Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2022/126 E. 2023/131 K. 07.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/126
KARAR NO: 2023/131
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/06/2019
NUMARASI: 2015/1046 Esas, 2019/681 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 07/02/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı şirket arasında otelin tamiri ve belirli bölümlerinin tadilattan geçirilmesi konusunda sözleşme akdedildiğini, müvekkili şirketin söz konusu sözleşmeye uygun olarak yüklenmiş olduğu edimini yerine getirmek için inşaat mahallinde bulunduğunu, ancak müvekkilinin işine devam edebilmesi için davalının bu binalardaki elektrik, su ve diğer tesisat işlemlerini yaptırmış olması gerektiğini, davalının bu konularda geciktiği için müvekkilinin, davalı ile yapılacak iş nedeniyle istihdam ettiği personeli inşaat mahallinde bekletmek zorunda kaldığını, davalının tüm bu süreçte kusurlu olduğunu ve müvekkilinin kendisine verilen işi tamamlamış olmasına rağmen müvekkili şirkete olan borcunu ödemediğini, bu bağlamda alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini, itirazın iptali için Bakırköy 7. ATM ‘de ikame edilen davanın tebligatın usulsüz yapılmış olması nedeniyle işlemden kaldırıldığını ve açılmamış sayılmasına karar verildiğini belirterek şimdilik 20.000,00TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız ve yersiz olduğunu, davacının sözleşmeden kaynaklanan nakit teminat kesintilerinin, davacının kesin kabulü gerçekleştirmediği için halen davalının uhdesinde olduğunu, Bodrum Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/77 D.İş sayılı dosyasında tespit raporu alındığını, müvekkili şirketin oteli faaliyete geçiremediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece; dava konusunun taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca davacının davalıya ait otelin tamiri ve belirle bölümlerinin tadilattan geçirilmesi işlerinin yapılmasına yönelik taşeronluk sözleşmesi gereğince 80 gün içerisinde ince işlerin yapılıp bitirilmesi işi olduğu, yer tesliminin 21.11.2012 tarihinde yapıldığı, sözleşmeye göre işin bitirilmesi gereken tarihin 10.02.2013 olduğu, bu nedenle belirlenen sürede işlerin bitirilememesi nedeniyle feshin haklı olduğu, dinlenen tanık beyanlarında davacı şirket sahibi … Bey’in kendilerini arayarak işi bitirdiklerini, davalı şirket yetkilisi … Bey ile her şekilde anlaştığını orayı terk etmelerini söylediği için Bodrum’u terkettiklerini, diğer ortak tanık ise sözleşme zamanında işin bitirilememesi nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini, farklı firmaya ihale edildiğini, oteli açamama riski oluşmasın diye sözleşmenin feshedildiğini, bekleme ve gecikme ile ilgili herhangi bir süre talebinin olmadığını söylediği, her iki tarafın tanığı olan tanık … ‘un tanıklığına üstünlük tanındığında işlerin bitirilememesinin davalı tarafın kusurundan kaynaklanmadığı, davalı tarafın 4 nolu hakedişten dolayı davacı tarafa bir miktar borcu kaldığına itiraz etmediği, ancak karşı alacakları nedeniyle bu alacaktan mahsup yaparak borcunun kalmadığını iddia ettiğinden 4 nolu hakediş nedeniyle alacağın var olup olmadığı noktasında inceleme yapıldığı, yapılan incelemede: sözleşmenin ileriye etkili feshedilmiş olması nedeniyle fesih anına kadar işlemiş gecikme cezası tutarlarını davacı hakedişlerinden düşme hakkına sahıp oldukları, davalı tarafın hak kazandığı gecikme cezası alacağının 39.000TL olarak belirlendiği (sözleşme gereğince işin bitimesi gereken tarihten fesih tarihine kadar geçen 78 gün gecikme ile günlüğü 500TL dan), davacının işleri ayıplı ve eksik yaptığını kabul ettiği, bu işler için davalı tarafın … şirketine KDV dahil 23.600,00TL ödediği, bu nedenle 23.600,00TL düşme hakkı bulunduğu, cari ilişkinin incelenmesinde davalının cari hesap alacağının 17.573,34TL olduğu anlaşıldığından 92.414,61TL faturaya tabi alacaktan işbu mahsupların yapılması halinde 92.414.61TL -39.000-23600-17573,34=12.241,27TL alacağın mevcut olduğu, söz konusu hak edişten önce teminat kesintisi nedeniyle davalının davacıdan 13.068.72TL teminat