Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2022/1505 E. 2023/338 K. 11.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1505
KARAR NO: 2023/338
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 08/06/2021
NUMARASI: 2014/856 Esas, 2021/583 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 11/04/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davacı müvekkili ile davalılardan … Ltd. arasında … makinasının üretilmesi amacıyla 09.12.2010 tarihinde bir sözleşme imzalandığını, ancak bu sözleşme gereği … Ltd. Şti. tarafından yerine getirilmediğini, bu kez 14.04.2011 tarihinde, davalıların talebi ve önerisi üzerine, yine aynı makinenin bu kez layıkı ile üretimi amacıyla, davalılardan … Tic. Ltd. Şti.’nin kefilliğinde ve himayesinde ikinci bir sözleşme imzalandığını, davacının iş bu sözleşmeler doğrultusunda davalılara, 09.12,2010 tarihinde … nolu makbuz mukabilinde 15.000 Euro ve akabinde sarraf vasıtasıyla 10,000 Euro olmak üzere toplam 25.000 Euro’luk ödeme yaptığını, söz konusu ödemeler, hem taraflar arasında akdedilen 14,04.2011 tarihli sözleşmede hem de davacı tarafından davalılara gönderilen Kadıköy … Noterliğı’mn 21.11.2013 tarih, … yevmiye no lu ihtarda binaen Üsküdar … Noterliği nin 22.11.2013 tarih, … yevmiye no lu cevabı ihtarı ile … Tic. Ltd. Şti. tarafından açıkça kabul edildiğini, davalıların sözleşme şartlarına uygun makine üretmediklerini ve edimi ifada temerrüte düştüklerini, taraflar arasında imzalanan satış sözleşmesinde ”teslimatta oluşacak gecikmelerde Satıcı her hafta için toplam bedelin %1,5 oranında Alıcı’ya ceza öder ve bu oran toplam bedelin %5’ini geçemez” hükmünün bulunduğunu, bu bedelinde davacıya ödenmediğini’ davanın kabulüne, davaya konu sözleşmelerden doğan zararın ve ödenen 25.000,00 EURO’nun ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiz ve cezai şart ile birlikte davalılar tarafından ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … vekili cevabında, MÖHUK’un belirttiği teminat miktarına uygun bir teminat miktarının davacı tarafından yatırılmadığını, davacının asıl borç ilişkisinin … ile aralarında olduğunu, şartları yerine getirilmeyen sözleşme nedeniyle davalı …’in sorumlu tutulamayacağını, sözleşmenin kefalet sözleşmesi niteliği taşımadığını, davacının faiz talep ettiği tarihin de temerrüt tarihi olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … İmalat Ltd Şti davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davalılardan … İmalat Limited Şirketi dava tarihinden sonra 09/10/2015 tarihinde sicilden terkin edilmiş ve davacı vekilince 23/05/2017 tarihli dilekçe ile ihya davası açmayacakları belirtilmiş ise de, 25/05/2017 tarihli celsede … Limited Şirketi yönünden davadan açıkça feragat edildiğine ilişkin imzalı beyanda bulunulduğu, ancak feragat yönünde hüküm kurulabilmesi için de taraf teşkilinin sağlanmasının zorunlu olduğu, davacı vekilinin 08/06/2021 tarihli celsede buna rağmen ihya davası açmayacaklarını belirttiği, bu nedenle davalı … Limited Şirketi yönünden davanın pasif husumet yokluğu yönünden usulden reddine karar verilmesi gerektiği, davacı vekili ve davalı … Ticaret Limited Şirketi vekilinin beyanlarından ve dosyada toplanan delilerden uyuşmazlığa konu sözleşmenin imzalandığı ve sözlemeye konu makinenin davacı tarafa teslim edilmediği hususu açık olduğu, davaya konu 14/04/2011 tarihli sözleşmede davalı … Limited Şirketi’nin kefil olarak imza ve kaşesinin bulunduğu, sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 Sayılı B.K.’nın 484. Maddesindeki kefalet sözleşmesine ilişkin olarak öngörülmüş olan şartlar göz önünde bulundurulduğunda, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin kefalet sözleşmesinin şartlarını taşımadığından dolayı kefil bakımından geçersiz olduğu, bu nedenle davalı … Limited Şirketinin bir sorumluluğu bulunmadığı, bir an için aksinin kabulü durumunda dahi davacının taleplerinden zarara uğradığı yönündeki talebini ispatlayamadığı, cezai şart talebi yönünden ise BK 490( TBK 589) BK 158 (TBK 179) maddeleri göz önüne alındığında davalının sorumluluğu bulunmadığı, bilirkişi raporunda taraflar arasındaki sözleşmenin garanti anlaşması olabileceği yönünde tespit ve değerlendirmelerde bulunulmuş ise de, taraflar arasında imzalanan 14.04.2011 tarihli sözleşmede davalı … Ticaret Limited Şirketinin