Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2022/2018 E. 2022/411 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2018
KARAR NO: 2022/411
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/02/2022
NUMARASI: 2019/309 Esas, 2022/137 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 13/12/2022
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, davaya konu takip dayanağı faturada belirtilen bir kısım işlerin yapıldığı halde bedelinin ödenmediği iddiasına dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı taraf sözleşme ilişkisini kabul etmeyerek husumet itirazında bulunmuş, mahkemece yapılan yargılama sonucunda, takibe konu faturaya dayanak sözleşmede davalının taraf olarak yer almadığı gibi sözleşmede bulunan imzanın da davalı eli ürünü olmadığının anlaşılmasına göre davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf talep dilekçesinde özetle, takip dayanağı faturanın davalı borçluya tebliğ edildiği halde davalı tarafından itiraz edilmediğini, yapılan imalata ilişkin herhangi bir ayıp ihbarında bulunmadığını belirterek davanın kabulünü talep etmiştir. Davadaki uyuşmazlık taraflar arasında sözleşme ilişkisinin bulunup bulunmadığı noktasındadır. Dava dayanağı takip miktarına göre akdi ilişkinin kesin delillerle ispatlanması gerekir.Faturaya süresinde itiraz edilmemiş olması halinde içeriğinin kabul edilmiş sayılabilmesi için öncelikle ortada varlığı kanıtlanmış geçerli bir sözleşmenin bulunması gerekir. Oysa somut olayda taraflar arasında bir akdi ilişkinin bulunduğu usulünce ispatlanamamıştır.Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/02/2022 tarih ve 2019/309 Esas, 2022/137 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 13/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.