kestiği, davacı tarafın ilişiksiz belgesini mahkemeye sunduğu sözleşmenin m.10 uyarınca sigorta borcu bulunmadığı yönündeki evraklar da değerlendirildiğinde teminat kesintisinin de davacı tarafa iadesi gerektiği, davacı alacak kalemine bu kesintinin de eklenmesi suretiyle toplam 12.241,27TL +13.068,72=25.309,99 TL alacağın 5.309,99 TL’sinin ıslah tarihinden, bakiyesinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili gerektiği gerekçesi ile;Davanın KABULÜNE, 25.309,99TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, (5.309,99TL’sına ıslah tarihinden itibaren faiz) karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinafa başvurmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesi ile, davacının müvekkili şirketin taşeronu olup, taraflar arasında … cad.No :… Turgutreis /Muğla adresinde bulunan otele ilişkin olarak 12.11.2012 tarihli sözleşme ile … otelin ince tadilat işlerinin yapılması işinin üstlenildiğini, söz konusu sözleşmenin 11.maddesi gereği işin süresinin yer tesliminden itibaren 80 gün olup, yer tesliminin 21.11.2012 tarihinde gerçekleştirildiğini, sözleşmeye göre 09.02.2013 tarihinde işin teslim edilmesi gerekirken teslim süresinin ihtarnamenin keşide edildiği tarihte bile 70 günü geçtiğini, davacının sözleşme süresini hayli aştığı ve sözleşme gereği üstlenilen işleri zamanında ve layıkıyla yerine getiremediğinden bahisle önce iş programındaki gecikmelere ilişkin olarak uyarılar gönderildiğini ve son olarak sözleşmenin müvekkili tarafından B.Çekmece … Noterliğinin 29.04.2013 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi ile feshedildiğini, müvekkilinin tüm bu hususlar için davacı ile görüştüğünü ve yapılan görüşmeler esnasında 03.05.2013 tarihinde bir tutanak hazırlanarak davacı tarafından müvekkiliine gönderildiğini, bu tutanakta bina genelinde eksik işlerin sıralandığını ve ekindeki tutanakta ise eksik işler için nefaset kesintisi yapılmasını ve eksik işler bedeli olarak 10.000.-TL nin kabul edilebileceğini içeren bir taahhüt bulunduğunu, davacının gönderdiği tutanaktan sonra eksik işlere ilişkin olarak mahkeme kanalıyla bir tespit yaptırılması gereği doğduğunu ve bu nedenle 06.05.2013 tarihinde Bodrum Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/77 D.İş sayılı dosyasından tespit yaptırıldığını ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak alınan bilirkişi raporunda “Muğla ili, Bodrum ilçesi, … beldesinde bulunan tespite konu taşınmazda yapılan incelemelerde yüklenici İsbar inşaat tarafından yapıldığı /gösterildiği belirtilen imalatlarda tespit edilen kusurlu ancak belli ölçülerde kabul edilebilecek imalatlar için toplam 4.000.- TL nefaset bedeli kesilmesine, sözleşmenin teknik şartnameler bölümünde belirtilen maddelere istinaden bahse konu yerde yapılan tespitlerde sözleşmenin ilgili maddesine göre yapılması gereken ama yanlış yapılan işlerin tamamı için toplam 21.522,50.-TL+KDV gerektiği, yüklenici tarafından yapılan ayıplı kusurlu işlerin düzeltilmesi için gerekli imalatların tadilatında gerekli malzeme, işçilik için toplam 38.490,00-TL +KDV gerektiği, bu bedelin hak edişten düşülmesi gerektiği, tespit esnasında tespiti yapılamayan ve zaman içerisinde ortaya çıkabilecek gizli ayıpların olabileceği” hususlarına yer verildiğini, müvekkili şirketin eksik ve hatalı işler nedeniyle sözleşme gereği nefaset kesintisi ile gecikme nedeniyle davacı aleyhine tahakkuk ettirilen gecikme cezası ve ayrıca nakit teminat kesintilerini hak edişlerden mahsup ettiğini ve davacıya 21.373,34TL ödeme yaptığını, davacının sözleşmeden kaynaklanan nakit teminat kesintilerinin, davacının kesin kabulü gerçekleştirilmediği için halen müvekkili şirket uhdesinde tutulduğunu, zaten buna dair bir talepte bulunulmadığını, davacının eksik ve hatalı işlerini içerir Bodrum Sulh hukuk Mahkemesinin 2013/77 D.İş sayılı tespit raporunu müteakip söz konusu işlerin müvekkili tarafından bir başka firmaya yaptırılmış olup söz konusu işlerin( araya giren yaz mevsimi nedeniyle inşaat yasağı nedeniyle) ancak 10.10.2013 tarihinde tamamlanabildiğini, bu firmayla yapılan sözleşme ve firma tarafından müvekkiline kesilen faturanın delilleri arasında bulunduğunu, işi tamalayan … Ltd. Şti’ye oteldeki eksik ve hatlı işler için 20.000.