Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2022/138 E. 2023/149 K. 14.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/138
KARAR NO: 2023/149
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 19/09/2019
NUMARASI: 2018/368 Esas, 2019/885 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 14/02/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında 10/02/2017 tarihinde akdedilen 3 adet sözleşmeyle 21.000,00 TL+KDV tutarlı 1 adet uç frezleme, 23.000,00 TL+KDV bedelli 1 adet üçlü delme, 21.000,00 TL+KDV tutarlı 1 adet havuz frezleme ve 09/05/2017 tarihinde akdedilen 4. Sözleşmeyle de 50.000,00 TL+KDV tutarlı çubuk işleme makinesinin yapımı ve kusursuz teslimi konusunda anlaşıldığını, davalı bu sözleşmeler uyarınca uç frezleme makinesini 20/03/2017 tarihinde, üçlü delme makinesi ve havuz frezleme makinesini 11/04/2017 tarihine kadar, çubuk işleme makinesini ise 10/08/2017 tarihinde teslim etmesi gerektiğini, davalı şirketin 13/06/2017 tarihinde sözleşmelerin konusu olan uç frezleme, üçlü delme ve havuz frezleme makinesini davacı şirkete deneme amaçlı teslim ettiğini, davalı ile yapılan ortak denemelerde sözleşmelerde belirtilen vasıflara uygun olmadıklarının tespit edildiğini, davalı tarafından eksikliklerin giderilmesi için sözleşme suretinin üzerinde davalının kendi el yazısıyla ek süre alındığını, uç frezleme makinesi için 25/12/2017 tarihine kadar, üçlü delme makinesi için 15/12/2017 tarihine kadar, havuz frezleme makinesi için 05/12/2017 tarihine kadar son kez süre verildiğini, ancak bu sürelerin sonuna kadar eksikliklerin giderilmediğini, makinelerin hiç bir zaman davacı şirketin üretim faaliyetine dahil olmadığını, 09/05/2017 tarihindeki sözleşme uyarınca 10/08/2017 tarihinde teslim edilmesi gereken çubuk işleme makinesinin ise teslim edilmediğini, davalının akdedilen sözleşmedeki taahhütlerini yerine getirmediği için noter aracılığı ile dört adet sözleşmeyi feshettiklerini, sözleşme uyarınca yapılan ödemelerin iade edilmesini ve vasıflarına uygun teslim edilmeyen üç adet makinenin geri alınmasının ihtar edildiğini, davalının borcunun ödenmemesi üzerine icra takibi başlatıldığını, davalıya gönderilen ödeme emrine 28/02/2018 tarihinde haksız ve mesnetsiz olarak itiraz ettiğini ve takip dosyasını durdurduğunu belirtmiş olup, davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptalini ve takibin devamını, alacağın avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, davalının takibe haksız ve kötü niyetle itirazı nedeniyle %20 oranından az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, sözleşme konusu makinelerin sözleşmede belirtilen teknik özelliklere uygun olarak davacıya teslim edildiğini, davacı tarafın makineleri bizzat denediğini ve hali hazırda kullandığını, kullanmış olduğu makineler için sonradan ayıplı olduğunu ileri sürdüğünü, kabul anlamına gelmemek kaydı ile makinelerin teknik özellikleri gereği ayıbın açık mı gizli mi olduğu konusunda süresi içerisinde hiç bir bildirim yapılmadığını, sözleşme konusu makinelerdeki aksaklıklara yönelik somut ve süresi içinde bir tespit yapılmadığını, uzunca bir süre makineleri elinde bulunduran davacının makinelerdeki aksaklıkların kendilerinden kaynaklı olup olmadığının tespiti ve sözleşme şartlarına uygun yapılıp yapılmadığı konusunda makineler üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesinde akde aykırılık olup olmadığının ortaya çıkacağını, makine bedellerine ilişkin davacı tarafından eksik ödeme yapılmasına rağmen tamamını ödemiş gibi dava konusu yapmış olmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, davacı tarafından 28/04/2017 tarihli … numaralı faturaya konu makine bedelinin müvekkiline ödenmediğini ancak bu makinenin müvekkilinin iş yerinden usulsüz bir şekilde alındığını belirterek, açılan davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece, sözleşmelere konu makinelerin ayıplı ve eksik oldukları, sözleşmelere uygun olmadıkları, davalı tarafça makinedeki eksikliklerin giderilmediği, makinelerden 1 tanesinin davalı tarafından iade alınmış olduğu, 2. sözleşmeye konu makinanın ise davacıya teslim edilmediği, davaya konu faturadan dava dışı makine çıkarıldığında davacının davalıdan 52.980,60-TL iade talep edebileceği, ancak ürünler halen davacı elinde olduğu için birlikte ifa kuralı gereğince uygulanacak faizin dava konusu makinelerin teslimi tarihinden