garantisi kapsamında yahut bu anlama gelebilecek bir ifadeyle sözleşmenin imzalandığına, bu yönde bir sorumluluğunun olduğuna ilişkin hiç bir hüküm bulunmadığı, davacı taraf, anılan davalının finansal ve imalat aşamasındaki desteği ile sözleşmenin kurulduğunu, üretimin anılan davalı şirkette gerçekleştiğini, anılan davalı şirket tarafından kendilerine sözleşmesel taahhütleri karşılamayan makine gösterildiğini bildiklerini ve bu makineyi satıp bedeli iade edeceklerini iddia etmiş ise de, bu hususları ispatlar bir bilgi ve belgeye dosyada rastlanılmamış olup, davalı tarafça da bu iddiaların kabul edilmediği, davacı ile diğer davalı … İmalat Limited Şirketi arasında ilk sözleşmenin imzalanması ve yerine getirilmemesi sonrası ikinci sözleşmenin davalı … Limited Şirketinin kefilliğinde imzalanması ve … Ticaret Limited Şirketin ihtarnamesindeki “taraflarına 31.000 Euro ödenmedi” şeklindeki beyanı birlikte değerlendirildiğinde bir an için sözleşmenin garanti sözleşmesi olabileceği düşünülebilmekte ise de, davalı … Ticaret Limited Şirket vekilinin bu beyanı …’ye ait olan yükümlülüğü ifade etmek için kullanıldığını savunduğu, garanti sözleşmesinin kefalet sözleşmesinden çok daha ağır şartlara tabi olduğu göz önüne alındığında yalnızca bu hususların tereddüt yaratmayacak şekilde sözleşmenin kefaleti aşar şekilde garanti sözleşmesi olduğu hususunu ispatlayamadığı, ne sözleşme hükümlerinde ne de dosya kapsamında … Limited Şirketin bu sözleşmeden menfaat sağladığı yahut sağlayacağı, asıl borçtan bağımsız borcu üstlendiği yönünde bir delil bulunmadığı, iadesi istenen 25.000 Euro ödemenin davacının da kabulünde olduğu üzere davalı … Limited Şirketine yapıldığı, basiretli bir tacir gibi davranması esas olan davacının ilk sözleşmenin yerine getirilmemesi sebebi ile aynı hükümleri içerir ikinci bir sözleşmeyi imzaladığı göz önüne alındığında, iradesi eğer … Ticaret Limited Şirketinin garantörlüğü kapsamında bu sözleşmenin imzalanması ise sözleşmede en azından bu yönde bir hüküm ya da bu anlama gelebilecek bir hükmün yer alması gerektiği, bu nedenlerle taraflar arasında imzalanan sözleşmenin kefaleti aşar şekilde garanti sözleşmesi niteliğine haiz olmadığı, kefalet sözleşmesi kapsamında değerlendirmesi gerekeceği ancak sözleşmenin imzalandığı tarih itibariyle yürürlükte olan BK 818 sayılı yasa hükümleri göz önüne alındığında yasal şartları taşımadığı anlaşılmakla davalı … Ticaret Limited Şirketin sözleşme kapsamında bir sorumluluğunun bulunmadığı kanaatine varıldığı gerekçesiyle, davalı … İmalat Ltd. Şti. Yönünden açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, davalı … Tic. Ltd. Şti. Yönünden açılan davanın esastan reddine, karar verilmiştir.Davacı vekili istinafında, dava dilekçesindeki beyan ve iddialarını tekrar etmiş, müvekkili tarafından yapılan toplam 25.000 Euro’luk ödemenin hem taraflar arasında akdedilen 14.04.2011 tarihli sözleşmede hem de müvekkilince davalılara gönderilen Kadıköy … Noterliği’nin 21.11.2013 tarih … yevmiye numaralı cevabi ihbarı ile … Ticaret Limited Şirketi tarafından açıkça kabul edildiğini, düzenlenen bilirkişi raporunda “davacının davalılardan, dava tarihi itibariyle 25.000 Euro satım bedelinin iadesine ilişkin alacağı bulunduğu” hususunun açıkça tespit edildiğini, davalılardan …nin ticaret sicilden terkin edilmesi sebebiyle davaya … bakımından devam edilmesinin talep edildiğini, TTK’nın 7. Maddesindeki teselsül karinesi gereğince kefil sıfatıyla sorumluluğu bulunan … bakımından davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek, kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı iş sahibi, davalılar yüklenici ve kefildir.Dava, davalı yüklenicinin sözleşmeye uygun olarak makine imal etmemesi ve temerrüde düğmesi nedeniyle sözleşmeden dönüldüğü iddiasıyla, bu kapsamda ödenen 25.000,00 Euro avansın davalılardan tahsili ve sözleşmeden doğan zararın davalılardan tazmini ile cezai şart bedeli taleplerine ilişkindir. Davalı kefil … Şirketi vekili, sözleşmenin kefalet niteliğinde olmadığını, kendisinin yüklenicinin ediminden ve sözleşmesel sorumluluğundan sorumlu tutulamayacağını belirterek, davanın reddini istemiştir. Diğer davalı yüklenici … İmalat Şirketi ise davaya cevap vermemiş olup, bu şirket dava tarihinden sonra 09/10/2015 tarihinde Ticaret Sicilinden terkin olunmuştur. Davalı yüklenici … İmalat Şirketi ile davacı iş sahibi şirket arasında 09/10/2011 tarihli sözleşme imzalanmış, sözleşmeye ekli teknik şartnamede belirtilen özellikte makinenin imalat ve montajının 57.000 Euro bedel karşılığın yapılması, 15.000 Euro’nun peşin, siparişten en fazla 15 gün içinde 10.000 Euro peşin, geri kalan bedelin de makine tesliminde ve belirtilen tarihlerde ödenmesi kararlaştırılmıştır. Davalı şirket tarafından bu sözleşme kapsamında 09/12/2010 tarihinde 15.000 Euro bedeli ödediğine dair makbuzu dosyaya sunmuştur. Davacı taraf 10.000 Euro bedeli ödediğine dair ise bir belge sunmamıştır. Davacı tarafça davalı … İmalat Şirketinin belirtilen zamanda makineyi teslim etmemesi nedeniyle diğer davalı … Şirketinin kefilliğinde imzalandığı belirtilen 14/04/2011 tarihli ikinci sözleşme de ilk sözleşme ile aynı hükümler içermekte olup, yalnızca fiyat ve ödeme kısmına ilişkin 3. Maddesinde bedel 55.000 Euro olarak kararlaştırılmış, 25.000 Euro’nun peşin olarak alındığı, geri kalan kısmın fabrika teslimi ve İrandaki kurulum sonrası ödeneceği kararlaştırılmıştır. Davalılardan … Hırdavat Şirketi bu sözleşemeyi satıcı … İmalat Şirketinin kefili olarak imzalamış ve kaşelemiştir. Davacı iş sahibi tarafından, davalıların sözleşmede belirlenen edimleri yerine getirmediği ve makinenin teslim edilmediği belirtilerek ödenen bedelin ve uğranılan zarar ile cezai şartın tahsili için Kadıköy … Noterliğinin 21/11/2013 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi keşide edilmiş, bu ihtarnameye davalılardan kefil … Şirketi tarafından Üsküdar … Noterliğinin 26/11/2013 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile cevap verilmiş olup, bu ihtarnamede; davacı ile davalı arasındaki önceki sözleşmeye istinaden 25.000 Euro’nun ödendiği, müvekkili şirketin araya uzlaştırmak amacıyla girdiği, gerekli maddi desteğin … İmalat Şirketine sağlandığı, ancak davacı tarafından güven problemi ve olumsuz koşullar bahane edilerek ödenmesi gereken 31.000 Euronun ödenmediği, kefaletin yasal şartları taşımadığı, 25.000 Euronun müvekkili ile ilgisi bulunmadığı belirtilmiştir. Dosya kapsamı değerlendirildiğinde, davacı vekilince sunulan istinaf dilekçesinde sadece davalı kefil bakımından verilen ret kararına karşı istinafa gelinmiş olduğu, davalı yüklenici için verilen ret kararına karşı bir istinaf başvurusu bulunmadığı, davaya konu 14/04/2011 tarihli sözleşmede davalı … Şirketi’nin kefil olarak imza ve kaşesi bulunmakla birlikte, sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 Sayılı B.K.’nın 484. Maddesindeki kefalet sözleşmesine ilişkin olarak öngörülmüş olan şartlar göz önünde bulundurulduğunda, kefilin sorumlu olacağı miktar muayyen bir biçimde belirtilememiş olduğundan taraflar arasında imzalanan sözleşmenin kefalet sözleşmesinin şartlarını taşımadığı ve kefil bakımından geçersiz olduğu, sözleşmenin davalı kefilin finansal ve imalat aşamasındaki desteği ile kurulduğu ve üretimin onun tarafından gerçekleştirildiği, yine onun tarafından sözleşemeye aykırı üretilen makinenin satılıp bedelinin iade edileceğinin taahhüt edildiği iddialarının davacı tarafça ispat edilememiş olduğu, ilk derece mahkemesi kararında ayrıntılı olarak değerlendirilip açıklandığı üzere taraflar arasında imzalanan 14.04.2011 tarihli sözleşmede davalı … Hırdavat Şirketinin garantör olduğuna, bu sözleşmeden menfaat sağladığına yahut sağlayacağına, asıl borçtan bağımsız borcu üstlendiğine ilişkin hiç bir hüküm bulunmadığından, dosyada bu yönde başkaca bir delil de olmadığından, kefilin ihtarnamesindeki “taraflarına 31.000 Euro ödenmedi” şeklindeki beyanı tek başına sözleşmenin garanti sözleşmesi olduğunu ispatlamayacağından, davalı … Hırdavat Şirketi tarafından atılan imzanın kefaleti aşar şekilde garanti sözleşmesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, buna göre davalı … Hırdavat Şirketinin davaya konu sözleşmeden dolayı bir sorumluluğu bulunmadığı, ilk derece mahkemesince de bun yönde yapılan değerlendirmenin yerinde olduğu anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillere ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/06/2021 tarih ve 2014/856 Esas, 2021/583 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 120,60 TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 11/04/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.