Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2022/434 E. 2023/1071 K. 15.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/434
KARAR NO : 2023/1071
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/02/2020
NUMARASI: 2016/218 Esas, 2020/117 Karar
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/11/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; aleyhine yapılan icra takibine yönelik tebligata itiraz ederek davacının davalıya bir borcu olmadığını, aralarında görüşmeler yapılmış olduğunu, ancak sözlü veya yazılı bir anlaşmanın olmadığını, davalıdan bir hizmet alınmadığını, bu nedenle borcun doğmadığını, davalıya Beyoğlu … Noterliği … yevmiye nolu müvekkil şirketin keşide ettiği ihtar ile gönderilen faturaların hatalı olduğunu, faturanın iade edildiğini, taleplerinin haksız olduğunu, takibe dayanak konu faturaya itiraz ettiğini çünkü bu faturanın aralarında bir sözleşme ilişkisi yokken düzenlenen bir belge olduğunu, faturanın süresi içinde iade edilmiş olduğundan bunu ispat yükünün davalıya ait olduğunu, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icraya konula icra takibinin tebligattaki usulsüzlük nedeniyle kesinleşmiş olduğu için işbu davanın açıldığını, menfi tespit davasının kabul edilmesini, ihtiyatı tedbir kararı verilmesini, davacıya ait olmayan borçtan dolayı hesaplarına konulan blokenin kaldırılmasını, mali ve ticari kayıp nedeniyle davalının tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasını, davacı vekili, davada delil olarak 25 Kasım 2015 tarihli davacının davalıya keşide etmiş olduğu Beyoğlu … Noterliğinden … yevmiye nolu ihtarnameyi göstermiş, bu ihtarnamede, faturanın tarihinin hatalı olduğunu, fatura içeriği proje çalışmasını gerek zamanında teslim etmemesi ve gerekse … tarafından projenin teknik olarak kabul edilmemesi üzerine iş başka firmaya yaptırıldığı için adı geçen faturanın bu ihtarname ile iade edildiğini, davanın kabulünü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davalı şirket tarafından davacı şirkete 9.376,11-TL tutarlı … sıra nolu 25/10/2015 tarihli fatura içeriğindeki işlerin yapılmış ve teslim edilmiş olduğunu, bu faturaya karşı davacınun bir ödemede bulunmamış olduğunu, bunun üzeride davacı aleyhine İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile 08/12/2015 tarihinde ilamsız icra takibinin başlatıldığını, borçlunun … Mah. … Cad. … Sok No:… Beşiktaş/İstanbul adresine gönderilen ödeme emri 11/12/2015 tarihinde davalının belirtilen adresten taşındığı gerekçesiyle iade edilmiş olduğunu, davalının bu adresinin İstanbul Ticaret Odasındaki adresi olduğunu, 28/12/2105 tarihinde ikinci kez ödeme emri gönderilmiş olduğunu, usulü uygun olarak bunun gönderilmiş olduğunu davacı şirketin yetkilisi olan … tarafından takibe 05/01/2016 tarihinde takip alacaklısının borçlu olmadığı gerekçesiyle itiraz edilmişse de itirazın yasal süresi içinde yapılmamış olduğunu, 04/2016 tarihinde takibin kesinleşmiş olduğunu, davacının borçlu olmadığı iddiasının haksız olduğunu, davacının … şirketi ile birlikte işleri yaptığını, davacının yetkililerinin Çanakkale içinde faal olan davalı şirket yetkilileri ile görüşerek faturaya konu hizmetin yapılmasını talep etmiş olduklarını, işin bedeli ve niteliklerinin belirlenmiş olduğunu, ve sözleşmenin imzalanmış olduğunu, hizmetin tam olarak verilmiş olduğunu davacının iddiasının haksız ve kötüniyetli olduğunu, menfi tespit davasının reddini, haksız ve kötüniyetli açılan davada %20 oranında kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini, davalı