itibaren işlemeye başlaması gerektiği, bu nedenle davacının işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, sabit olan 52.500,00TL asıl alacağının takip tarihinden itibaren artan azalan oranlarda uygulanacak ve yıllık %9.75 avans faiz oranını aşmayacak faizi ile ve isabet eden takip giderleri ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmek üzere borçlu davalının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazının kısmen iptaline, takibin belirtilen şekilde devamına, aşan istemin reddine, likit bir alacak bulunmadığından davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine, davacının kötü niyeti sabit olmadığından davalının kötü niyet tazminatı isteminin reddine, davacı uhdesinde bulunan 13/06/2017 tarihli … numaralı faturaya konu uç firezleme makinası, 15/11/2017 tarihli … numaralı faturaya konu havuz firezleme makinası, 10/02/2017 tarihli sözleşmeye konu üçlü delme makinasının davalıya iadesine, karar verilmiştir. Davalı vekili istinafında, davaya konu makinelerden sadece 2 nolu “üçlü delme makinesinin” deneme amaçlı teslim edildiğini, diğer 3 adedinin kesin olarak teslim edildiğini, delme makinasının faturalandırılmadığını ve iptal edildiğini, bu makine müvekkiline iade edilmesi gerekirken halen davacıda bulunduğunu, davacının makinelerin hiçbirini iade etmeden icra takibi başlatamayacağını,1 nolu “uç frezleme makinesine” ilişkin olarak bilirkişilerce yapılan denemelerde uygun olmayan parça kombinasyonu uygulandığından olumsuz sonuçlar alındığını, buna dair itirazlarının ve yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınması taleplerinin haksız şekilde reddedildiğini, 3 nolu “havuz frezleme makinesine” ilişkin eksikliklerin giderileceği hususunun davacıya bildirildiğini, ancak bu makine davacı tarafından geri verilmediğinden iddia edilen eksikliklerin incelenemediğini, ayrıca bu eksikliklerin teslim anında mevcut olduklarının da ispatlanamadığını, bunların davacının kullanımına bağlı olarak ortaya çıkmış olduklarını, davacı tarafça makinelerin kullanılamadığı ileri sürülmüş ise de yapılan incelemelerde görüldüğü üzere davacıya teslim edilen tüm bıçaklarla makinalardan kusursuz üretim yapılmasının beklenemeyeceğini, ayrıca makineler halen davacıda bulunduğundan takip tarihinden itibaren faiz de talep edilemeyeceğini, mahkemece bu yönden kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki yaratıldığını belirterek, kararın kaldırılması talep edilmiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir.Dava, taraflar arasındaki “uç frezleme, üçlü delme ve havuz frezlemeye ilişkin” 10.02.2017 tarihli ve “çubuk işlemeye ilişkin” 09.05.2017 tarihli sözleşmeler kapsamında, davalı tarafından yapılması gereken makinelerden, ilk sözleşmeye konu 3 adedinin deneme amaçlı olarak teslim edildiği, ancak yapılan denemelerde sözleşmeye uygun olmadıklarının anlaşıldığı, verilen ek sürelere rağmen eksikliklerin giderilemediği, ikinci sözleşmeye konu makinenin ise teslim edilemediği, bu nedenle sözleşmelerin 22.01.2018 tarihinde feshedilerek bu sözleşmeler kapsamında yapılan toplam 52.500,00-TL’lik ödemenin iadesinin talep edildiği, davalı tarafça bedel iadesi yapılmadığından aleyhine davaya konu icra takibinin başlatıldığı iddiasıyla, itirazin iptali talebine ilişkindir.Davalı vekilince, teslim edilen makinelerde bir ayıp ve eksik bulunmadığı, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığı, makinaların halen davacı tarafından kullanılmakta olduğu, sözleşme bedelinin tamamının ödenmediği belirtilerek, davanın reddi istenmiştir.Dosya kapsamı değerlendirildiğinde, mahkemece mahallinde yapılan keşfe dayalı olarak makine mühendisi ve mali müşavir bilirkişi heyetinden alınan kök ve ek raporlardan anlaşılacağı üzere, taraflar arasındaki 10.02.2017 tarihli sözleşmelere konu uç frezleme makinesi, üçlü delme makinesi ve havuz frezleme makinesinin davacıya teslim edildiği, 09.05.2017 tarihli sözleşmeye konu çubuk işleme makinesinin ise teslim edilmediği, teslim edilen makinelerden “üçlü delme makinesinin” iadesinin davalı tarafça kabul edildiği, diğer iki makine olan “uç frezleme” ve “havuz frezleme” makinelerinin ise sözleşmeye uygun olarak üretilmedikleri, eksik ve ayıplı oldukları, sözleşmeye uygun bir üretimde bulunamadıkları, bu sözleşmeye aykırılıkların keşif tarihi itibariyle dahi giderilmemiş oldukları, cevap dilekçesinde dile getirilen