Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2022/303 E. 2023/549 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/303
KARAR NO: 2023/549
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 17/12/2019
NUMARASI: 2018/720 Esas, 2019/1247 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 06/06/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında Asansör Yapım İşleri Sözleşmesi ile 2 adet yolcu asansörü, 1 adet yolcu/yangın asansörü imalatı yapılıp çalışır vaziyette anahtar tesliminin kararlaştırıldığını, ancak davalı şirketin sözleşmeye uygun işi yerine getirmediğini, asansörlerde arızalar meydana geldiğini, asansörlerin kullanılamaz hale geldiğini, yüksek katlara site sakinlerinin merdiven kullanarak çıkmak zorunda kaldığını, İstanbul Anadolu 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/19 D.İş sayılı dosyasında imalatların gizli ayıplı olduğunun tespit edildiğini, söz konusu ayıplar nedeniyle bağımsız bölümleri kullanan kişilerin can güvenliğinin tehlikede olduğundan bir an önce imalatların düzeltilmesinin gerektiğini, davalı şirkete imalatların düzeltilmesi için Kadıköy … Noterliği’nin 12/10/2016 tarihli … yevmiye sayılı ihtarnamesinin gönderildiğini, davalı şirketin Kadıköy … Noterliği’nin 02/11/2016 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi ile ayıpları kabul etmediğinin bildirdiğini, ayıpların düzeltilmediğini, asansörlerdeki arızaların dava dışı … Asansör firması tarafından düzeltildiğini, aynı sorunların yaşanmadığını, 33.040,00-TL fatura ile davalı şirkete yansıtıldığını, faturanın davalıya gönderildiğini, dava açılıncaya kadar fatura bedelinin ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası ile 33.040,00-TL fatura bedeli ve 8,95-TL işlenmiş faizin talep edildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, müvekkili şirketin mağdur olduğunu beyanla haksız itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın % 20 ‘sinden aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davacı ile müvekkili arasında 02/01/2012 tarihli sözleşme ve ekleri imzalandığını, 3 adet asansörün 08/11/2012 tarihinde Asansör Teslim Tutanağı ile davacı şirkete teslim edildiğini, asansörlerin tüm kontrollerinin yapılığını, asansörlerin bina sakinleri ile malikleri tarafından teslim alındığı tarihten itibaren yaklaşık 4 yıllık sürede bilfiil kullanıldığını, ilgili belediyeden ruhsatların alındığını, imzalanan asansör bakım ve servis sözleşmesi uyarınca 01/01/2013 ile 31/06/2013 tarihleri arasında bedelsiz periyodik bakımlarının yapıldığını, eski bina yöneticisi … Paz. Ve Danı. A.Ş. arasında imzalanan bakım sözleşmesi uyarına 31/12/2014 tarihine kadar periyodik bakım hizmeti verildiğini, sonraki bina yöneticisi … Yöneticiliği arasında imzalanan bakım sözleşmesi uyarınca 01/10/2015 ile 31/12/2016 tarihleri arasında bakım hizmeti verildiğini, Makine Mühendisleri Odası tarafından her üç asansör için yapılan incelemede yeşil etiket verildiğini, 2015 ve 2016 yılına ait asansör arıza tutanak formların incelendiğinde asansörlerin “kapı ayarları, fren paten ayarları, eşya taşınması vs.” kullanıcı hatalarından, kullanımdan ve aşınmadan kaynaklı arızalar olduğu ve arızaların derhal giderildiğini, 08/11/2012 tarihinden sonra meydana gelen arızaların kumanda panosundan kaynaklanmadığı, asansörder ayıplı imalat bulunmadığını, ayrıca bina asansör kuyusunu su basmasından ve sitenin elektrik besleme trafosunun değiştirilmesi nedeniyle, sitenin elektrik besleme kaynağının sıkıntılı olduğu, ani elektrik voltaj dalgalanmalar olduğunu, invertör cihazının hataya geçme kaynaklı olduğunu, elektrik panosunun müvekkili şirket tarafından yapıldığını, binada asansörlerin kullanılamaz hale geldiği iddiasının haksız olduğunun servis tutanakları ile sabit olduğunu, davacının haksız yere delil tespiti talebinde bulunduğunu, İstanbul Anadolu 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/19 D.İş sayılı dosyası ile müvekkil şirketten gıyabında rapor düzenlendiğini, rapora itiraz ettiklerini, raporun bir geçerliliği bulunmadığını, davacı tarafından gönderilen ihtarnamede asansörlere müvekili dışında müdahale ettirmesinden önce tespit edilmesi gerektiğini, İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/3923 D.İş sayılı dosyasındaki tespit talebini kabul ettiklerini, raporda 3 adet asansörün ayıplı imalat olmadığının belirtildiğini, dava dışı … isimli firmaya yaptırılan işlerin müvekkil şirketle herhangi bir alakası olmadığını, bedelin taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, bu nedenle müvekkili şirket aleyhine başlatılan icra takip konusu borcun sebebi, içeriği, talep edilen alacak aslı, işlemiş ve işleyecek faiz ve tüm ferilerin müvekkili şirket tarafından kabul edilmeyerek itiraz edildiğini beyanla haksız davanın reddi ile davalı tarafın kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Mahkemece; taraflar arasında yapılan 02/01/2012 tarihli sözleşme ile iki adet insan ve bir adet insan+yangın asansörünün …A.Ş.’ye ait … binasında kullanılmak üzere … Ltd.Şti. tarafından imalatı yapılarak montajının yapıldığı, … A.Ş. tarafından 02/02/2012 tarihli sözleşmeye konu üç adet asansörün sık sık arızalanması iddiası ile teslim edilen asansörlerin sözleşmeye uygun yapılıp yapılmadığının İstanbul Anadolu 10. Asliye Hukuk Mahkemesi ‘nin 2016/19 D.