Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2022/390 E. 2023/1030 K. 08.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/390
KARAR NO: 2023/1030
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/07/2020
NUMARASI: 2018/257 Esas, 2020/367 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 08/11/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, taraflar arasında, … içindeki … Cafenin, … Mimarlık Ltd. Şti. tarafından çizilen projeye göre, inşaat, dekorasyon ve uygulaması konusunda sözlü anlaşmaya varıldığını, müvekkili tarafından 700.000 TL+ KDV ve genel elektrik panosu bedeli 18.000 TL.+ KDV ilavesiyle başlangıç bedeli 718.000 TL+ KDV olarak işin yapımının üstlenildiğini, iş devam ederken, müvekkili tarafından tespit edilen proje eksikliği, fiziki durum ile proje arasındaki uyuşmazlıkların davalıya bildirildiğini, proje müellifi olan … tarafından bu talep ve tespitlerin onaylandığını ve projenin yine … tarafından ikmal edildiğini, onaylanan bu ikmal işleri için müvekkili ile davalının 119.750,00+KDV ilave bedel konusunda mail yazışmaları ile anlaştıklarını, müvekkilinin taahhüt ettiği işleri tamamladığını, bedelin bir kısmının ödenmediğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 427.903,42 TL. alacaklarının fiilen cafenin açıldığı 23.09.2017 tarihinden başlamak üzere en yüksek ticari temerrüt faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu reddi gerektiğini, davacı ile müvekkili arasında, müvekkili şirkete ait … AVM’de mukim “… Cafe” işletmesinin halihazırdaki projenin davacı tarafından uygulanması işlerini kapsar tüm inşaat, mekanik, elektrik ve dekorasyon işlerinin yapılması hususunda anlaşıldığını, davacının yüklenici sıfatı ile anahtar teslim olmak üzere işe başladığını, taraflar arasında yapılan anlaşma uyarınca karşı tarafın yapılacak işleri müvekkiline bildirdiğini, bu işler için teklif sunduğunu, taraflarca karşılıklı anlaşmayla tüm işler için 700.000 TL +KDV bedeli üzerinden anlaşma sağlandığını, davacının işe başladıktan sonra, başlangıçta anlaşma konusu işlerin dışına çıkarak ek işler yaptığı iddiası ile müvekkilinden ek bedeller talep etmeye başladığını, basiretli tacir olma yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacının bu taleplerinin müvekkili tarafından kabul edilmediğini, ayrıca davacının haksız taleplerini kabul etmemek kayıt ve şartıyla davacı tarafça ifa edilen işin eksik, hatalı ve ayıplı olması ve bununla birlikte anlaşılan teslim tarihinde teslimin gerçekleşmemesi nedenleriyle müvekkilinin zarara uğramasına sebebiyet verildiğini bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasında varılan anlaşma sonucunda … AVM içinde yer alan ve “… Cafe ” olarak açılışı yapılan işyerinin davalı tarafından yaptırılan mimari projeye uygun olarak inşaat, elektrik ve mekanik işler yönünden imalatların davacı tarafından yapıldığı, geçici veya kesin kabul yapılmadan 23/09/2017 tarihinde cafenin fiilen açılışının yapıldığı ve işletilmeye başlandığı fakat imalat bedellerinin ödenmediği iddiasıyla hakediş bedelinin ödenmesi talebiyle somut davanın açıldığı, taraflar arasında mimari projeye uygun imalatların yapılabilmesi için anlaşmaya varıldığı, işin 700.000-TL + KDV ve elektrik panosu için 18.000-TL + KDV olmak üzere başlangıç bedelinin 718.000-TL + KDV olduğu, daha sonrasında mimari projedeki eksikliklerin tespit edilmesi nedeniyle mimari projeyi düzenleyen firmaya projenin ikmal ettirildiği ve buna uygun olarak taraflar arasında ilave işler hususunda anlaşmaya varıldığı cafenin geçici veya tam kabulü yapılmadan 23/09/2017 tarihinde fiilen açılışının yapıldığı, cafenin halen ticari faaliyetine devam ettiği, davalı tarafın ayıplı ifa iddiaları doğrultusunda Bakırköy 4.Sulh Hukuk Mahkemesi’nde 2017/232 D.