Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2022/354 E. 2023/837 K. 04.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/354
KARAR NO: 2023/837
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/01/2020
NUMARASI: 2018/1241 Esas, 2020/83 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 04/10/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, … Md. tarafından ihaleye çıkartılan Bakırköy İlçesi … ada ve …-… parselde kain parkın onarım işi şirketimizce kazanıldığı,taahhüt edilen onarım işi ile ilgili olarak 13.01.2003 tarihli iş bitirme belgesi düzenlendiği, 16.01.203 tarihinde kesin kabul tutanağı imzalandığı, bahse konu ihale için … Bakırköy Şb. Tarafından 12.12.2001 tarih tarihli ve … no.lu kesin ve süresiz olarak 2.040,00 YTL tutarında teminat mektubu muhatap belediyeye verildiği, davalı … iş bitirilmiş olmasına rağmen teminat mektubunu çeşitli gerekçelerle iade etmediği, muhatap belediye başkanlığı 29.06.2017 tarih ve 11605 sayılı yazılı talimatı diğer davalı bankaya gönderip, anılan teminat mektubu tazmin edilip belediyle hesabına alacak geçirildiği,davalı banka işin bitip bitmediğini araştırmaksan teminat mektubu bedelini nakde çevirdiği,dava banka bu kez anılan teminat mektubu tazmin bedelinden dolayı şirketimiz aleyhinde icra takibi başlattığı,teminat mektubu taahhüt edilen iş bitirilip teslim edilmiş olmasına rağmen, teminat mektubu yersiz olarak tazmin edilmiş olması nedeniyle ticari itibarın zedelendiğini,muhatap belediyle mektubun tazmin bedelini davalı bankaya iade etmesi ve bankanın da icra takibini durdurması gerektiği, teminat mektubu tazmin bedelinin bankaya iade edilmesi, davalı bankaca tazmin bedelinin şirketimize ödenmesinec olduğu, müvekkili banka açısından teminat mektubu metninde de görüldüğü üzere herhangi bir şarta bağlı olmayan ve rizikonun araştırmasını gerektirmeyen kesin tem. mekt. Dolayı, muhatap belediyenin yazılı talebi üzerine tazmin edildiği teminat mektubu müvekkil bankayla muhatap belediye arasında bir sözleşme niteliğinde olduğundan, davacı ile muhatap belediye arasındaki iç ilişkiden bağımsız olduğu için müvekkil bankaya husumet yöneltilemeyeceği, müvekkil banka teminat mektubu ile üstlenmiş olduğu edimlerini sözleşmeye uygun olarak ifa ettiği belirtilip, müvekkil bankadan tazminat talep edilmesinin hukuka aykırı olduğu savlanıp, davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.Davalı … vekili; dava konusu teminat mektubunun geri verilmesini düzenleyen sözleşmenin 32/a m, uyarınca kesin kabul işlemi ile kesin hesapların tasdikine müteakip SGK dan da ilişiksiz belgesi getirilmesi halinde teminat mektubunun geri verileceğini düzenlediği, SGK’ nun 30.10.2017 tarih ve … sayılı yazısına göre, ihale işinden dofayı 1.245,00 TL asıl borç ve 30.10.2017 itibariyle hesaplanan 15.785,97 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 17 031,27 TL borcun bulunduğu belirtilip, anılan işverenliğin varsa hakediş bedeli yok ise kesin teminat nakde çevrilerek 15 gün içinde banka hesabına yatırılmasının talep edildiği, SGK bir üstte belirtilen talebi karşısında teminat mektubu bedeli 2.040,00 TL 5510 sayılı K’nun 90 m, uyarınca ilgili kuruma ödendiği, bilgilendirme mahiyetinde SGK yazısı davacının adresine gönderildiği, ancak bila tebliğ tebligatın geri döndüğü belirtilerek, davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.Mahkemece; mektup muhatabı BELEDlYE’ye karşı garanti veren davalı banka olup. Teminat mektubu içeriğine göre mektup lehtarının (davacının) iznini ve/veya talimatını almaya hacet olmaksızın muhatabın ilk yazılı talep üzerine mektup bedelinin nakden ve tamamen ödeneceği davalı bankaca garanti edilmekle ,davalı banka mektubun tazmini için davacı şirket yetkilisinin iznini almak gibi bir yükümlülüğü ve de rizikonun gerçekleşip gerçekleşmediğini araştırma