Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2022/1932 E. 2022/129 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1932
KARAR NO: 2022/129
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/08/2022
NUMARASI: 2022/241 D.İş Esas, 2022/243 Karar
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 04/10/2022
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati haciz talep eden vekili, müvekkili ile karşı taraf arasında 04.08.2020 tarihinde inşaat sözleşmesi imzalandığını, karşı tarafa bu sözleşme ilişkisi kapsamında teslim edilen teminat mektuplarının haksız bir surette nakde tahvil edildiğini, karşı taraf kooperatifin sözleşmeye aykırı olarak haksız kazanç elde ettiğini belirterek, haksız paraya çevrilen teminat mektupları tutarları olan 9.776.000,00 TL ve komisyon bedelleri 3.349,35 TL olmak üzere toplam 9.779.349,35-TL alacak için, karşı taraf kooperatifin menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslar nezdindeki her türlü hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir. Karşı Taraf vekili … cevap dilekçesinde özetle; … ile müvekkil arasındaki eser sözleşmesinin hala yürürlükte olduğunu, idari mevzuattan kaynaklı olarak geçici şekilde inşaat faaliyetlerinin durduğunu, ancak yapılan ayıplı, eksik ve hatalı işler bulunduğunun ve yapılmayan imalatların hakedişlerinin alındığının tespit edildiğini, yapılan inşaatların deprem yönetmeliğine aykırı şekilde imal edildiğini, müvekkili kooperatifin genel kurulunda Hesap Tetkik Komisyonu kurulduğunu, talep eden … Yapıya haksız 54.000.000,00 (ellidörtmilyon) TL’den fazla haksız para ödendiğinin tespit edildiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye istinaden Yapım İşleri Genel Şartnamesi uyarınca kesin hakediş de yapılmadığını, talep eden tarafından daha önce Mahkemenin 2022//231 D.İş dosyasında da haksız taleplerde bulunulduğunu ve bu taleplerinin mahkemece reddedildiğini, talep edenin müvekkili nezdinde doğmuş vadesi gelmiş bir alacağı bulunmadığını, ihtiyati haciz talep edebilmesinin hukuki dayanağı olmadığını, aradaki sözleşme ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi uyarınca yapılan işlemlerin ve talep edenin taleplerinin yargılamayı gerektirdiğini belirterek, ihtiyati haciz talebinin reddini talep etmiştir.Mahkemece istinafa konu D.İş kararı ile, teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin tedbiren önlenmesi talebiyle İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/229 D.iş sayılı dosyasında açılan talebin esastan reddine karar verilmesi ve akabinde aynı taleple ilgili mükerrer olarak açılan ihtiyati tedbir talebinin mahkemelerinin 2022/231 D.iş sayılı dosyasında usulden reddi kararı üzerine teminat mektuplarının nakde çevrildiği, bu dosyaya konu talebin de nakde dönen teminat mektuplarından kaynaklandığı, bu talebin haklılığı konusunda yargılamayı gerektirdiği ve yaklaşık olarak haklılığın ispatlanamadığı gerekçesiyle, ihtiyati haciz talebinin reddine, karar verilmiştir.İhtiyati haciz talep eden vekili istinafında, mahkeme tarafından verilen ret kararının hukuki gerekçeden yoksun olduğunu, mahkeme kararının, yasanın amacına aykırı olduğunu ve kabul edilebilir bir hukuk mantığına dayanmadığını, taraflar arasındaki sözleşme, karşı tarafça feshedilmemiş, sözleşme ayakta iken, teminat mektuplarının nakde tahvil edilmesi olayının sözleşmeye aykırı olduğunun izahtan vareste olup, müvekkili şirketin karşı taraftan ihtiyati haciz talebinde bulunabileceği bir alacağının olduğunun duraksamaya gerek kalmadan anlaşılmakta olduğunu, karşı taraf Kooperatif tarafından Mahkemeye sunulan cevap mahiyetli dilekçede “sözleşmenin feshedilmediği beyan, kabul ve ikrar” edilmiş olmasına karşın, Ticaret Mahkemesinin karşı tarafın bu ikrarı ile Sözleşmenin 21/4 maddesini incelemeksizin ret kararı verdiğini, Mahkemenin ret kararının bu anlamda dosya kapsamına, karşı tarafın ikrarına ve taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine açıkça aykırı olduğunu, Mahkemece ret gerekçesinde, İstanbul 14 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/229 D.