vekili, 28/10/2016 tarihindeki dilekçesinde delillerini ve tanıklarını belirttiğini, davacı vekili delil olarak İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasını, alacağın dayanağı olarak gösterdiği 25.10.2015 tarihli faturayı belirttiğini, davacının davalıya gönderdiği Beyoğlu … Noterliğinden … yevmiye nolu ihtarnameden davacının mal ve hizmetin yerine getirildiğini kabul ettiğini, böylece ispat külfetinin menfi tespit davasında yer değiştirmiş olduğunu, faturaya dayalı başlatılan icra takibine yasal süre geçtikten sonra 05.11.2016 tarihinde itiraz etmiş olduğunu, borcu inkar ettiğini, tüm bu nedenlerle davanın reddini, lehine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.Mahkemece; takibe dayanak faturanın davacının defterlerinde yer almadığı ve ihtarname ile davalı yana iade edildiği, yalnızca davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu bu kapsamda fatura içeriğinin kesinleştiğine ve fatura kapsamında alacaklı olunduğuna yönelik ispatla yükümlü olan tarafın menfi tespit davası kapsamında davalı taraf olduğu , her ne kadar 17/ 09/2015 tarihli enerji nakil hattı mühendislik sözleşmesinin davalı (iş gören) şirket ile dava dışı … şirketi arasında düzenlendiği ve dava dilekçesi içeriğinde davacı ile davalı arasında hukuki ilişkinin inkar edildiği beyan edilmiş ise de davacı yanın davalıya keşide ettiği Beyoğlu … Noterliğinin 25/11/2015 tarihli ihtarnamesi kapsamında taraflar arasındaki iş ilişkisinin kabul edildiği ancak davacının itirazının davalının işi zamanında teslim etmemesi ve … tarafından projenin onaylanmaması nedeniyle işin başka bir firmaya yaptırılması dolayısıyla faturanın iade edildiği bu kabul kapsamında davacı şirket ile dava dışı … şirketi arasında organik bağın olup olmadığı noktasında ayrıca araştırma yapılmasına yer dosyada mübrez enerji nakil hattı mühendislik sözleşmesi kapsamında davalı tarafın sorumluluğunun anlaşmanın 4. maddesi ile belirlendiği, ENH dosyasının hazırlanması ve saha harita çalışmasının AUTOCAD bilgisayar kopyası olarak iletilmesinden itibaren üç gün içinde AUTOCAD formatında ve bilgi yapraklarının word formatında teslimi , proje için hazırlanan dosyanın … uyguladığı yönetmelik standart ve genelgelere uygun olması, tasarımın … onaylanması aşamasında gerek duyulan hallerde tasarımın teknik ve benzeri gereklerini gerekli mercilere anlatmak olarak belirlendiği, işin teslimi için belirli bir sürenin kararlaştırılmadığı, anlaşmanın 6. maddesiyle davalı tarafça verilen hizmetten dolayı sözleşme dönemi süresince ücretin 1000 metre ENH’na kadar 2250-TL olup, davalı tarafından proje tesliminden itibaren %80’inin yedi gün içerisinde, %20’sinin ise … onayına takiben yedi gün içerisinde ödenmesinin kararlaştırıldığı, takip dosyasının tetkikinde ise ödeme emrine itiraz süresinden sonra davacı takip borçlusu tarafından ibraz edilen itiraz dilekçesi içeriğinde davalı tarafından e-posta ile gönderilen projenin kullanılmadığı, bu nedenle email’in iade edildiğinin beyan edildiği ayrıca davacı yanın davalı tarafça hazırlanan projenin … tarafından onaylanacağı beyanına güvenilerek dayanak faturanın gönderilmesini ve ödemenin yapılacağının davalı tarafa bildirildiğine ancak onay alınmadığının tespit edildiğine yönelik ıslah dilekçesi içeriği, taraflar arasındaki e-mail yazışma ve kayıtlarının yazılı delil başlangıcı kapsamında dinlenen tanık beyanları ile doğrulanması, rapora itiraz dilekçesi kapsamında davacı yanın davalı tarafın e- mail ile gönderdiği