Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2023/1280 E. 2023/1184 K. 05.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1280
KARAR NO: 2023/1184
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/07/2023
NUMARASI: 2022/485 Esas, (Derdest)
DAVANIN KONUSU: Tapu İptali Ve Tescil (Yükleniciden İşyeri Alımına Dayalı)
KARAR TARİHİ: 05/12/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı temlik alan vekili davalılardan … İnşaat ile yapılan eser sözleşmesi kapsamında kendisine devri gereken taşınmazların sözleşmenin ifa edilmesine rağmen verilmediğini belirterek tapu iptal ve tescil talebinde bulunmuş , teminatsız olarak davalı adına kayıtlı taşınmaza tedbir konulmasını aksi halde davalıdır şerhi konulmasını talep etmiştir. Mahkemece, dava konusu İstanbul İli, … Mah. … Ada, … parsel … Kat:…, … no’lu bağımsız bölümün tapu kaydına davalıdır şerhi konulması talebi kabul edildiği, dahili davalı … vekilinin taşınmaz üzerindeki davalıdır şerhinin kaldırılmasına ilişkin talepleri yönünden ise dahili davalının delilleri ile iyi niyetli 3.kişi olup olmadığının tartışması ve araştırılması gerektiğinden itirazının reddine karar verildiği, davacı temlik alan vekilinin talebi 29/06/2022 tarihli ara kararda değerlendirme yapıldığından, teminatsız ihtiyati tedbir verilmesi talebinin reddine karar verildiği, davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekilinin davalıdır şerhinin kaldırılması talebinin 29/06/2022 tarihli ara karar ile değerlendirilmekle, davalıdır şerhinin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği görülmüştür. Davacı … vekili istinafında; tedbir istenen taşınmaz dava sırasında dahili davalı …’e devredildiğini, davayı açan … inşaat tarafından davanın devredildiğini, yeniden davacı sıfatı kazandıklarını, davalı …in dava konusu taşınmazı kötü niyetli olarak devrettiğini, muvazalı devir olduğunu, mahkemece tebir talebi hakkında karar verildiğini belirterek tedbir talebinin reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, mahkemenin teminatsız olarak ret kararı verilmesini reddetttiğini, teminat karşılığında tedbir kararı hakkında karar vermediğini, yaklaşık ispatın gerçekleştiğini, davanın tapu iptal ve tescil davası olduğunu belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. Dahili davalı … istinafında; taşınmaz üzerine teminatsız olarak davalıdır şerhi konulduğunu, tapuya güvenerek taşınmazın satın alındığını, iyiniyetli üçüncü kişi olduğunu, satışta muvazaa olmadığını, mal kaçırma kastının da olmadığını belirterek davalıdır şerhinin kaldırılmasını istemiş ve istinaf talebinde bulunmuştur. Davalı … İnşaat vekili istinafında; teminatsız olarak tedbir konulduğunu belirterek davalıdır şerhinin kaldırılmasını talep etmiş ve istinaf talebinde bulunmuştur. İhtiyati tedbirin şartları 6100 Sayılı HMK’nın 389/1. maddesinde genel olarak düzenlenmiştir. Buna göre, mevcut durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK’nın 390/3 maddesine göre, tedbir talep eden, öncelikle tedbir istemine ilişkin dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır. Buradaki ispatın ölçüsü, “yaklaşık ispat” kuralına göre belirlenir. Yaklaşık ispat kuralı uygulanırken, iddianın doğruluğunu kabul etmekle birlikte, aksinin mümkün olduğu ihtimalini de gözetmelidir. Bu nedenle, ihtiyati tedbire karar verilirken, talebin haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan kural olarak teminat alınır. Geçici hukuki koruma kapsamında olan ihtiyati tedbir kararı verirken hakim, asıl uyuşmazlığı çözecek içerikte bir karar vermemelidir. Bununla birlikte, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesini ve ihtiyati tedbirin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur. İhtiyati tedbir kararı verilmesinde hakime geniş bir takdir alanı bırakılmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemelidir ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararını verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Yasa’nın öngördüğü ölçüde ispat edilememişse, ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. Anayasanın 141/3. Maddesine göre mahkeme ihtiyati tedbir isteminin kabulü ile ihtiyati tedbir kararı vermesi veya istemin reddine karar vermesi hallerinde kararında hukuksal gerekçe göstermek zorundadır. Temlik eden ile davalı … İnşaat arasında yapılan sözleşme maddeleri ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı lehine bu aşamada yaklaşık ispata yeterli bilgi ve belge bulunmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen karar doğru ise de; aynı gerekçeyle davalıdır şerhinin reddine karar verilmesi gerekirken bu yönde kabul kararı verilmesi hatalı olduğundan davalıdır şerhinin kaldırılmasına yönelik yeniden karar verilmek üzere davalılar yönünden istinaf kabul edilerek dosyanın gereği yapılması için yerel mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. Davalılar yönünden ise istinaf talebinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme ara kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/07/2023 tarih ve 2022/485 Esas sayılı ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince REDDİNE, 2-Davalı … ve davalı … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi vekilinin istinaf başvurularının KABULÜNE,3-Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/07/2023 tarih ve 2022/485 Esas sayılı ara kararının KALDIRILMASINA,4-Davacının istinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 6-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 7-Davalı … ve davalı … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendilerine İADESİNE,8-Davalı … ve davalı … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi tarafınca yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA,9-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-f bendi gereğince KESİN olmak üzere 05/12/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.