İş dosyası ile tespit yaptırdığı, tespit raporunun alındığı, fakat davacının yapılan imalatlar ve liste halinde bildirdiği işler doğrultusunda tespit raporuna itiraz ettiği, gerek davacı ve gerekse davalı tarafından binanın fiziki şartları, mimari proje, ortaya çıkan ekstra işlemler nedeniyle yapılmayan ve imalat bedelinden düşülmesi gereken bedel olarak 105.295,65-TL’de mutabık kaldıkları, ayrıca işin yapılmaya başlanmasından sonra 460.000-TL ödeme yapıldığının uyuşmazlık konusu olmadığı, her ne kadar Bakırköy 4.Sulh Hukuk Mahkemesince tespit raporu alınmış ise de itiraza uğrayan rapor nedeniyle mahallinde yeniden keşif yapıldığı, konusunda uzman bilirkişiler tarafından imalatların yerinde görülerek hesaplandığı, taraflar arasında anlaşmaya varıldıktan sonra 3 sefer ilave işler hususunda eklemeler yapıldığından bu ekstra işlerin hesaplamaya dahil edildiği bilirkişi raporunda ayrıntısıyla açıklandığı üzere tespit raporundan bazı hususlarda ayrılınarak mahallinde keşif yapılarak gözlemlenen imalat bedelleri toplamı bulunduğu, bu bedelden gerek tarafların mutabık olduğu kesinti miktarı gerekse bilirkişi kurulunca hesaplanan kesinti miktarları düşülerek, yapılan ödemenin mahsubundan sonra davacının toplamda KDV dahil 347.189,67-TL hakediş alacağı bulunduğu, davalının sıcak su tesisatındaki su kaçağı ve diğer tamirat işlemleri nedeniyle zarara uğradığını beyan etmiş ise de kusur ve zararın belirlenmesi için gereken somut, açık kayıt ve belgelerin dosyaya sunulmadığı, ayrıca her ne kadar davalı taraf ayıplı ifaya dayanmakta ise de TTK 25 maddesi kapsamında usulüne uygun ve süresinde yapılmış bir ayıp ihbarı veya bu yönde açılmış bir dava bulunmadığı, davacı tarafın dava dilekçesinde belirttiği ve talep ettiği imalat bedelleri kapsamında fiziki koşullar ve halin icabı gereği yapılamayan imalat bedellerinin talep edilmediği anlaşıldığından bilirkişi kurulunca keşif yapılarak hesaplanan imalat bedellerinin 347.189,67-TL olduğu kanaatine varıldığı, geçici veya kesin kabul olmadan fiilen 23/09/2017 tarihinde işyeri açılmış olduğundan bu tarihten itibaren ticari temerrüt faizi istenmesinin mevzuata uygun olduğu gerekçesi ile; Davanın KISMEN KABULÜNE, 347.189,67 TL alacağın 23/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş karara karşı, davalı vekili istinafa başvurmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesi ile, davacı tarafın su tesisatını yaptığı müvekkilinin işletmekte olduğu … AVM de mukim … Cafe’nin sıcak su tesisatında 19.09.2017 tarihinde patlamadan meydana gelen su akıntısı tespit edildiğini, … AVM’de yapılan durum tespit raporuna göre; meydana gelen su akıntısının … AVM … katında bulunan … Hastanesine ait Laboratuvar kısmına, … katında bulunan … işletmesine, … katında bulunan boş olan mağazanın duvarlarına ve zeminine, … katında bulunan kapalı otopark (F) kolonlarına, … katında bulunan kapalı otopark (G) ve (E) kolonlarına zarar verdiğinin tespit edildiğini, iş bu zararların … AVM teknik ekibi ile tespit ettirildiğini, 28/09/2017 tarihli tespit raporunda uğranılan zarara ilişkin … AVM tarafından müvekkiline 75.442,12 TL