İş dosyasından verilen ihtiyati tedbir talebinin reddi kararına yer vermiş ise de, söz konusu gerekçenin bu anlamda da geçici koruma müesseselerinin düzenlenme ve esaslarına aykırı olduğunu, tedbir talep edilen dosyadan verilen karardan sonra mektupların tazmin edilmesiyle tedbir talebinde ileri sürülen tazmin riskinin de gerçekleşmiş olduğunu, Mahkemeye sundukları deliller yeterince incelenmiş olsaydı, taraflar arasındaki sözleşme gereği verilen teminat mektuplarının, henüz tazmin şartlarının oluşmamasına rağmen, davalı kooperatif tarafından paraya çevrilmiş olduklarının tespit edilebilecek olduğunu, sözleşmeye göre teminat mektuplarının tazmini şartı (sözleşmenin feshi yapılmadan) gerçekleşmediği gibi, müvekkili şirketin karşı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, bilakis inşaat işleri nedeniyle karşı taraftan hakkediş alacakları bulunmakta olduğunu, mahkemeye sundukları 15/04/2021 tarihli “7nolu” hakkediş raporunda, karşı tarafın sözleşme gereği müvekkili şirketten herhangi bir avans alacağının kalmadığı beyan ve ikrar edilerek, karşılıklı olarak imza altına alındığını belirtmiş ve talep dilekçesindeki diğer beyanlarını tekrar ederek, İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/241 Değişik İş dosyasında verdiği 05/08/2022 tarihli ret kararının ortadan kaldırılmasına ve ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. İhtiyati haciz talep eden yüklenici, karşı taraf ise iş sahibidir.Talep, ihtiyati haciz talep eden yüklenici tarafından taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi kapsamında karşı tarafa teslim edilen teminat mektuplarının haksız bir surette nakde tahvil edildiği iddiasıyla, haksız paraya çevrilen teminat mektupları tutarları olan 9.776.000,00 TL ve komisyon bedelleri 3.349,35 TL olmak üzere toplam 9.779.349,35-TL alacak için, karşı taraf kooperatifin menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslar nezdindeki her türlü hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesine ilişkin olup, karşı tarafça, yapılan ayıplı, eksik ve hatalı işler bulunduğu ve yapılmayan imalatların hakedişlerinin alındığının tespit edildiği, yapılan inşaatların deprem yönetmeliğine aykırı olduğu, talep edenin müvekkili nezdinde doğmuş vadesi gelmiş bir alacağı bulunmadığı belirtilerek, ihtiyati haciz talebinin reddi istinmiştir.Dosya kapsamı değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki uyuşmazlığa ilişkin olarak henüz açılmış bir dava bulunmayıp, tarafların iddia ve savunmalarını ispatlayacak deliller tam olarak toplanmamıştır. İhtiyati haciz talep edenin, karşı tarafa karşı sözleşmeyle yüklendiği mevcut aşamaya kadarki edimlerinin tam ve eksiksiz yerine getirilip getirilmediği, depreme dayanıksız ve ayıplı inşaat yapılıp yapılamadığı, bu surette teminat mektuplarının karşılıksız kalıp kalmadığı ve karşı tarafça yapılan nakde çevirme işleminin haksız olup olmadığı yargılama sonucu belirlenebilecek olup, teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin tedbiren önlenmesi talebinin İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/229 D.iş sayılı kararı ile reddedilmiş ve sonrasında aynı konudaki ihtiyati tedbir talebinin İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/231 D.iş sayılı kararı ile usulden reddi üzerine teminat mektuplarının nakde çevrilmiş olmaları da göz önünde bulundurulduğunda, talep eden tarafından sunulan mevcut delilerin, talep edenin iddiaları yönünden yaklaşık ispat koşulunu ve bu bağlamda HMK’nın 389. maddesindeki şartları sağlamaya yeterli olmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle mahkemece dosya kapsamındaki delillerin değerlendirilmesi suretiyle, bu aşamada, talep eden tarafın ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Yaklaşık ispat kriterleri ile yargılama sırasında sunulacak delillere göre talep halinde ihtiyati tedbir şartları her zaman yeniden değerlendirilebilecektir. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05/08/2022 tarih ve 2022/241 D.İş Esas, 2022/243 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-Talep eden tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 04/10/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.