projenin … tarafından onaylanması halinde davacının ücrete hak kazanacağının kararlaştırılmasına rağmen … onayının alınmaması nedeni ile çizimin davalıya iade edildiğine yönelik beyanları ile ilk bilirkişi raporu kapsamında davalının taraflar arasındaki anlaşmaya uygun şekilde iş teslimini gerçekleştirdiği, projenin … onayının alınması ile muaccel hale gelecek ücretin %20’sine yönelik olarak davalının hazırladığı projenin onayının alındığı gösterir belge ve delile rastlanılmamakla davalı yanın fatura bedeli olan 9.376,11-TL’nin %20’si olan 1.875,22-TL yönünden davacı yanın menfi tespit isteminde haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalı yanın kötüniyetli olduğu olduğu ispata muhtaç kalmakla davacı yanın tazminat isteminin reddine, reddedilen kısım yönünden takip dosyasına yatan paranın alacaklıya ödenmemesine yönelik tedbir kararı verildiği ve uygulandığı anlaşılmakla İİK’nın 72/4 maddesi uyarınca reddedilen kısmın %20′ sine tekabül edilen 1.624,95-TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine karar verildiği görülmüştür. Davacı vekili istinafında; davalının mail olarak taslak gönderdiğini yürürlükteki yasa ve yönetmeliklere uygun onaya hazır proje sunmadığını, teslim etmediğini tedaşa sunulan ve onay alınan porje davalı firmanın değil başka firmaya yaptırılan yeraltı projesi olduğunu, bilirkişi raporunda belirtilen sözleşmeyi kabul etmediklerini, dava dışı … firmasının sözleşmede imzasının olmadığını belirterek istinaf talebinde bulunmuştur.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı iş sahibi davalı ise yüklenicidir. Davacı iş sahibi davalı tarafından başlatılan faturaya dayalı takip sebebiyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiş, davalı ise bakiye iş bedelinin ödenmediği iddiası ile takip talebinde bulunduğunu işin tam ve eksiksiz olarak yerine getirildiğini iddia ederek davanın reddini talep etmiş mahkemece davacının menfi tespit talebinde haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davacı vekilince istinaf edilmiştir. Davacı iş sahibi her ne kadar dava dilekçesinde davalı yüklenici ile aralarında sözlü yada yazılı akdi ilişkinin bulunmadığını iddia etmiş ise de; davacı vekili 2 numaralı celsede, davalı ile sözleşme ilişkisini kabul ettiklerini ve sözleşmeyi feshettiklerini beyan ettiği görülmüştür. Davacı vekilinin bu beyanı karşısında, taraflar arasında yazılı sözleşme ilişkinin olmadığı fakat davacı iş sahibi tarafından davalıya gönderilen ihtarname, taraflar arasındaki mail yazışmaları, dinlenen tanık beyanlarından anlaşılacağı üzere sözlü akdi ilişkinin kurulduğu sabittir. Mahkemece taraflar arasında yazılı sözleşme ilişkisi olduğu kabul edilerek dava dışı şirket ile yapılan sözleşme hükümlerine göre karar verilmesi hatalı olmuştur. Mahkemece yapılması gereken taraflarca sözlü akdi ilişkinin kapsamı belirlenerek iddia ve savunmalar doğrultusunda taraf delilleri toplanıp değerlendirilmesi gerektiği, dosyada bulunan bilirkişi raporlarının yazılı sözleşme hükümlerine göre düzenlendiği ve raporlar arasında çelişki bulunduğu hususları da gözetilerek sözlü akdi ilişki kapsamında raporlar arasındaki çelişkiler de giderilmek suretiyle karar verilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,2-İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/02/2020 tarih, 2016/218 Esas, 2020/117 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE,5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 15/11/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.