yükümlülüğü bulunmadığı, davacının SGK ya karşı olan pirim borcu sebebi ile teminat mektubunun nakte çevrildiği, Davalı … ile SGK arasında yapılan yazışmalar neticesinde geçici ve kesin kabulün yapıldığı kesin teminat mektubunun iade edilip edilemeyeceği sorulduğu, dava dışı SGK’nın muhatap Belediye Başkanlığına 30.10.2017 tarihinde yazmış olduğu yazı ile davacının SGK borcu olduğunu bildirdiği, SGK ‘nın 30.10.2017 tarihli yazısı itibariyle davalının borçtan müzekkere ile haberdar olduğu bu tarih itibari ile zaman aşımın işlemeye başladığı ancak kurumlar arası yazışmalar uyarınca aynı borçtan kaynaklı , 20/07/2017 tarihinde teminat mektubu nakde çevrilmiş ise de her iki tarih uyarınca da ayrı ayrı değerlendirme yapıldığında dahi teminat mektubunda belirli bir vade düzenlenmediği için 10 yıllık zaman aşımı süresinin dolmadığı ,teminat mektubunun nakde çevrilmesi hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinafında; işin bitirilip teslim edilmesine rağmen 14 yıl boyunca teminat mektubunun iade edilmediğini, kesin kabulün yapılması ile teminat verilmesine sebebiyet veren riziko ortadan kalktığı, SGK borcu riziko olarak belirtilse de borç teminat mektubunun tahsilinden sonra doğduğu, teminat mektubu SGK borcu için nakte çevrilmediği teminat mektubunun paraya çevrilmesi zamanışım dolduktan sonra gerçekleştiği, belediye bankaya 29/06/2017 tarihinde yazı yazarak teminat mektubunun nakde çevrilmesini istediği, SGK ise 30-10-2017 tarihinde yani 4 ay sonra belediyeye yazı yazarak hak edişi veya teminat mektubunu talep ettiği, banka zamanaşımı dolmasına rağmen teminat mektubunu nakde çevirdiğini, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı yüklenici davalı … ile yapılan ihale sonucu park onarım işine ilişkin kesin kabulün yapıldığını ,bahse konu ihale için … Bakırköy Şb. Tarafından 12.12.2001 tarih tarihli ve … no.lu kesin ve süresiz olarak 2.040,00 YTL tutarında teminat mektubu muhatap belediyeye verildiğini, işin bitirilip teslim edilmesine rağmen teminat mektubunun nakde çevrildiğini, teminat mektubunun bedelinin tahsili ile maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuş, davalı … davacının SGK pirim borcu olduğundan teminat mektubunun nakde çevrildiğini belirterek davanın reddini talep etmiş, mahkemece teminat metbunun nakde çevrilmesi hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince istinaf edilmiştir.Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin eki Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 193. maddesi uyarınca delil sözleşmesi niteliğinde olup, taraflarca ileri sürülmese dahi mahkemece re’sen gözetilmelidir. Taraflar arasında düzenlenen 13.12.2001 tarihli sözleşmenin 32/a maddesinde kesin teminatın geri verilmesi şartları düzenlenmiş, buna göre kesin teminatın geri verilmesi için SGK dan ilişiksiz belgesinin getirilmesi şartına bağlandığı görülmüştür. Aynı husus Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesinin 45. Maddesinde de düzenlenmiş, SGK ilişiksiz belgesinin getirilmesi halinde geçici kabul tutanağının onaylanması ve geçici kabulde görülen kusurların giderilmesi bedelinin kesin teminatın yarısı, kesin kabul işlemleri tamamlandıktan sonra ise kalan yarısı müteahhide geri verileceği belirtilmiştir. Yukarıda belirtilen düzenlemeler ışığında davacı yüklenicinin kesin teminatın iadesine ilişkin olarak SGK borcu bulunduğundan ilişiksiz belgesinin getirilmediği , bu halde kesin teminatın iade şartlarının gerçeklemediğinin anlaşılmasına göre ,mahkemece davanın reddine dair verilen karar usul yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/01/2020 tarih ve 2018/1241 Esas, 2020/83 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 215,45‬-TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 04/10/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.