Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2022/2381 E. 2023/69 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2381
KARAR NO: 2023/69
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 22/09/2022
NUMARASI: 2022/461 Esas, (Derdest)
DAVANIN KONUSU: Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 24/01/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: İht haciz talep eden davacı vekili, davalıların … projesinin ana yüklenicisi olduğunu, müvekkili şirketin 18/08/2020 tarihli alt yüklenici sözleşmesiyle … – … – … nolu parseller yönünden peyzaj işlerini, 18/06/2021 tarihli sözleşme ile de bu parseller için bitki tedarikini üstlendiğini, … nolu parsel sahasının davacıya geç teslim edilmesine rağmen bilahare uzatılan inşaat süresi içinde işin tamamen bitirildiğini ancak iş için kesilen fatura bedellerinin ödenmediğini, … nolu parselin de geç teslim edildiğini, iş süresinin uzatıldığını ama bu parsel üzerindeki diğer inşaat işlerinden dolayı müvekkili tarafından üstlenilen işlerin tamamlanamadığını, … nolu parselin ise, işi yapmak üzere müvekkillerine hiç teslim edilemediğini belirterek sözleşmeden kaynaklı olarak yapılan iş bedeli ve davalı iş verenden kaynaklanan temerrüt nedeniyle uğradıkları zararın tazminine yönelik alacak davasında, alacakla birlikte davalı adi ortakların gayrimenkul, araç ve bankalardaki hesaplarına ihtiyati tedbir konulması istenmiş, ilk derece mahkemesince HMK 389 ve devamı maddeleri gereğince ancak dava konusu olan şey üzerine ihtiyati tedbir konabileceği, davalılar adına kayıtlı gayrimenkul, menkul ve üçüncü şahıstaki hak ve alacakları yönünden bir dava bulunmadığı için ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi üzerine, davacı vekili 27/06/2022 tarihli dilekçesiyle ihtiyati tedbir talep sebepleri ile aynı nedenlere dayalı olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince duruşmalı inceleme sonucunda; davalılarıca, işin yapılacağı yerin tek seferde teslim edilemeyeceğinin davacı tarafında malumu olduğunu, zaten sözleşmenin de buna göre yapıldığını, taraflar arasındaki akdin feshedildiğini, feshe davacının edimlerini yerine getirmemesinin sebep olması nedeniyle feshin haksız olarak davacı tarafça gerçekleştiğini, davacının inşaata devam etmediğini, kendilerince devam etmesi için ihtar çekildiğini ancak sonuçsuz kaldığını, bu nedenle davacının haksız olduğu savunup tam aksine kendilerinin alacaklı olduğunu iddia ettikleri dikkate alındığında, ihtiyati haciz için muaccel bir alacağın kuvvetle muhtemel olması ve rehinle temin edilmemiş olmasının gerektiği, davada kimin haklı olduğu, kimin temerrüte düştüğü ve edimlerini yerine getirmediğinin yargılama sonunda ortaya çıkacağı, bu nedenle ihtiyati haciz için gerekli olan kuvvetle muhtemel alacak şartının sağlanmadığı gerekçesi ile İhtiyati haciz talebinin REDDİNE, karar verilmiş, karara karşı ihtiyati haciz talep eden davacı vekilli istinafa başvurmuştur. İhtiyati haciz talep eden davacı vekili istinaf dilekçesi ile taraflarınca sunulan 31/10/2022 tarihli dilekçede ayrıntılı olarak arz ve izah edildiği üzere; taraflar arasında akdedilen ve davalı yanında kabulünde olan cari hesap mutabakatına göre müvekkilinin 855.895,22TL alacaklı olduğunu, taraflar arasında akdedilen bu protokole göre 17/03/2022 tarihi itibariyle müvekkili şirketin davalı şirketlere 2.603.147,85TL borcu gözüktüğünü, nitekim davalı … Tic. A.Ş.’nin 01/09/2022 tarihli cevap dilekçesinin 11.sayfasında ve davalı … A.Ş.’nin 21/09/2022 tarihli ikinci cevap dilekçesinin 8.sayfasında aynen cari hesap mutabakatını kabul ettiklerini, müvekkili şirket tarafından davalılara verilen … Bankası … Ortaklığına ait … Yapı Ortaklığı adına 07/06/2021 tarih, … numaralı, 3.000.000,00TL bedelli, 30/05/2022 tarihine kadar geçerli avans teminat mektubunun 2.603.147,82TL’sinin nakde çevrilmesi sonucunda 17/03/2022 tarihli cari hesap mutabakatı ve davalıların cevap ve ikinci cevap dilekçelerindeki kabulleri doğrultusunda müvekkilinin, 886.517,77TL (barter kesintisi) alacağı ve 171.257,91TL kesin teminat mektubu kesintisi alacağı ile 201.880,46TL cari hesap borcu bulunduğu çekişmesiz olup, mahsuplaşma neticesinde davalıların