ayıp ihbarının süresinde yapılmadığına dair itirazına davalı vekilinin istinaf dilekçesinde yer verilmediği, bilirkişi heyeti raporundaki mali hesaplamalara ve ödeme miktarı tespitlerine karşı da ayrıca ve açıkça bir istinaf itirazı bulunmadığı, buna göre, mahkemenin davacı iş sahibinin davaya konu 4 adet makineye ilişkin sözleşmelerden haklı sebeple döndüğü gerekçesiyle bunlara ilişkin olarak ödendiği belirlenen 52.980,60-TL’nin davacıya iadesi gerektiği değerlendirmesinin yerinde olduğu, ancak gerekçeli kararda da belirtildiği ve davacı tarafça istinafa gelinmeyerek karşı çıkılmadığı üzere, ürünler halen davacı elinde olduğu için birlikte ifa kuralı gereğince uygulanacak faizin dava konusu makinelerin teslimi tarihinden itibaren işlemeye başlaması gerektiği, bu nedenle davacının takipteki işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, davalı vekilinin istinaf itirazının sadece bu yönden yerinde olduğu anlaşılmıştır.Açıklanan nedenlerle, HMK’nın 355. Maddesi gereğince istinaf sebepleriyle bağlı kalınarak yapılan inceleme neticesinde, davalı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulü ile, yerel mahkeme kararının HMK’nın 353/1-b-2. bendi gereğince sadece “takipteki asıl alacağa işleyecek faiz yönünden” kaldırılarak, davanın kısmen kabulü ile davalının takipteki asıl alacak miktarına itirazının iptaline, takip tarihinden itibaren işleyecek faiz yönünden ise itirazın iptali talebinin reddine dair yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiş, hükümdeki diğer hususlar bakımından ayrıca ve açıkça bir istinaf itirazı bulunmadığından hükmün ger kalan kısımları aynen korunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;A)1- Davalı vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE, 2-İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 19/09/2019 tarih ve 2018/368 Esas, 2019/885 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Davanın KISMEN KABULÜ ile, Sabit olan 52.500,00TL asıl alacağının, “bu meblağa ilişkin makinelerin davalıya iade edilecekleri tarihten” itibaren artan azalan oranlarda uygulanacak ve yıllık %9.75 avans faiz oranını aşmayacak faizi ile ve isabet eden takip giderleri ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmek üzere, borçlu davalının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazının KISMEN İPTALİNE, takibin belirtilen şekilde devamına, aşan istemin REDDİNE, 4-Likit bir alacak bulunmadığından davacının icra inkar tazminatı isteminin REDDİNE,5-Davacının kötü niyeti sabit olmadığından davalının kötü niyet tazminatı isteminin REDDİNE,6-Davacı uhdesinde bulunan 13/06/2017 tarihli … numaralı faturaya konu uç firezleme makinası, 15/11/2017 tarihli … numaralı faturaya konu havuz firezleme makinası, 10/02/2017 tarihli sözleşmeye konu üçlü delme makinasının davalıya İADESİNE,
B) İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN 1-Alınması gereken 3.586,28 TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 673,01 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.913,265 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 2-Davacı tarafından yatırılan 673,01 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,3-Davacı tarafından yapılan 167,20 TL tebligat ve posta gideri, 1.400,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.567,20 TL yargılama giderinden davanın kabul/red oranına göre takdiren 1.476,34 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye miktarın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,4-Davalı tarafından yapılan 700,00 TL bilirkişi ücretinin davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 40,50 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye miktarın davalı üzerinde BIRAKILMASINA,5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 3.000,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,7-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN1-Davalı tarafından yatırılan 896,57 TL istinaf karar harcının hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde kendisine İADESİNE,2-Davalı tarafından yapılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 42,40 TL posta gideri olmak üzere toplam 163,70 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa VERİLMESİNE,3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a bendi gereğince KESİN olmak üzere14/02/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.