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2023/170 E. 2023/238 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/170
KARAR NO: 2023/238
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/10/2022
NUMARASI: 2022/605 Esas, (Derdest)
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 14/03/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili dava dilekçesi ile, taraflar arasında eser sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında teminat olarak miktarı yazılı ve imzalı, lehdar kısmı boş senet düzenlenerek verildiğini, teminat amacıyla verilen senetten dolayı müvekkilinin davalıya her hangi bir borcu olmadığını, borçlu olmadığının tespiti ile müvekkillerinin geri dönüşü olmayan zararlara uğramasını önlemek adına, ilgili hüküm gereğince senet bedelinin % 15 tutarında teminat yatırılması karşılığında davalı tarafından alınacak ihtiyati haciz ve başlatılacak icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; İİK 72/2 maddesinin “İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.” şeklinde olduğu, aynı maddenin üçüncü fıkrasının ise “İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.” hükmünü içerdiği, kanunun, takipten önce açılan menfi tespit davalarında takibin durdurulması yönünde karar verilebileceğini düzenlemiş ise de bu düzenleme, açılan herhangi bir takip olmadan, gelecekte açılacak takiplerin durdurulması yönünde belirsiz ve soyut olarak uygulanamayacağı, aleyhine takip açılıp açılmayacağı belli olmadan tedbir talep edilmesinde hukuki yararın varlığından da söz edilemeyeceği, somut olayda davacı aleyhine dava konusu senet sebebiyle başlatılan bir icra takibi bulunmadığından İİK madde 72 uyarınca davacıların tedbiren durdurulması yönünde tedbir talebinin reddine karar vermek gerektiği Gerekçesi ile Davacı vekilinin tedbiren takibin durdurulması talebinin REDDİNE, karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinafa başvurmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, huzurda görülen davanın, taraflar arasında imzalanan 31.08.2020 tarihli “Uzman Ekip Sözleşmesi” ticari ilişkisi kapsamında teminat olarak verilen eksik bononun/senedin taraflar arasındaki sözleşme ve ticari ilişkiye aykırı, sonradan tek taraflı ve gerçeğe aykırı olarak doldurulması ve tahsilata konu edilecek olması sebebiyle İİK’nın 72 vd. maddeleri gereğince söz konusu senet yönünden müvekkillerin borçlu olmadığının tespiti talepli ve icra takibinden önce açılmış bir menfi tespit davası olduğunu, mahkemenin ihtiyati tedbir ret ara kararında da açıkça belirtilmiş olduğu üzere, ilgili kanun maddesinde icra takibinden önce ve icra takibi sırasında olmak üzere ikili ayrım yapıldığını, icra takibinden önce açılan menfi tespit davalarında ihtiyati tedbir kararı verilebileceğinin açık olduğunu, davalı tarafından müvekkilleri hakkında ihtiyati haciz yapılması ihtimalinde, icra takibi öncesinde dava konusu senet hakkında icra takibine ve ihtiyati hacze konu edilmemesi yönünde bir tedbir kararı verilmesi durumunda, söz konusu karar gerekçe gösterilmek suretiyle müvekkiller hakkında yapılacak olan ihtiyati hacizler kaldırılarak takibin durdurulmasına karar verilebileceğini, öte yandan mahkemece verilen ret kararındaki gerekçelerle ihtiyati haciz yapıldıktan sonra veya icra takibi başlatıldıktan sonra talep üzerine durdurma yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi halinde ise, sadece takibin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verileceğinden mevcut hacizler olduğu gibi kalacak ve aynı şekilde müvekkillerinin haciz baskısı ve riski altında zarara uğrayacağını, bu şekilde verilen ihtiyati tedbirin hiçbir anlamı olmayacağını, gerek uygulamada, gerekse de içtihatlarla sabit olduğu üzere, icra takibinden önce açılan menfi tespit davasında, dava konusu senetle ilgili olarak icra takibine konulmaması ve/veya ihtiyati hacze konu edilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verildiği ve verilebileceği, bunun önünde ne kanunen ne de hukuken herhangi bir engel olmadığını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Talep, taraflar arasında imzalandığı ileri sürülen eser sözleşmesi kapsamında teminat amacı ile verildiği belirtilen miktarı yazılı, imzalı diğer kısımları boş senetten dolayı borçlu olunmadığının tespiti davasında İİK 72. Maddesi gereğince davalı tarafından alınacak ihtiyati haciz ve başlatılacak icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkin olup, mahkemece davacı aleyhine başlatılmış takip bulunmadığı gerekçesi ile talebin reddine karar verilmiştir. İhtiyati tedbirin özel bir türü olan menfi tespit davalarında takibin durdurulması İİK 72. Maddesinde düzenlenmiş olup, İİK 72 . Maddesinde borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir hükmü düzenlenmiştir. Söz konusu yasal düzenleme ile, borçluya takipten önce menfi tespit davası açma olanağı getirilmiş olup, maddenin 2 fıkrasında takipten önce açılan menfi tespit davasında takibin tedbiren durdurulması olanağı tanınmıştır. Takipten sonra açılacak menfi tespit davasında tedbiren takibin durdurulmasına olanak bulunmamaktadır. Bu durumda borçlu ancak icra veznesine giren paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir talep edebilecektir. Yasal düzenlemenin konuluş amacı, henüz ortada icra takibinin olmadığı aşamada borçluya menfi tespit davası açma ve açtığı bu davada aleyhine icra takibi yapılmadığı anda takibin durdurulması yönünde tedbir kararı alabilme imkanı sağlamaya yöneliktir. Mahkemece yasanın açık düzenlemesine aykırı gerekçe ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi hatalı olmuştur. Mahkemece yapılacak iş, davacı borçlunun henüz aleyhine takip yapılmadan önce açtığı menfi tespit davasında ileride yapılması muhtemel icra takibinin durdurulması yönünde tedbir talep edebileceği İİK 72. Maddesinde açıkça öngörüldüğünden, HMK’nın 389. 390. Maddesinde düzenlenen genel ihtiyati tedbir şartları da gözetilerek, somut olayda tedbir şartlarının oluşup oluşmadığının değerlendirilerek ve İİK 72/2 maddesinde teminat alınması düzenlendiğinden durum ve şartlara göre teminat miktarı belirlenerek oluşacak kanaate göre tedbir talebi hakkında karar vermek olmalıdır. kararının HMK’nın 353/1-a6 maddesi kaldırılarak yukarıda belirtilen şekilde inceleme ve değerlendirme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/10/2022 tarih, 2022/605 Esas sayılı ara kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE,5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 14/03/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.