bedelli fatura düzenlendiğini, davacının, çalışması esnasında AVM dış giriş kapısındaki büyük paspasa zarar verdiğini, iş bu zararın … AVM teknik ekibi ile 05/09/2017 tarihli tespit raporu ile tespit edildiğini, paspasın yenilenmesi gerektiğini, yenisinin … San. Ve Tic. Ltd. Şti. nin kesmiş olduğu 02.11.2017 tarih, 16174 sayılı 9.823,90 TL tutarındaki fatura karşılığı alınmak zorunda kalındığını, her ne kadar bilirkişi raporunda, mahkeme kararında yukarıda bahsi geçen zararlara ilişkin belgenin sunulmadığı belirtilmiş ise de tespit tutanaklarının ve faturaların dosyaya sunulduğunu, bu yönüyle mahkeme kararının eksik ve hukuka aykırı olduğunu, ayıp ihbarı yapılmadığı iddiasını kabul etmediklerini, davacının taraf dava safahatında ve keşif esnasında meydana gelen su patlaması olayını kabul ettiğini, davacı yetkilisinin bu yönde bildirim yapılanca mahalline gelindiğini, iddia edildiği gibi bir hasar olmadığını beyan ettiğini, müvekkilinin işin ayıplı olmasına bağlı ayıpların giderilmesi ve işin geç tesliminden kaynaklanan zararlara katlanmak zorunda kaldığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda eksik ve ayıplı işler bedelinin gerçek tutarının altında belirlendiğini, ayıplı işlerin düzeltilmesinin ne kadar süreceğinin, işin gecikmesinden kaynaklanan müvekkili zararlarının göz önünde bulundurulmadığını, davacıya işin götürü bedelle verildiğini, verilen teklif ve indirim üzerine davacı ile anlaşıldığını, anlaşmadan sonra ilave iş yapıldığı iddiası ile bedel talep edilemeyeceğini, basiretli tacir olan davacının doğru hesaplama yapması ona göre fiyat/teklif vermesi gerektiğini, davacı taleplerini kabul etmemekle birlikte ilave iş olarak yapıldığı iddia edilen fakat yapılmayan/eksik yapılan işlerin dosyaya sunulan tablodan/listeden anlaşılacağı üzere müvekkili tarafından tespit edildiğini, Bakırköy 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/232 D. İş dosyasından yapılan ve dosyada mübrez bilirkişi raporunda tespit edilen bir kısım ayıp ve eksikliklerin hükme esas alınmadığını, tespit dosyasında alınan bilirkişi raporu ile karar arasında tenakuz/çelişki oluşturan bu durumun giderilmesi gerektiğini, tüm bunlarla birlikte müvekkilinin halihazırda eksik ve ayıplı yada hiç yapılmayan işler mevcutken daha fazla zarara uğramamak adına işletmeyi açmak zorunda kaldığını, dolayısıyla müvekkilinin menfi zararı bulunduğunu, davacının 12.09.2017 tarihinde işi teslim etmesi gerekirken bu tarihte teslim etmediğini, bu nedenle müvekkilinin işletmesinin geç açılışıdan dolayı ciro kaybına uğradığını, personeline ücret ve SGK ödemeleri yapmak zorunda kaldığını, mahkeme tarafından yeterli ve gerekli araştırma yapılmadan, maddi vakıalara ilişkin dinletmek istedikleri tanıkları dinlenilmeden, itiraz ettikleri bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava eser sözleşmesi kapsamında bakiye iş bedelinin tahsili istemine ilişkin olup davacı yüklenici, davalı iş sahibidir. Davacı yüklenici taraflar arasında davalıya ait iş yerinin dava dışı mimarlık şirketi tarafından çizilen projeye uygun olarak inşaat, dekorasyon ve uygulamasının yapılması için sözlü anlaşmaya varıldığını, yapılan pazarlık sonucu başlangıç bedeli olarak genel elektrik panosu dahil 718.000 TL+KDV üzerinden anlaşıldığını, iş devam ederken proje eksikliği, fiziki durum ile proje arasındaki farklılıklar nedeniyle dava dışı proje muellifi şirket tarafından yeni proje yapıldığını, onaylanan