-TL +KDV ödendiğini, zaten bu hususların yerel mahkemece kabul edildiğini, davacının gecikmesi nedeniyle sözleşmede yazılı bedel üzerinden teslimde geciken gün kadar cezai şart hesaplanarak hak edişten mahsup edildiğini, davacının işlerin tesliminde bu derece gecikmesinin en önemli olumsuz etkisinin de 2013 yılı yaz sezonunda otelin faaliyete geçirilememesi olduğunu, zira inşaatın bulunduğu Bodrum’da bir mayıs tarihinden, on beş eylül tarihine kadar inşaat yasağı bulunduğunu, bu tarih aralığında bitirilemeyen inşaat nedeniyle iş programında değişiklik yapılması zorunluluğu doğduğunu ve otelin ancak 2014 yılı yaz sezonunda açılabildiğini, bunun verdiği zararın cezai şartla ölçülemeyecek derecede fazla olduğunu, müvekkilinin prestij kaybına uğradığını, davacının, müvekkili şirketten bir alacağı bulunmadığından haksız ve hukuka aykırı iş bu davanın reddi gerektiğini, mahkemece karara esas alınan bilirkişi raporunun eksik inceleme içerdiğini, yerel mahkeme kararına göre uyuşmazlık, 4 nolu hakediş nedeniyle bir alacağın olup olmadığı noktasında toplanmakta olup bu konudaki ihtilafın aslında son faturadan kaynaklandığını, müvekkili tarafından bu faturanın kabul edilmediğini, dosya içeriğinde de faturanın içeriğinde belirtilen 4 nolu hakedişe ilişkin bir evrak olmadığının da açıkça belirtildiğini, hak edişi olmayan bir işe ilişkin fatura kesilemeyeceğinin de açık olduğunu, davacının ihtilafa konu faturasının içeriğinin değerlendirilmesi yapılmaksızın faturanın miktar itibariyle kabulü ile değerlendirme yapıldığını, müvekkili alacaklarının mahsubunun kabul etmedikleri bu son fatura bedelinden yapıldığını, bu uygulamanın hatalı olduğunu, müvekkili şirket defterlerinde bulunmayan ve içeriğinin ne olduğu dahi belli olmayan bir fatura bedelinden mahsup yapılmasının mümkün olmadığını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.Dava, eser sözleşmesi kapsamında ödenmeyen iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir. Davacı yüklenici, davalı iş sahibiir.Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesi kapsamında müvekkilinin edimini yerine getirdiğini, davalı iş sahibinin kusuru nedeniyle işin geciktiğini, davalı tarafça sözleşmenin feshedildiğini, fesih tarihine kadar yapılan iş bedellerinin ödenmediğini belirterek bedelin tahsilini talep etmiştir.Taraflar arasında eser sözleşmesi yapıldığı, işin süresinde bitirilemediği, sözleşmenin ileriye etkili olarak feshedildiği sabittir.Davacı yüklenici bakiye iş bedeli talebinde bulunmuş, davalı iş sahibi ise davacı kusuru nedeniyle sözleşmeyi ileriye etkili feshettiklerini belirterek zarar ve alacaklarının mahsubu halinde davacının alacağı olmadığını savunmuş, mahkemece davacının fatura alacağı sabit kabul edilerek davalının savunmasında belirttiği talep kalemlerinin mahsubundan sonra kalan bakiye yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece her ne kadar, davacı tarafça 4 nolu hak edişe göre düzenlendiği belirtilen fatura esas alınarak bu fatura bedelinden davalı alacağı, gecikme cezası, eksik, ayıplı işler bedeli mahsup edilerek karar verilmiş ise de: davalı, davacı faturasını kabul etmeyerek itiraz ettiğinden ve sözleşme ileriye etkili olarak feshedildiğinden, davacının bakiye iş bedeli alacağının fesih tarihi dikkate alınarak, gerekmesi halinde mahallinde konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişiler aracılığı ile keşif yapılarak, davacı yüklenici istinafa başvurmadığından talebi de aşılmamak suretiyle, fesih tarihi itibarıyla davacı yüklenici tarafından yapılan işlerin sözleşme fiyatları ile bedelinin belirlenmesi, sonrasında mahsup yapılarak tespit edilmesi gerekir. İlk derece mahkemesince belirtilen yol ve yöntem uygulanmadan karar verilmesi hatalı olmuştur. Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 13/06/2019 tarih, 2015/1046 Esas, 2019/681 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE,5-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 07/02/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.