müvekkiline 855.896,29TL borçlu hale geldiğini ve bu hususu kabul ettiklerini, yukarıda arz ve izah olunan nedenlerle Barter Kesintisi ve Kesin Teminat Kesintilerinin iadesine ilişkin taleplerinin davalılarca da kabul edildiğinden, ihtilafsız olan bu alacak kalemlerinin yargılamayı gerektirmediğini, bu nedenle ilk derece mahkemesinin; alacak yargılamayı gerektirdiğinden bahisle vermiş olduğu ret kararının bu alacak kalemleri yönünden yerinde olmadığını, bilindiği üzere 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olmasının” yeterli olduğunu, mahkemenin ”alacağın varlığına kanaat edinmiş olmasından” anlaşılması gerekenin alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin veya tam olarak ispat edilmesi olmadığını, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için ispat gerekmediğini, yaklaşık ispat için delil sunulmasının yeterli olduğunu, buna rağmen taraflarınca sunulan cari hesap mutabakatı ve davalı …Tic. A.Ş.’nin 01/09/2022 tarihli cevap dilekçesinin 11.sayfasında ve davalı … Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin 21/09/2022 tarihli ikinci cevap dilekçesinin 8. sayfasındaki ikrarları doğrultusunda davalıların müvekkili şirkete 855.896,29TLborçlu olduğunun tam olarak ispat edildiğini, açıklanan nedenlerle; esasa ilişkin tüm hak ve talepleri saklı kalmak kaydıyla 855.896,29TL alacakları yönünden uygun görülecek teminat mukabilinde İİK.’ nin 257/1 maddesi gereğince davalıların menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarından borca yetecek miktarın İcra İflas Kanunun koyduğu sınırlar içinde ihtiyaten haczine karar verilmesi gerektiğini belirterek istinafa başvurmuştur. Talep, taraflar arasındaki eser sözleşmesinin davacı tarafça feshi nedeniyle feshin haklı nedenle yapıldığının tespiti ile düzenlenen fatura bedeli, KDV dahil kesin hak ediş bedeli, nakde çevrilen ve iadesi gereken teminat mektubu bedeli ve zeyilnamede belirlenmiş olan malzeme fiyat farkı bedeli, stok malzeme bedeli, geç teslim nedeniyle fiyat artışlarından kaynaklanan malzeme ve genel gider ve işçilik farkları bedeli, uğranılan kar kaybı zararının tazmini davasında ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Davacı vekili taraflar arasında alt yüklenici ve bu sözleşmeye ek zeyilnameler imzalanarak sözleşmede belirtilen peyzaj işlerinin yapılması konusunda eser sözleşmesi yapıldığını, davalı iş sahiplerinin iş yerini geç teslimi nedeniyle işlerin yapılmasının uzadığını, bir kısım iş yerinin ise teslim edilmediğini, işin süresinin uzaması nedeniyle davalının gerekli ödemeleri yapmaması nedeniyle ve yaşanan ekonomik gelişme karşısında işlerin belirlenen fiyatla bitirilmesinin güçleşmesi nedeniyle sözleşmelerin müvekkili tarafından haklı olarak feshedildiğinden bahisle, feshin haklı olduğunun tespiti ile dilekçelerinde belirttikleri zararların ve alacaklarının tahsilini talep etmiş, dava dilekçesi ile alacaklarının teminatı olmak üzere davalıların mal varlıkları üzerine tedbir konulmasını istemiş, mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi üzerine bu defa aynı gerekçe ile ihtiyati haciz talebinde bulunmuştur, İİK 258. Maddesine göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklının alacağı ve ihtiyati haciz sebepleri hakkında yaklaşık ispata yeterli delilleri sunması gerekmektedir.Dava dilekçesi ekinde dosyaya taraflar arasında imzalandığı çekişme konusu olmayan mutabakat metni sunulmuş ise de sunulan bu mutabakat metni davacının alacaklı olduğunu ispata yeterli değildir. Davacının talepleri yargılamayı gerektirmekte olup, dosyaya sunulan belgeler ve bilgiler ile davacı alacağın varlığını yaklaşık olarak ispat edememiş olup, mahkemece aynı gerekçe ile ihtiyati haciz talebinin redidne karar verilmesi yerinde olmuştur. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 22/09/2022 tarih ve 2022/461 Esas sayılı ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince REDDİNE, 2-Alınması gereken 179,90-TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70-TL’nin mahsubu ile bakiye 99,20-TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-f bendi gereğince KESİN olmak üzere 24/01/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.