bu ikmal projesi kapsamında ilave işler bedeli konusunda davalı iş sahibi ile 119.750 TL+ KDV bedelle anlaşıldığını, davalının toplam 460.000 TL ödeme yaptığını, işin geçici ve kesin kabulünün davalı tarafça tüm taleplerine rağmen yapılmadığını, ancak iş yerinin açılışının yapıldığını ve davalı tarafından kullanıldığını, müvekkili tarafından eksik bırakılan işlerin davalıya bildirildiğini ve karşılıklı anlaşıldığını, davalının bazı ayıplı işler nedeniyle kendilerine fatura düzenlediğini bu faturaların kabul edilmediğini, inşaat sırasında davalı iş yerinde sıcak su tesisatında kaçak meydana geldiğini, bu kaçağın kendileri tarafından giderildiğini, gerekli onarımların yapıldığını, buna rağmen davalı tarafın bu olay nedeniyle AVM içinde bulunan başka iş yerlerine zarar verildiğinden bahisle bir kısım zarar ödemesi altında bedelin kendilerinden talep ediliğini ancak bu zararlara ilişkin her hangi bir belge ve faturanın taraflarına sunulmadığını, bu nedenle bu talepleri kabul etmediklerini belirterek ödenmeyen bakiye iş bedelinin tahsilini talep etmiş, davalı, davacı ile davaya konu işlerin yapılması konusunda 700.000 TL +KDV götürü bedel üzerinden anlaştıklarını, davacının ilave işler yaptığı iddiasına kabul etmediklerini, davacının yaptığı işlerde eksik ve ayıplar bulunduğunu bu konuda tespit yaptırarak tespit dosyasında bilirkişi raporu aldıklarını, davacının işi zamanında bitiremediğini, işin yapımı sırasında sıcak su tesisatında kaçak meydana geldiğini, bu kaçak nedeniyle AVM’de bulunan başka işyerlerine ve AVM’nin ortak alanlarına zarar verildiğini ayrıca işin yapımı sırasında davacı yüklenicinin AVM girişinde bulunan paspasa hasar verdiğini bu zararların AVM yönetimi tarafından kendilerine fatura edildiğini, bu zararların davacı tarafça giderilmesi gerektiğini, eksik ve ayıplı iş ve geç teslim nedeniyle müvekkilinin iş yerini geç açmak zorunda kaldığını bu nedenle uğradığı zararlar olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece mahallinde konusunda uzman bilirkişiler aracılığı ile keşif yapılmış, mevcut durum tespit edilmiş, davalının davadan önce yaptırdığı delil tespiti dosyasında alınan bilirkişi raporu da dikkate alınarak davacı yüklenicinin sözleşme dahilinde yaptığı işler ile tarafların anlaşmaları sonucu yaptığı ilave işler ve yine tarafların anlaşmaları sonucu davacı tarafça yapılmayan işler tespit edilmiş, yapılan işlerde ayıplı olanlar ve bunların bedelleri belirlenmiş, davalının ödemeleri düşülerek davacının alacağı tespit edilmiştir. Taraflarca bilirkişi raporuna itiraz edilmesi üzerine bilirkişilerce taraf itirazları konusunda ayrıntılı olarak ek rapor düzenlenmiş, ek raporda taraf itirazları tek tek karşılanmıştır. Davalı taraflar arasında götürü bedelle anlaşma yapıldığını davacının yaptığı ilave işler bulunmadığını belirtmiş ise de bilirkişi raporunda belirtildiği üzere taraflar arasında yapılan e-mail yazışmaları ve yapılan mutabakat sonucunda ilk anlaşma ile yapılması kararlaştırılan bazı işlerin projenin revizyonu sonucu yapılacak işlerden çıkarıldığı, bunun yerine yeni revize proje kapsamında ilave işler yapıldığı, bunların yapılmasının gerekli olduğu ayrıntılı olarak açıklanmış ve tarafların kök bilirkişi raporuna bu yönde yaptıkları itirazları ek rapor ile karşılanmıştır. Davalı da istinaf dilekçesinde ek raporda karşılanmış olan itirazlarını belirtmiş bu konuda somut bir belge ve itiraz ileri sürmemiştir. Bu nedenle