Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/205
KARAR NO: 2023/393
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/10/2019
NUMARASI: 2015/1127 Esas, 2019/1222 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 03/05/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile aralarında 17/12/2014 tarihinde İSKİ Hizmet Binası Proje Hazırlama işinin bazı bölümlerine ilişkin taşeron firma olarak dava dilekçesi ekine sundukları sözleşmeyi imzaladıklarını ve bu sözleşme gereği tamamlanan işin ardından davalının bir takım bahanelerle sözleşmede belirlenen belli kalemlerde ödeme yapılmayacağını mail yoluyla beyan etmesine müteakip İstanbul .. İcra Müdürlüğünde .. E. Sayılı dosyasında icra takibi başlattıklarını, davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu, davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına, davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının üstlendiği işi süresinde tam ve eksiksiz olarak bitiremediğini, diğer disiplinlerle koordineli olarak çalışmayı gerçekleştiremediğini, hazır bulunması gereken toplantılara iştirak etmediğini, üstlendiği işi davacı şirketin tamamladığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; İstanbul … İcra Dairesinin … E. sayılı takip dosyası, taraflar arasında imzalanan sözleşme, fatura, ticari defter ve belgeler ve dayanılan diğer deliller, tüm dosya kapsamı, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu değerlendirildiğinde, taraflar arasında 6098 sayılı TBK’nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu, eser sözleşmelerinde TBK’nın 479/1 maddesi gereği iş sahibinin borcunun iş bedelini ödemek; yüklenicinin borcunun ise, TBK’nın 471/1 maddesi gereği eseri iş sahibinin amacına uygun, menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek olduğunu, davacının, TBK’nın 471/1 kapsamında, üzerine aldığı işi, sözleşmede belirtilen süre içerisinde tam ve eksiksiz yerine getirdiği bu nedenle davalıdan alacaklı olduğu, davalının icra takibine yaptığı itirazın yerinde olmadığı, alacağın likit ve belirlenebilir olması nedeniyle, İİK 67/2. maddesi kapsamında % 20 icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiği gerekçesi ile; Davacının davasının KABULÜ ile, davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından 15.150,00-TL asıl alacak üzerinden yaptığı itirazın iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren, yasal faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına, Kabul edilen alacağın %20’si olan 3.030,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş karara karşı, davalı vekili istinafa başvurmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; davacı tarafından müvekkili şirkete gönderilen ödeme emrinde, alacağın sebebi olarak müvekkili şirketin imzasını taşımayan, tek taraflı hazırlanmış hesap tablosu gösterildiğini, davada ise alacağın sebebi olarak İSKİ Hizmet binası proje hazırlama işinin bazı bölümlerine ilişkin taşeron sözleşmesine dayanıldığını, icra takibi ve huzurdaki davanın konusunun birbirinden farklı sebeplere dayandığını, davanın öncelikle bu sebeple reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının üstlendiği işi süresinde tam ve eksiksiz olarak bitirmediğini, müvekkili şirket ve diğer disiplinlerle statik, mekanik ve elektrik müellifleri ve İSKİ yetkilileri ile işbirliği içinde koordineli çalışmayı gerçekleştirmediğini, hazır bulunması gereken toplantılara iştirak etmediğini, nitekim tanıkların da davalının çalışma programına uymadığını, alınan kararlara aykırı, hatalı ve eksik işler yaptığını, güncel programı aksattığını, gecikmelere neden olduğunu, üstlendiği iş kalemlerinden i3 boyutlu görsellerin hazırlanmasını ve keşif masrafı ve maliyet hesaplarının hazırlanması gibi işleri hiç yapmadığını, elindeki projeleri de işverence belirlenen sürede yapamayacağının belirlendiğini bu nedenle işin elinden alınarak bizzat davalı elemanlarınca dışarıdan da destek alınarak 1,5 aylık bir çalışma ile tamamlanabildiğini belirttiklerini, bir an için davacının bir alacağının söz konusu olabileceği farz edilse dahi ortada likit bir alacak söz konusu olmadığını, alacağın varlığının taraflar arasındaki nizanın halline bağlı olduğunu, dolayısıyla davacının iddia etiği alacak miktarı likit olmadığından yargılamayı gerektirdiğini, nitekim icra takibine ve davaya konu edilen iddia edilen alacak miktarı 17.877,00 TL. iken, hüküm altına alınan tutarın ise 15.150,00 TL. olduğunu, dolayısıyla alacağın likit olmadığını, icra inkar tazminatına hükmedilmesinin yasaya aykırı olduğunu, davaya konu icra takibinin 17.877,00 TI.. asıl alacak üzerinden yapıldığını, kararda ise davanın kabulü ile 15. 150,00 TL. asıl alacak üzerinden yapılan itirazın iptaline karar verildiğini, dolayısıyla dava kismen kabul, kismen reddedilmiş olduğu halde tam kabule karar verilmiş gibi hüküm kurulduğunu, belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, eser sözleşmesi kapsamında ödenmeyen bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan takibe itirazın iptaline ilişkindir. Davacı vekili, taraflar arasında İSKİ Hizmet binası proje hazırlama işinin bazı bölümlerine ilişkin taşeron sözleşmesi yapıldığını, müvekkili yüklenicinin edimlerini yerine getirdiğini, davalının bedelin bir kısmını ödediğini, bakiye alacaklarını ödemediğini, yaptıkları takibe haksız itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Dosyaya sunulan belgelerden taraflar arasında eser sözleşmesi bulunduğu, davacı yüklenicinin edimini yerine getirdiği, işin süresinde teslim edilmemesinde davacının kusuru bulunmadığı, davacının hazırladığı projelerin asıl işverene teslim edildiği, işin bir kısmının davacı sorumluluğundan çıkarıldığı, buna ilişkin bedelin düşüldüğü anlaşılmakla davalının bu yöne ilişkin istinaf sebebi yerinde değildir. Her ne kadar takipte asıl alacak olarak daha fazla miktar istenmiş ise de itirazın iptali davası 15.150 TL üzerinden açılmış olup, davacı alacağı da bilirkişi tarafından bu miktar olarak belirlendiğinden mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi yerinde olmuştur. Alacak sözleşmeye dayalı olup, sözleşmede bedel belirlenmiş ve davalı tarafından ödenen avans tutarı ile sözleşme kapsamında olup davacı sorumluluğundan çıkarılan iş bedeli ve davalının iş nedeniyle 3. Kişilere yaptığı ödemeler belirli olduğundan alacak likit nitelikte olup şartları oluşmakla icra inkar tazminatına hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalı istinafı yerinde değildir. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/10/2019 tarih ve 2015/1127 Esas, 2019/1222 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 1.034,89-TL nisbi istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 258,73-TL harcın mahsubu ile bakiye 776,16-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 03/05/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.