Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2022/288 E. 2023/544 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/288
KARAR NO: 2023/544
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/11/2019
NUMARASI: 2018/596 Esas, 2019/814 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 06/06/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; taraflar arasında tanzim edilen sözleşme kapsamında davacı şirkete ait lojistik depo için ilaç takip sistemi ve paket takip sistemi yazılımları ile sözleşmede belirtilen diğer ekipman, hizmet ve cihazların 60 gün içerisinde ayıpsız olarak çalışır şekilde temin etme yükümlülüğü altına girdiğini, buna karşılık müvekkili şirketin hizmet bedeli olan 15.000,00-TL + KDV ödemeyi taahhüt ettiğini, sözleşmenin 11. Maddesine uygun olarak proje başlamadan önce sözleşme bedelinin yarısı olan 7.500,00-TL’ yi 25/11/2016 tarihinde davalı- borçlu şirketin banka hesabına yatırıldığını, buna karşın davalının, sözleşmenin 5. Maddesinde projenin en fazla 60 günde tamamlanacağı belirtilmesine rağmen yazılımları sözleşmeye uygun olarak hatasız ve çalışır vaziyette teslim etmediğini, taraflar arasındaki muhtelif yazışmalar akabinde projenin tamamlanmayacağının anlaşılması üzerine 7.500,00-TL’ nin geri iadesi hususunda Beyoğlu … Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiğini, 04/07/2017 tarihinde tebliğ edilmesi karşısında davalı şirketin ihtarnameye cevap vermediği, davaya konu edilen meblağı iade etmediği, bu minvalde davalı- borçlu aleyhine başlatılan İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibine başlandığı, davalının takibe kötü niyetli olarak itirazda bulunduğu belirtilerek; davalını İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, %20 oranında icra inkar tazminatına, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Davalı şirkete usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı, süresinden sonra sunulan cevap dilekçesi ile de davanın reddinin talep edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece; davacının sözleşmeyi feshetmekte haklı olduğu, sözleşme kapsamında ödediği 7.500,00-TL bedeli davalıdan talep edebileceği, davalının icra dosyasına yaptığı itirazın haksız olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılarak, davalı borçlunun İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazının iptaline, takibin aynen devamına karar verilmiştir. Davalı istinafında; işin gecikmesinde davacının kusurlu olduğunu, alınan paranın avans olarak alındığını, işi yaptıklarını ve yazılımı hazırladıklarını, bilirkişinin raporunun hatalı olduğunu iddia ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı iş sahibi davalı ise yüklenicidir. Taraflar arasında bilgisayar yazılım sözleşmesi bulunduğu, niteliği itibarıyla sözleşmenin taraflardan biri tarafından tek yanlı olarak feshedilebileceği; fesihle birlikte işin tasfiyesi kapsamında sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre herkesin verdiğini geri alabileceği hususları sabittir. Somut olayda sözleşmenin davacı tarafça tek yanlı olarak feshedildiği, buna göre karşı tarafa yaptığı ihtilafsız olan 7.500,00-TL ödemeyi geri alabileceği, bunun için sözleşmenin feshinde haklı ya da haksız olmasının önemli olmadığı, bu haliyle mahkemece verilen karar usul yasa ve dosya kapsamına uygun olmakla davalı istinafının reddine karar vermek gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı tarafın istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/11/2019 tarih ve 2018/596 Esas, 2019/814 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı tarafın istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 512,32-TL nisbi istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 128,10-TL harcın mahsubu ile bakiye 384,22-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 06/06/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.