yapılan iş ile bedeli ve ayıplı işler bedeline yönelik davalının soyut istinaf sebepleri yerinde değildir. Davalı, davadan önce yaptırdıkları tespit davasında alınan bilirkişi raporu ile mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu arasında çelişki bulunduğunu istinaf sebebi olarak ileri sürmüş ise de mahkemece alınan bilirkişi raporunda tespit davasında alınan bilirkişi raporundaki tespitler ile keşfen yapılan inceleme sonucunda tespit edilen duruma göre rapor düzenlenmiş olup, tespit dosyasında alınan bilirkişi raporundaki bazı kalemlere neden itibar edilmediği raporda açıklanmış olup davalının bu yöne ilişkin istinaf sebebi de yerinde değilir. Davalı her ne kadar geç teslim ve ayıplı işler nedeniyle iş yerini geç açtıklarını bu nedenle ciro kaybı olduğunu bu zararlarının bilirkişi raporunda göz önüne alınmadığını ileri sürmüş ise de iş yerini geç açtığını ispatlayamadığı gibi iş yerini geç açması nedeniyle zarara uğradığına ilişkin dosya içine her hangi bir belge ve bilgi sunmamıştır. Bilirkişilerce soyut beyanlar üzerine zarar hesaplaması yapılmasına olanak bulunmamaktadır. Davalının bu yöne ilişkin istinaf sebebi de yerinde değildir. Davalı iş yerinde sıcak su tesisatında kaçak meydana geldiğini bu nedenle AVM’de bulunan diğer iş yerlerinde ve AVM’nin ortak alanında zarar oluştuğunu buna ilişkin olarak AVM yönetimi tarafından kendilerine fatura düzenlendiğini belirterek bu zararın alacaktan indirilmesi gerektiğin belirtmiş ise de söz konusu olayın meydana geldiği davacının da kabulünde olup, davacı olaya müdahale ettiğini, arızanın giderildiğini davalı iş yerinde gerekli onarımın kendileri tarafından yapıldığını, davalının diğer iş yerlerinde olan zarara ilişkin faturayı kendilerine göndermediğini, diğer iş yerlerinde zarar oluşmadığını ve bu iş yerlerinin her hangi bir zarar talep etmediklerini AVM yönetimi tarafından düzenlenen faturanın dayanağının ispatlanamadığını belirtmiş, davalıda AVM yönetimi tarafından kendisi adına düzenlenen ve içeriğinde her hangi bir açıklama olmayan sadece Hizmet bedeli (yansıtma faturası) yazılı iş bu 20/09/2017 tarihli faturanın dayanağı iş ve hizmetlere ilişkin ayrıntılı dayanak belgelerini sunmamıştır. İşin ifası sırasında yapılan işten dolayı meydana gelen zararın fiili karine olarak yüklenici tarafından giderildiğinin kabulü gerekir. Aksinin yazılı yasal delillerle ispatı gerekir. Davalı oluşan su kaçağı nedeniyle başkalarının zarar gördüğünü bu zararları gidermek zorunda kaldığını ispatlayamadığından buna ilişkin istinaf sebebi de yerinde değildir. Sonuç olarak mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu, mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenmiş denetime elverişli, ayrıntılı dosya içinde bulunan belge ve bilgiler ile uyumlu, davadan önce yaptırılan tespit davasında alınan bilirkişi raporu da dikkate alınarak hazırlandığından ve tarafların bilirkişi raporuna itirazları ek raporda ayrıntılı olarak karşılandığından hüküm kurmaya elverişli olduğundan davalının istinaf sebepleri yerinde değildir. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/07/2020 tarih ve 2018/257 Esas, 2020/367 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 23.716,53 TL nisbi istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 5.929,12 TL harcın mahsubu ile bakiye 17.787,41 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 08/11/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.