İş sayılı dosyasından tespitinin istendiği, bu tespit dosyasına sunulan 22/08/2016 tarihli bilirkişi heyeti raporunda söz konusu asansörlerde gizli ayıp bulunması nedeniyle asansörlerin ayıplı mal sayılması gerektiği kanaatinin bildirildiği, bu tespit üzerine davacı … tarafından muhatap …Ltd. Şti.’ne asansörlerin onarılması aksi halde masrafları talep edilmek üzere onarımın üçüncü kişilere yaptırılacağının ihtar edildiği, davalı şirket tarafından çekilen karşı ihtarnamede ayıbın kabul edilmemesi nedeniyle davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu hakkında … binasında bulunan asansörlere 33.040,00-TL bedelli …A.Ş.tarafından 10/04/2017 tarihli fatura yansıtması olarak kesilen 06/06//2017 tarihli faturanın iadesi faturasının dayanak yapılması suretiyle takip başlatıldığı, başlatılan takibe davalı takip borçlusunun asıl borca ve ferilerine süresine itirazı üzerine takibin durduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın halli için mahkememizce iki farklı bilirkişi heyetinden rapor alındığı, mahkememizce gerekçeli, denetime elverişli ve somut olaya uygun olması ve ayrıca her birbirleri ile hemde davalı tarafından İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 2016/3923 D.İş sayılı dosyasına yapılan müracaatla alınan bilirkişi raporu ile uyumlu olmaları nedeniyle hükme esas alınan bilirkişi heyeti raporlarına göre asansörlerde tespit edilen arızaların mutat kullanım ile olduğu, pano değişiminin neden kaynaklandığının belgelendirilemediği ve asansörlerin ayıplı olmadığının tespit edildiği, dava dışı … A.Ş.firması tarafından üç adet asansörün revizyonu (kumanda panoları vs.) için alınan 25/03/2016 tarihli tekliften sonra 22/04/2016 tarihinde İstanbul Anadolu 10. Asliye Hukuk Mahkemesi ‘nin 2016/19 D.İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi heyeti raporunda “üç adet asansörün keşif tarihinde çalışır bir şekilde olduğunun ” tespit edildiği, ayrıca “kumanda panosunda bulunan kart okuyucu sistemi, kesici role ve invertör sisteminden kaynaklanan hata ile asansörler çalıştığında ara sıra asansörün kendini kilitleyerek arıza verdiğinin, asansör bakım arıza kolunun ve bina yöneticisinin vermiş olduğu beyandan tespit edildiğinin ” rapor edildiği, buna göre tespitlerin arıza formları ve yönetici beyanına dayalı olduğu, panolara revizyondan önceki durumuna ilişkin İstanbul Anadolu 10. Asliye Hukuk Mahkemesi ‘nin 2016/19 D.İş sayılı dosyasında bilirkişi heyeti raporunda herhangi bir değerlendirme ve tespit bulunmadığı, bu nedenle bu raporun hükme esas alınmasının mümkün olmadığı, sonuç itibariyle davaya konu her üç asansöründe ayıplı olmadığı, dolayısıyla takibin yersiz olduğu, davacı tarafın takibinde kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından kötü niyet tazminatı şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinafında; dosyaya sunulan bilirkişi raporları arasında çelişki olduğunu, çelişkinin giderilmeden hüküm kurulduğunu, revizyon işlemlerini bilirkişilerin gereksiz olarak gördüklerini fakat buna ilişkin bilgi ve belgelerin tutanakların incelenmeden rapor hazırladıklarını dava dışı … firmasına revizyon işlemleri yaptırıldıktan sonra asansörlerin sorunsuz olarak çalıştığını, bilirkişi inceleme yaptığı sırada arızalı asansör sistemlerinin değiştirilmiş olduğunu, dava konusu uyuşmazlıkların 2016 yılında giderildiğini, kullanım hatası veya bina inşaatından kaynaklı hata olmadığını, başka bir firma tarafından yapılan işlemler sonrası hataların giderilebildiğini, asansörler ile ilgili muhtelif şikayetler ve arıza kayıtları mevcut iken bilirkişilerin mutat kullanımdan kaynaklı olduğu yönündeki görüşlerinin kabul edilemez olduğunu, dava dışı şirket tarafından giderilen arızlar üzerinden bilirkişilerin tespit yaptığını, 2012 yılında asansörü kullanımından 3-4 yıllık süreçte mutat kullanım hatası olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu iddia ederek istinaf talebinde bulunmuştur. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı iş sahibi davalı ise yüklenicidir. Taraflar arasında asansör yapım ilişkisine ilişkin yazılı eser sözleşme ilişkisi bulunduğu çekişmesiz olup davacı iş sahibi davaya konu takipli ayıplı iş bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı yüklenici ise; asansörleri ayıpsız teslim ettiğini, ayıpların kullanım hatasından kaynaklandığını belirterek davanın reddini istemiş, mahkemece bilirkişi raporları esas alınarak kusurlu işlerin kullanım hatasından kaynaklandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş davacı tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ayıplı işlerin imalat hatasından mı yoksa kullanım hatasından mı kaynaklandığına ilişkindir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarında ortak görüş şeklinde iddia edilen kusurlu işlerin kullanım hatasından kaynaklandığı saptanmıştır. Bu haliyle mahkemece verilen karar usul yasa ve dosya kapsamına uygun olmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/12/2019 tarih ve 2018/720 Esas, 2019/1247 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 179,90-TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 125,50-TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 06/06/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.